• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Mehmet Koçak
Mehmet Koçak
TÜM YAZILARI

Almanya seçimleri ve Türk-İslam düşmanlığı

02 Eylül 2017
A


Mehmet Koçak İletişim: [email protected]

Not: Alem-i İslam’ın bayramını tebrik eder, hayırlara vesile olmasını yüce Allah’tan niyaz ederim.

*

Bu tebrikten sonra asıl konumuza geçelim.

Seçimlere hazırlanan Alman siyasilerin en büyük sermayesi Türkiye ve İslam düşmanlığıdır. 

Seçim kampanyalarında Türkiye’nin içişlerine müdahale anlamına gelen siyasi baskı, suçlama ve karalama kampanyalarıyla Alman siyasileri düşmanlıkta sınır tanımıyor. 

Kim, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümetini daha fazla karalayıp hakarete varan pervasızlık yaparsa, daha fazla oy alacağını zannediyor.

Siyasi nezaketsizlik bir tarafa, siyasi kepazeliğin daniskası sergileniyor. 

24 Eylül’de yapılacak genel seçimler için hazırlanan seçim bildirilerinde ve basına yapılan açıklamalarda Alman siyasileri resmen düşmanca bir tavır içinde saldırmaya devam ediyorlar. 

Siyasi ahlak ve nezaketsizlikleriyle sabır sınırlarını zorluyorlar. Güçlü ekonomileri ve AB’ye tam üyeliği kozu ileri sürülerek resmen tehditler savruluyor. 

Hristiyan Demokrat Birlik Partisi, Yeşiller ve Sol Parti’nin yanında Sosyal Demokrat Parti’nin başbakan adayı Martin Schulz, Dışişleri Bakanı Gabriel’in Türkiye’ye gidilmemesi tavsiyesinde bulunarak Türk turizmi ile ekonomimizi zayıflatmaya yeltenmişlerdir.

Şansölye Merkel, onları aratmayacak bir sert dil kullanıyor.  

Onlar sorunlarını çözmüş, ekonomik alanda bağımsızlığını kazanmış güçlü bir Türkiye istemiyorlar. 

Bu düşmanca tavırlarının asıl sebebi bu.

ŞEREFSİZLERİN ŞEREFİ…

Güçlü ve kalkınmış, bölgesinde lider, küresel alanda bir güçlü aktör olmamızı Alman siyasilerinin istememesini anlıyorum.

Fakat aslen bizden olup bize ihanet eden Alman siyasileri anlayamıyorum.

Daha açık bir ifadeyle şunu söylemek istiyorum.

Hukukun üstünlüğünü temel esas kabul ettikleri iddiasındaki Alman siyasilerinin Türkiye karşıtlığı elbette acıdır. 

Amma ondan da acı olan, Alman Federal Meclisinde bulunan Türk kökenli siyasetçilerin Türkiye düşmanlıdır.

Onlar, aslını inkâr eden haramzadelerdir.

Yaptıklarına ise soysuzluk denir. 

İşte onlardan biri Yeşiller partisi Eş Başkanı Cem Özdemir’dir. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Almanya’daki seçimler için yaptığı boykot çağrısına, “O listede olmak bizim için bir şeref kaynağı” şeklinde cevap vermiş.

Özdemir, hayatında ilk defa doğru söyledi ve bir gerçeği itiraf etti.

Çünkü; şerefsizliği şeref kabul eden birinin şerefsizler listesinde bulunmaktan mutluluk duyması, gururlanması onun en tabi hakkıdır.

Eğer o dangalak onurlu bir adam olsaydı, Türkiye düşmanlığı yapmaz ve Türkiye’nin içişlerine müdahale eden Alman siyasilerini eleştiren listede yer alırdı.

Onur ve şeref aslına ve köklerine sahi çıkmaktadır. 

Aslen Türk kökenli olduğu halde her fırsatta aslını inkar edercesine ihanet ve yalan dolu beyanlarla Türk düşmanlığı yapan bu alçaktan zaten farklı bir tavır beklemek yanlış olur.

Onursuz ve omurgasız, yani kişiliksiz olan Yeşiller Partisinin Eş Başkanı Cem Özdemir denen angut, daha önce Almanya Parlamentosuna sunulan “Sözde Ermeni Soykırımı Tasarısı” hazırlayıp öneren kişidir.

Son gümlerde Cem Özdemir ve onun gibi soysuzların Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye aleyhindeki küstah açıklamaları Alman medyasında öne çıkarılıyor…

Anlaşıldığı gibi Türk düşmanı Almanlar, bizi biyolojik olarak bizden olup bizimle alakası kalmayan bir kahpeyle vurmaya çalışıyorlar.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23