• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Nurettin Veren
Nurettin Veren
TÜM YAZILARI

FETÖ’nün hayalet yapılanması

12 Nisan 2017
A


Nurettin Veren İletişim: [email protected]

2003 yılında yazmış olduğumuz “Fetullah Hoca’nın şifreleri”, 2005 yılında yazmış olduğumuz “ABD’nin Truva atı Fethullah Gülen”, üçüncü kitabımız ise 2007’de yazmış olduğumuz “kuşatma” kitabımızdaki hedef kitle, birinci öncelikli örgütün içinde beni tanıyan, bilen örgüt mensuplarının, FETÖ’nün ve sistemin ilk kuruluş gayesinden kaydığını, makas değiştirdiğini anlatmak ve ilk çekirdek kadrodaki arkadaşları uyararak, birlikte FETÖ’ye muhalefet edebilecek bir kadro oluşturmaktı.

Aynı zamanda bütün siyasilerin, FETÖ’nün elinde yetişmiş olan kaliteli insan gücünü ve kitleyi kendi siyaseti adına kullanılabileceğini düşünenlere, yılan ve akrep yuvası haline gelmiş FETÖ’nün, hiçbir zaman hiçbir siyasi faaliyete ve partiye fayda getirmeyeceğini anlatmak üzere planlamıştım.

Fakat FETÖ’nün dayanılmaz çekim gücü ve etkisi, bütün elemanlarını benim üzerime saldırarak hain olduğumu ilan etmesiyle, uyarılarım ve kitaplarım ve şikayetlerim neticesiz kaldı.

Yapmak istediğim uyarılar, hiç kale alınmadı, FETÖ’nün beni itibarsızlaştırması, ölüm tehditleriyle ve baskılarıyla, yuvamın dağıtılması ile cezalandırılarak bir kenara itildim, kuvvete ve paraya tapanlar bunları görmezden geldiler.

FETÖ’ye en yakın dairede, beni tanıyanlar ve bana yapılanları bilenler bile sessiz kaldılar. Kuvvet tarafını, hak tarafına bilerek tercih ettiler, mazluma arka çıkmadılar. 2007’de çıkarmış olduğum Kuşatma kitabımın imha edilmesi ve Fethullah Gülen tarafından durdurulması ve yayınevinin kapattırılmasıyla, 2016 yılında tekrar bugüne kadar çıkardığım bütün kitaplarımı harmanlayarak, FETO ismiyle yeni kitabımı bastım ve bu esrarengiz hain yapılanmayı yeniden anlatmaya çalıştım.

1966’dan 76’ya kadar herkese açık cami cemaati ve vaaz dinlemeye gelenlerle halktan para toplayarak, fakir çocuklara yardım diye herkesin dahil olduğu bir yapı ortaya çıktı.

Hiçbir ayırım yapmadan, herkes bu yapılanmanın içerisinde üniversitelisi, köylüsü, esnafıyla yer aldı. 

Daha sonra ilk takiye ve ilk aldatma bu kadronun içerisinde özel bir gizli seçilmişler kadrosu ile, askeriyeye, mülkiyeye, emniyete sızmak üzere normal cami cemaati, yardım kadrolarının, bilmediği özel bir imamlar yapılanmasına gidildi.

FETÖ’nün mahrem hizmet, (devair-i devlet) diyerek isimlendirdiği, halkın bilmemesi gerekir dediği bir kadroyla, bu işi, peşine taktığı cami cemaatine karşı, yaptığı takiye ile özel bir kadro oluşturarak, ilk sahtekârlığını, kendisine samimi inananlara karşı yapmış oldu.

Daha sonra bu çekirdek kadro dediği, 1970 yılında oluşan 14 arkadaşla başlamış olduğu kadroyu, diskalifiye etmek için, 90 yılında, Suat Yıldırım, Kemalettin Özdemir, Davut Aydüz, Cemal Türk gibi isimlerin ilahiyat fakültelerinden, Feto’ya molla yetiştirmek üzere kurmuş olduğu ve ilk çekirdek kadroya karşı, alternatif yeni bir çekirdek molla kadrosuyla, aslında bir nevi iç darbe ile bu çekirdek kadroyu diskalifiye etti. 

Daha sonra örgüte katılmış bulunan ve şu anda firari olan isimler, Suat Yıldırım, İbrahim Özkul, Şerif Ali Tekalan, Melih Nural, Ali Ünal, Alaaddin Kaya, Fikret Sönmez, Erdoğan Tüzün, Mevlüt Saygın, Abdülkadir Akşit, Nevzat Ayvacı gibi isimlerle ilk çekirdek kadroya karşı, ikinci iç darbeyi de bu isimlerle yaptı ve adeta örgüt içinde değişik kadrolar ile diğer kadrolara karşı darbe yapmada kullandı.

Darbe yapma Feto’da bir karakter ve bir ahlak halinde sürekli vardı.

En son askeriye ve kamu içerisindeki kurumların sorumluluğunu, bu kadrolara zimmetledi. 17-25 ve 15 Temmuz devlete karşı darbe projesini, kendinden başka kimsenin bilmediği, hayalet bir yapı ve oto kontrol sistemi ile yapılmasının talimatını verdi ve düğmeye bastı.

Herkesin birbirini gizlice denetleyecek şekilde ayrı ayrı rapor verecek bir yapılanmayla, her üniteyi üzüm salkımı gibi, bir takım halinde ve birer tanecik hücrelerle, doğrudan doğruya kendisinden alınan talimatlarla yürütmektedir.

Feto imamları hem yer değiştirme ve hem görev değiştirme usulüyle, sürekli rotasyona tabidirler. Feto’ya teslim olma ve bağımlı olma, onun himayesinde kalıp onun gözüne girmekten başka hiçbir gayeleri yoktur.

Ona yaranma ve onun yanında kıymetli olmak, zombileşmiş FETÖ elemanlarının en büyük ibadeti ve gayesidir. İşte son kitabımızda anlatmaya çalıştığımız, her kademede,1966’dan 2016’ya kadar sürekli mutasyonlar ve evrimler geçirerek taktik değişiklikleri ve davranış farklılıklarıyla tespiti çok zor olan, sürekli karakteristik bozulmalar ve deformasyonlarla, her şeye ayak uydurarak, kendi hiçbir niteliği özelliği ve kırmızı çizgisi olmayan, kemiksiz, omurgasız, şahsiyetsiz, metotları kullanarak dünyanın her tarafında, ayrı ayrı çalışma usulleri ile, bu ülkelerde de aynı Türkiye’deki gibi, hız kesmeden yapılanmaları devam etmektedir.

Mutlaka üzerinde derinlemesine araştırmaların ve akademik çalışmaların yapılması gereken, uzun vadeli hesaplarla, dünyanın üzerinde durması gereken, belki de dünyanın en büyük tehlikeli örgütüdür.

Bu örgütün içerisinde, hiç kimse birbirinin dostu ve arkadaşı değildir. Herkes birbirini her an FETÖ’ye şikâyet edip ayağını kaydırabilir ve şikâyette bulunabilir. Bu korku ile herkes onun gözünün içine bakar ve özellikle kimse sırtını birbirine dönemez, ona sığınmaktan ve ona yaranmaktan başka, kimsenin başka bir gayesi yoktur.

İşte bu şeytani örgütün, insanları nasıl kullandığını, nasıl esir ettiğine dair açık belgeleri, size yıllar öncesinden sunduğum gibi, şimdi de yine (1966’dan 2016’ya FETO) kitabımda, tekrar belgeleriyle anlatmaya çalıştım. 

Bu bir araştırma kitabı olarak, içindeki fotoğraf, belge ve bilgiler ile, herkesin okuyup bu örgütü anlaması gereken önemli bir kaynak kitaptır. 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23