Büyük bir denizci ve haritacı olan Piri Reis, korsanlık günlerinden başlayarak gezip gördüğü yerleri, yabancı kaynaklardan da yararlanarak tarihi-coğrafi özellikleri ve haritaları ile birlikte Kitâb-ı Bahriye isimli kitabında anlatmıştı. Kitâb-ı Bahriye’nin şiir şeklinde yazılan ve denizcilikle ilgili tüm bilgilerin toplandığı başlangıç bölümünde, genel açıklamalardan sonra Ege ve Akdeniz adaları tanıtılır. Denizle ilgili gözlem ve tecrübelerin önemi vurgulanır. Fırtına, rüzgar çeşitleri, pusula ve haritanın tanımından sonra, dünyayı kaplayan denizler ve karaların oranı belirtilir.

Portekizliler’in denizcilikteki ilerlemeleri ve keşifleri, Çin Denizi, Hint Okyanusu, Akdeniz ve Ege Denizi’ndeki rüzgarlar, Basra Körfezi ile Atlas Okyanusu ayrıntılı biçimde anlatılır. Nesir olarak anlatımın başladığı haritalı bölüm asıl kitabı oluşturur. Bu bölümde Çanakkale Boğazı’ndan başlayarak Ege Denizi kıyıları ve adaları, Adriyatik Denizi kıyıları, Batı İtalya, Güney Fransa, Doğu İspanya kıyılarıyla çevresindeki adalara ilişkin tarihi, coğrafi bilgiler verilir.

Kuzey Afrika kıyıları, Filistin, Suriye, Kıbrıs ve Anadolu kıyıları izlenerek Marmaris’e gelinmek suretiyle tüm Akdeniz’in havzası anlatılır. Piri Reis’in Kitâb-ı Bahriye isimli eserinde Amerika’nın keşfi ile ilgili çok ilginç bir bilgi vardır. Burada, Antil adalarının denizciler tarafından 1465 yılında keşfedildiğini yazmaktadır. Bu bilgi Kolomb’tan önce Amerika yakınlarındaki adalara giden denizcilerin varlığına işarettir.