İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'i evlatları üzerinden tehdit etti, daha sonra bilirkişiyi hedef gösterdi. Hakkında soruşturma başlatılan İmamoğlu'nun ifade vermek için geldiği, adını DHKP-C'li teröristler tarafından şehit edilen savcı Mehmet Kiraz'dan alan, Çağlayan Adliyesi Mehmet Selim Kiraz yerleşkesinde DHKP-C terör örgütü sloganları atıldı.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'i evlatları üzerinden tehdit etti, daha sonra bilirkişiyi hedef gösterdi. Hakkında soruşturma başlatılan İmamoğlu'nun ifade vermek için geldiği, adını DHKP-C'li teröristler tarafından şehit edilen savcı Mehmet Kiraz'dan alan, Çağlayan Adliyesi Mehmet Selim Kiraz yerleşkesinde DHKP-C terör örgütü sloganları atıldı.

Örgütün de sloganı olan, 'Ya hep beraber ya hiçbirimiz' ifadeleriyle CHP'liler İmamoğlu'na destek verdi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu'nun, hakkında başlatılan iki ayrı soruşturma kapsamında "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret", "tehdit", "terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme" ve "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" suçlarından ifadesi alındı.

ÇAĞLAYAN ADLİYESİ'NDE DHPK-C SLOGANIYLA SOKAK ÇAĞRISI CHP Başkanı İmamoğlu'na destek vermek için Çağlayan Adliyesi'ne gelen kalabalık grup ise, DHKP-C terör örgütünün kullandığı 'Ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganları atarak sokak çağrısında bulundu.

Konuyla ilgili A Haber'e önemli açıklamalarda bulunan Gazeteci Murat Özer, DHKP-C terör örgütü tarafından şehit edilen Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın, şehit edildiği yerde yaşanan bu skandalla ilgili açıklamalarda bulundu.

Gazeteci Murat Özer açıklamasında şu ifadeleri kullandı: Mehemt Selim Kiraz, Gezi davasının savcısıydı. Gezi olaylarında binlerce insan yaralanmıştı, Biri komiser 6 sivil vatandaşımız da hayatını kaybetti. Onlarca ambulans, belediye otobüsü yakılmıştı ve kamu binaları zarar görmüştü. Doğal olarak dava çok büyüktü. Bu davayla alakalı soruşturmayı yürüten Mehmet Selim Kiraz'dı.

Doğal olarak dava çok büyüktü. Bu davayla alakalı soruşturmayı yürüten Mehmet Selim Kiraz'dı.

DHKP-C terör örgütü İstanbul'a kana bulayan bu eylemlerin çok büyük bölümünde sorumluluk sahibiydi.

Bunu Taksim meydanına gittiğinde görürdünüz. DHKP-C'nin orda çadırı vardı. Üzerinde terörist başı Dursun Karataş'ın fotoğrafı vardı. Atatürk heykelinin üzerinde teröristbaşı Abddullah Öcalan ve Dursun Karataş'ın fotoğrafı vardı.

Bu eylem sıradan bir eylem değildi. DHKP-C'li terörsitler Savcı Kiraz'ı rehin alıp bu davayla alakalı bütün dosyaları çıkarttılar. Kendi örgütlerine gönderdiler. Daha sonra canlı yayında Savcı Mehmet Selim Kiraz'ı şehit ettiler.

ÇAĞLAYAN ADLİYESİ'NDE DHKP-C SLOGANLARI Bu korkunç terör saldırısı gerçekleştiğinde teröristler, bugün Çağlayan Adliyesi önünde atılan 'Ya hep beraber ya hiç birimiz' sloganları atılıyordu. Bundan daha kötü bir şey oldu. Cumhuriyet Gazetesi'nin o günkü muhabiri bu teröristlerle haklı olduklarına dair röportaj yaptı. Ertesi gün Cumhuriyet Gazetesi'nde bu teröristlerin haklı olduğuna dair tam sayfa haberi çıktı. Bu teröristler daha sonra polisle girdiği çatışamada öldürüldü ve cenazelerinde de aynı slogan atıldı. Bu teröristleri öven Ahmet Şık, şu anda eylem yapan CHP'nin desteğiyle bugün parlamentoya girdi.

Savcımız DHKP-C tarafından alenen tehdit edildi. Daha sonra şehit edildi. Bu teröristlere destekleyen kişi ise CHP'nin desteğiyle parlamentoya girdi. Bu dünyanın hiçbir yerinde yaşanmaz.