Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller, 30 Temmuz 1996 tarihinde, TÜRK-İŞ Başkanı Bayram Meral'in yüzüne karşı "TÜSİAD ve SSK ülkenin kanını emiyor" sözünü sarf etti. Çillerin, TÜSİAD'ı bir menfaat grubu olarak nitelemesi, belki de 28 Şubat'a giden yolda bazı kararların daha hızlı alınmasına neden olmuştu. TÜSİAD, o günlerde Refah Partisi-DYP koalisyonuna karşı açıkça cephe almıştı. 28 Şubat sürecinde de küresel ekonomik çevrelerle iç içe olan 'Büyük sermaye'nin temsilcisi TÜSİAD büyük rol oynadı. TÜSİAD Ecevit hükümetini düşürürken kullandığı 'ilan silahını' çekti. Sonra kontrolündeki medyayı ateşe verdi. Şeriat, laiklik, cumhuriyet gibi kavramlar manşetlerden düşmedi. TÜSİAD'ın ve onun kontrolündeki medyanın, desteği ile seçimle gelen iktidar, korku senaryoları ve nihayetinde askeri tanklarla yıkıldı. 28 Şubat sürecinin sivil ayağı tarihe "5'li çete" olarak geçti. Sefer görev emri almış ihtiyat birliği gibi darbecilerin yanında saf tutan iş dünyasından beş 'sivil' toplum örgütü. İki işçi sendikası, iki esnaf örgütü ve bir işveren sendikası. Darbenin 'sivil' ayağını oluşturan bu 5'li çetenin finansörü TÜSİAD'tan başkası değildi. 28 Şubat'ta Refah Partisi kapatıldı, yöneticilerine siyasi yasak konuldu. Onlarca banka batırıldı, Türkiye milyarlarca dolar zarara uğratıldı. Gayrı Safi Milli Hasıla'nın üçte biri buharlaştırıldı. O dönem TÜSİADın hedeflerinden bir diğeri de Anadolu kaplanlarıydı. Yani TÜSİAD'ın iş dünyasındaki tekelini kıran MÜSİAD. Anadolu kaplanları merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın projesiydi. 1985-1991 döneminde canlandı. Ve 1990 yılı Mayıs ayında Müstakil İşadamları Derneği adı altında bir araya geldi. TÜSİAD'a doğru akan önemli kaynakların bir kısmının Anadolu kaplanlarına yön değiştirmesi ekonomide yeni dinamikleri tetikledi. TÜSİAD karşısında Anadolu Kaplanları aktif pozisyona geçti. Ve MÜSİAD'ın hedef alındığı manşetler peş peşe geldi. Gazeteler "Genelkurmay'dan MÜSİAD'a ambargo" manşetleri atıldı. MÜSİAD üyelerinin ürünlerinin askeri ihalelere sokulmaması tebliğleri yayınlandı. Hızla büyüyen Anadolu sermayesi tasfiye edilmek istendi. İstediklerini de yapıldı. 28 Şubat sürecindeki baskılarla MÜSİAD üyeleri yüzde 20 küçüldü.