Gezi
Yazın kavurucu sıcağından kaçış: Saklıkent’te püfür püfür bir güne ne dersiniz?
Toroslar’dan gelen buz gibi su, 200 metre yüksekliğindeki kayalıklar ve nefes aldıran serinliğiyle Saklıkent Kanyonu, yaz aylarının gizli cenneti haline geliyor.
Gezi
Toroslar’dan gelen buz gibi su, 200 metre yüksekliğindeki kayalıklar ve nefes aldıran serinliğiyle Saklıkent Kanyonu, yaz aylarının gizli cenneti haline geliyor.
Toroslar’dan gelen buz gibi su, 200 metre yüksekliğindeki kayalıklar ve nefes aldıran serinliğiyle Saklıkent Kanyonu, yaz aylarının gizli cenneti haline geliyor.
Yazın sıcak nefesi vücudunuzu sararken bir anda serinliğin içine adım atmak ister misiniz? Güneşin kavurduğu günlerde bir yerlere sığınmak istiyorsanız, rotanızı Saklıkent Kanyonu’na çevirin. Antalya ile Muğla arasında, Toroslar’ın eteğinde gizlenmiş bu doğa harikası; gürül gürül akan buz gibi suyu, gölge kayalıkları ve püfür püfür esen havasıyla tam anlamıyla bir serinlik vahası sunuyor. Şehirden yalnızca birkaç saatte ulaşabileceğiniz bu doğa noktası, yaz aylarında sizi başka hiçbir yerde bulamayacağınız bir ferahlıkla karşılıyor.
Saklıkent Kanyonu, 18 kilometrelik uzunluğuyla Türkiye’nin en büyük kanyonlarından biri. 200 metreyi aşan sarp kayalıklarla çevrili bu alan, milyonlarca yıl süren doğa süreciyle oluşmuş. İçinden akan su ise Toros Dağları’ndan gelen kar sularıyla besleniyor. Bu yüzden yaz aylarında bile suyun soğukluğu cildinizde şok etkisi yaşatıyor. Kanyonun içi dışarıya kıyasla çok daha serin ve nemli; adım attığınız ilk anda bu farkı hissediyorsunuz.
Saklıkent’i ziyaret etmek için en ideal dönem; haziran, temmuz ve ağustos ayları. Yani yılın en sıcak günlerinde bile burada serinliği doyasıya yaşayabilirsiniz. Kış aylarında su seviyesi yükseldiğinden dolayı erişim kısıtlanabiliyor. Bu yüzden bahar sonu ve yaz başı kanyonun en canlı, en keyifli zamanlarını oluşturuyor.
Nasıl gidilir? Saklıkent, Muğla’nın Fethiye ilçesine yaklaşık 50 kilometre mesafede yer alıyor. Fethiye’den özel araçla 1 saatlik bir yolculukla ulaşmak mümkün. Yol boyunca tabelalar sizi yönlendiriyor. Kendi aracınız yoksa da endişeye gerek yok; Fethiye Otogarı’ndan kalkan minibüsler ve birçok tur şirketinin düzenlediği günübirlik turlar Saklıkent’e ulaşımı kolaylaştırıyor.
2025 yılı itibarıyla Saklıkent Kanyonu’na giriş ücretleri yetişkinler için 50 TL, öğrenciler için 25 TL olarak belirlenmiş. Müzekart geçerli değil. Ziyaret saatleri sabah 08:00’den akşam 19:00’a kadar. Günü daha sakin geçirmek isteyenler için sabah erken saatlerde gelmek en doğrusu.
Saklıkent sadece yürüyüş için değil, eğlence ve macera arayanlar için de dolu dolu bir gün vadediyor. Kanyonda suyun içinde yürüyerek ilerlemek, her adımda değişen manzarayla büyülenmek mümkün. Macera tutkunları için kısa mesafeli rafting parkurları, yüksekten süzülmek isteyenler için zipline hattı da mevcut. Doğanın içinde kahvaltı keyfi yapmak isteyenler için de yöresel lezzetler sunan köy işletmeleri bulunuyor.
Kanyonun tabanı kaygan ve suyun içinden geçilen yollarla dolu olduğundan, ayakkabı seçimi son derece önemli. Kaymaz tabanlı, suya dayanıklı ayakkabılar yürüyüş keyfinizi artırırken sizi olası kazalardan korur. Uygun bir ayakkabınız yoksa kanyon girişinde kiralama veya satın alma imkânınız da var.