Sınır hattı Meriç'te Türkiye ile savaşmak için uzun süredir mücadele içerisinde olan Ulusal Muhafızlara talimat gitti. Bu varlık sonlandırılıyor.

Sınır hattı Meriç'te Türkiye ile savaşmak için uzun süredir mücadele içerisinde olan Ulusal Muhafızlara talimat gitti. Bu varlık sonlandırılıyor.

Birlik Gazetesi'nde yer alan habere göre, Tokmakköy’deki ulusal muhafızlara silahlarını ve diğer askeri teçhizatlarını teslim etmeleri için duyuru yapıldı. Uzun süredir beklenen ve söylentileri dolaşan bir kararla, Tokmakköy (Metaksades) Ulusal Muhafız Taburu’nun kapatılması kesinleşti. Böylece Meriç (Evros) ilinin Dimetoka’daki benzer taburla birleştirilmesi, tarihi bir askeri varlığın sonu anlamına geliyor.

Son birkaç gündür, bölgenin ulusal muhafızlarına silahlarını ve diğer askeri teçhizatlarını teslim etmeleri için yapılan bildirimlerle, Tokmakköy (Metaksades) Ulusal Muhafız Taburu’nun kapatılması süreci tamamlanmış oldu.

Bu gelişme, nüfusun belirgin bir şekilde azaldığı bir bölgede, taburun hala 100’den fazla muhafızının olmasına rağmen, uzun süredir gündemde olan bir süreci nihayete erdiriyor. Yalnızca bu tabura ev sahipliği yapan Dimetoka’nın Tokmakköy’deki “Oplarhigos Theodoros Abatzopulos” Kışlası aylardır faaliyete kapalıydı. “813. Metaksades Askeri Malzeme Deposu” ise zaten yıllar önce kapanmıştı. Kışlanın resmi olarak kapatılması 2024 yılında, Savunma Bakanı Nikos Dendias’ın kararıyla gerçekleşti.

Askeri teçhizatın iadesiyle ilgili bildirimin yanı sıra, ulusal muhafızlara, isterlerse Dimetoka Ulusal Muhafız Taburu’na katılabilecekleri bilgisi verildi. Yeni üsleri, Dimetoka şehrindeki “Agia Fotini” kışlası olacak. Ancak, bu değişikliğin hayal kırıklığı ve belirsizlik duygularına yol açması nedeniyle, onlarca muhafızdan kaçının devam etmeyi seçeceği belli değil.

Taburun kapatılması sadece bir askeri yeniden yapılanma değil. Son 10 yılda yoğun bir nüfus azalması yaşayan Tokmakköy Belediyesi gibi bir bölgede, her türlü yapının kapatılması ve faaliyetlerin Dimetoka’ya aktarılması, bölgenin daha da ıssızlaşmasına katkıda bulunuyor. Askeri varlığın çekilmesi, terk edilmişlik hissini güçlendiriyor ve devletle olan güvenlik ve bağ duygusunu azaltıyor.

Bu gelişme, eski Tokmakköy Belediyesi’nin merkezinde kalmaya direnen sakinler arasında bir melankoli ve hayal kırıklığı ortamı yaratıyor. Bölgede, kararların, sınır bölgelerindeki Yunanistan’ın ihtiyaçlarından uzak bir şekilde alındığı hissi oldukça yaygın olarak dillendiriliyor. Bölge sakinleri, Atina’daki bürokratların ve mevcut Miçotakis hükümetinin bu tür kararların sonuçlarını görmezden geldiğini düşünüyor ve kendilerinin seçtiği yerel kurumsal temsilcilerden de hiçbir tepki gelmediğini belirtiyor.

Tüm bunların neticesinde halk arasında dile getirilenlerin başında, merkezi Atina hükümetinin Meriç ilini içi boş vaatlerle kandırdığını ve tamamen bir kenara ittiğini ve bunun neticesinde özellikle genç nüfusun bölgeden ayrılmak zorunda kaldığına vurgu yapılıyor.