AKİT MENÜ

Gündem

Ersin Çelik, Sumud Filosu'nda Greta Thunberg'in başına ne geldiğini açıkladı

Güncelleme Tarihi:

Küresel Sumud Filosu’nda yer alan aktivistler onurlu yürüyüş sırasında yaşadıklarını basın mensuplarıyla paylaştı. İsrail'in maskesini düşüren aktivistler dikkat çeken açıklamalar yaptı. Bunlardan en öne çıkanı ise Ersin Çelik'in Greta Thunberg ile ilgili sarf ettiği sözler oldu.

1

Küresel Sumud Filosu’nda yer alan aktivistler onurlu yürüyüş sırasında yaşadıklarını basın mensuplarıyla paylaştı. İsrail'in maskesini düşüren aktivistler dikkat çeken açıklamalar yaptı. Bunlardan en öne çıkanı ise Ersin Çelik'in Greta Thunberg ile ilgili sarf ettiği sözler oldu.

2

Soykırımcı İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğrayıp alıkonulan Küresel Sumud Filosu’nda yer alan aktivistler, yaşadıklarını anlattılar. Filodaki gemilerin son gücüne kadar İsrail işgal güçleriyle mücadele ederek Gazze’ye ulaşmaya çalıştıklarını vurgulayan aktivistler, “Bu filoyla İsrail’i kahredecek bir iş yaptık” derken, gazeteci Ersin Çelik, soykırımcıların nazileri aratmadığını dile getirdi. İşte Türkiye’ye dönen aktivistlerin yaşadıkları:

3

ERSİN ÇELİK: “İsrailliler Thunberg Greta’ya çok ağır işkenceler yaptılar gözlerimizin önünde. Greta’ya zulmettiler, küçücük çocuk daha Greta. Onu süründürdüler, İsrail bayrağını öptürdüler. Naziler ne yaptıysa aynısını yaptılar.”

4

ZEYNEP DİLEK TEKOCAK: “Soykırım Bakanı Itamar Ben-Gvir’in konuşmasında protestodan sonra şiddetin dozunu artırdılar zaten. Biz slogan attık, konuşturmadık onu çok fazla. Bayağı sinirlendi, açık söyleyeyim. Kendi askerlerinin çocuklarının onların yolunu gözlediğini falan söyledi. Ama çok da konuşturmadık. Buna çok öfkelendi, sinirlendi anladığımız kadarıyla çünkü ondan sonraki süreçte psikolojik baskı daha fazla yapmaya çalıştılar. Bizi yeni yapılan hapishaneye götürdüler. Götürürken bize, ‘Sizi zaten Gazze’ye götürüyoruz. Gazze’ye çok yakın bir yere götürüyoruz.’ dediler. Dalga geçtiler yani akıllarınca. Ama şunu hesap edemediler bir türlü: 72 milletten insan vardı. Birçok milletvekili, sendika başkanları, aktivistler, avukatlar, her meslek grubundan insan vardı. Aynı koğuşta kaldığımız zaman onların söylediği tek şey, ‘Ülkelerimize gittiğimiz zaman İsrail’in gerçek yüzünü anlatacağız.’ Bunu belki Türkiye olarak biliyorduk ama Avrupa’da çok farklı tanınıyorlardı. Bundan sonra İsrail’in bütün imajı yerle bir oldu. İsrail, kendi sonunun başlangıcını histeri nöbetleriyle getirdi.”

5

OSMAN ÇETİNKAYA: Limanlara çektikten sonra baskı şeklinde, ellerimizi kelepçeleyerek bizi sözde kendilerince aşağılayabileceklerini sandılar. Biz elimizden geldiğince tepkilerimizi, onlardan korkmadığımızı gösterdik ve bunu hissettirdiğimizi düşünüyorum. Onların da gözlerinden zaten okunuyordu. Daha sonra bizi toplama kampına alıp cezaevine gönderdiler. En önemlisi bizim kişisel eşyalarımızı bir nevi çaldılar, bizden aldılar.

6

RAMAZAN TUNÇ: “Filomuzdaki tüm gemilerimiz son gücüne kadar İsrail işgal güçleriyle mücadele ederek Gazze’ye ulaşmak konusunda en üst düzeyde fedakarlık gösterdi. Başardık. İsrail’in barbarlığını, hukuksuzluğunu, mutlak kötülüğünü tüm dünyada Sumud Filosu gösterdi”

7

AYÇİN KANTOĞLU: “Yapılması gerekeni yaptık ve geldik. Korkmuyoruz onlardan. Son derece ahlaksızca işler yaptılar. Oldukça iyi Türkçe konuşuyorlardı. Bizi yani kadın mahkumları koydukları yere büyük bir bez pankart hazırlatmışlar. Üzerine Gazze’nin son halini bastırmışlar. ‘Gazze’ye hoş geldiniz’ yazmışlar, bu kadar ahlaksızca bir işti. Bizi bir kafese kapatmışlardı. Gerçekten bir hayvan, bir köpek kafesiydi, kadınlar hep beraber orada duruyorduk. Çıplak arama da yapıldı, her şeyi çıkardılar. Hemen hemen her kontrol noktasında defalarca arandık. Ağzımızın içine, dişlerimizin arasına baktılar. Bize terörist muamelesi yapmaya çalıştılar ama bizler suçlu olmadığımızı her seferinde onların yüzlerine haykırdık. Bizi attıkları yerin yüksek korunaklı bir cezaevi olduğu söyleniyor. Orayı da sloganlarla inlettik.”Adeta suçlarını üzerlerinde taşıyorlar.”