Bolu Gerede'de yakınlarında kurulan Türkiye’nin tek akbaba gözlem istasyonu, faaliyete geçmesinin üzerinden bir yıl bile geçmeden yüzlerce doğa fotoğrafçısını ağırladı. Sabahın erken saatlerinde başlayan bu sıra dışı deneyim, doğaseverlere yırtıcı kuşları doğal yaşam döngüsü içinde izleme fırsatı sunuyor.

Bolu Gerede'de yakınlarında kurulan Türkiye’nin tek akbaba gözlem istasyonu, faaliyete geçmesinin üzerinden bir yıl bile geçmeden yüzlerce doğa fotoğrafçısını ağırladı. Sabahın erken saatlerinde başlayan bu sıra dışı deneyim, doğaseverlere yırtıcı kuşları doğal yaşam döngüsü içinde izleme fırsatı sunuyor.

Bolu’nun Gerede ilçesinde kurulan ve Türkiye’de benzedi bulunmayan akbaba istasyonu, doğa fotoğrafçılarının yeni gözdesi haline geldi.

Leşçil kuşların doğal ortamda gözlemlenebilmesi amacıyla kurulan istasyon, kısa sürede hem yerli hem yabancı kuş gözlemcilerinin ilgisini çekti.

Ziyaretçiler, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte kamuflaj yapısına giriyor; görevliler tarafından alana bırakılan leşler, kısa sürede akbabaları ve diğer leşçil kuş türlerini bölgeye çekiyor. Ortaya çıkan görüntüler ise nefes kesici nitelikte.

İstasyonda çekilen karelerde, devasa kanatlarıyla süzülen akbabalar ve onlara eşlik eden diğer yırtıcı kuşlar dikkat çekiyor.

Bölgeye gelen fotoğrafçılar, kuşların beslenme anlarını rahatsız etmeden görüntüleyebilmek için özel kamuflajlı yapının içinde saatlerce sessizce bekliyor. Görevliler ise kuşların doğal davranışlarını koruyabilmek için tüm süreci kontrollü bir şekilde yürütüyor.

Bir yıl içinde yüzlerce doğa tutkunu ve fotoğrafçıyı ağırlayan istasyon, Türkiye’de yırtıcı kuşların gözlemlenebildiği nadir alanlardan biri haline geldi.

Yalnızca akbabaları değil; kartal, kerkenez ve karga gibi türleri de yakından izleme imkanı sunan merkez, özellikle Avrupa’dan gelen doğa fotoğrafçılarının rotasına girdi.

Uzmanlara göre Gerede’deki bu istasyon, yalnızca doğa fotoğrafçılığı açısından değil, çevre bilinci ve ekoturizm açısından da büyük önem taşıyor.

Doğal döngü içinde leşçil kuşların beslenme süreçlerini belgeleyen bu gözlem alanı, Türkiye’nin biyolojik çeşitliliğinin korunmasına da katkı sağlıyor.