Bilim insanları, 2 bin yıllık arkeolojik bilmeceye yeni bir açıklama getirdi. Peru'daki 5 bin gizemli çukurla ilgili yeni bilgilere ulaştı. İşte o bilgiler...

Bilim insanları, 2 bin yıllık arkeolojik bilmeceye yeni bir açıklama getirdi. Peru'daki 5 bin gizemli çukurla ilgili yeni bilgilere ulaştı. İşte o bilgiler...

Peru’nun güneyindeki Pisco Vadisi’nde yer alan Monte Sierpe (Yılan Tepesi), yıllardır arkeologların aklını kurcalayan gizemli bir yapıya ev sahipliği yapıyor. Yaklaşık 1,5 kilometrelik bir hatta dizilmiş 5.000’den fazla çukur, adeta yılan gibi kıvrılarak tepe boyunca uzanıyor. Her biri özenle kazılmış bu çukurların ne amaçla yapıldığı, uzun süre boyunca en büyük arkeolojik bilmecelerden biri olarak kalmıştı.

Yeni araştırmadan çarpıcı bulgular Avustralya, Amerika ve Peru’dan bilim insanlarının yürüttüğü son araştırma, bu gizemi büyük ölçüde aydınlattı. Yüksek çözünürlüklü drone görüntüleri ve jeofiziksel analizler sayesinde çukurların rastgele değil, belirli bir düzene göre kazıldığı tespit edildi. Toprak örneklerinde mısır poleni, saz lifleri ve dokuma kalıntıları bulundu. Bu bulgular, çukurların depolama ve ticaret amaçlı kullanıldığını düşündürüyor.

“Manzara üzerine işlenmiş bir kayıt sistemi” Araştırmacılar, bu çukurların yalnızca depo görevi görmediğini, aynı zamanda mal kayıt sistemi olarak işlev görmüş olabileceğini belirtiyor. Dizilim biçimi, İnka uygarlığının quipu adı verilen düğümlü ip kayıt sistemine benzer bir örüntü sergiliyor. Bu da alanın “manzaraya işlenmiş bir quipu”, yani doğrudan arazi üzerine kazınmış bir bilgi sistemi olabileceği fikrini güçlendiriyor.

Sır hâlâ tam olarak çözülmedi Bilim insanları, bu yapının hangi uygarlık tarafından inşa edildiğini ve tam olarak ne zaman yapıldığını henüz kesinleştirebilmiş değil. Ancak yapının, İnka öncesi döneme, yani 2.000 yıldan daha eski bir tarihe ait olabileceği tahmin ediliyor. Benzer bir yapıya dünyanın başka hiçbir yerinde rastlanmamış olması, Monte Sierpe’yi benzersiz kılıyor. Yeni bir tarih öncesi anlayışın kapısı aralandı Uzmanlara göre bu keşif, And uygarlıklarının yazısız ama son derece gelişmiş kayıt sistemlerine sahip olabileceğini kanıtlıyor. Monte Sierpe, yalnızca bir arkeolojik alan değil; antik bilginin toprağa kazındığı dev bir veri arşivi olabilir.