Daha önce bu bölgede yaşayanların kendilerine çeşitli hikayeler anlattığını ifade eden Ayverdi, "Örneğin 90 yaşında bir teyze, çocukken geceleri terlik sesleri duyduğunu söylemişti. Başkaları ise geceleri bu bölgede birinin atla dolaştığını, sürekli nal sesleri geldiğini anlatıyordu. Burada bizden önce bir ev vardı ve biz bu mülkü satın aldıktan sonra işletmeye çevirdik. İşletmeyi kurarken de mezarlık zaten vardı ancak dışarıda kaldığı için kötü bir görüntü oluşturuyordu. Biz de içeri alıp bakımını yaptık. Mezarlığın ortasından geçen bir ağaç vardı, zamanla kurudu ve koruyamadığımız için kesmek zorunda kaldık" dedi.
İlk yıllarda işletmede çalışırken ister istemez tereddüt edip korktuklarını belirten Ayverdi, "İlk zamanlar biraz korkuyorduk ancak zamanla alıştık. Temiz tuttuktan sonra bir zararı olmadığını gördük. Artık korkmuyoruz. Her gün kendisine bir Fatiha Suresi okuyoruz. Bu mezarlığın kime ait olduğunu ise bilmiyoruz. Çok araştırdık ama bir sonuç bulamadık. Tahminimizce yaklaşık 100 yıllık bir mezarlık çünkü bu ev inşa edildiğinden beri burada olduğu söyleniyor" ifadelerini kullandı.