Demircan yazısına şöyle devam etti:
Suça birebir karşılık olarak nitelenebilecek Kur’ânî ceza, bu tür cezaların mesnedini oluşturabilir. Şûra 40 da şöyle buyrulur:
“Bir suç, ancak her yönü ile ona denk olacak bir ceza ile cezalandırılır. Kendisine karşı suç işlenmiş kişi bağışlar ve uzlaşıyı sağlarsa mükâfatını Allah’tan alır. Allah cezalandırmada aşırı gidenleri sevmez.”
İslâm Ceza Hukuku’nda tüm suçlara uygulanabilecek genel bir yasa olan bu âyet ve benzerlerine göre verilebilecek ceza, kısmen işaret edildiği üzere toplum düzenini bozmak olarak başta kamu haklarından yoksunluk, ticaretten, ithalat ve ihracattan men veya faiz yoluyla kazanılanın bir misli malî ceza ya da benzerleri olabilir.