AKİT MENÜ

Gündem

Ali Rıza Demircan: Müslümanlar, solcular neredesiniz? Hangi deliğe sokuldunuz da çıkamıyorsunuz

Güncelleme Tarihi:

İlahiyatçı-yazar Ali Rıza Demircan, kaleme aldığı yazısında “İktidarı ve muhalefetiyle ey İslamcılar! Ey Solcular! neredesiniz?” diyerek dikkat çeken ifadeler kullandı.

1

İlahiyatçı-yazar Ali Rıza Demircan, kaleme aldığı yazısında “İktidarı ve muhalefetiyle ey İslamcılar! Ey Solcular! neredesiniz?” diyerek dikkat çeken ifadeler kullandı.

2

Mirat Haber İmtiyaz Sahibi ve ilahiyatçı-yazar Ali Rıza Demircan, dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Yazısına, “Sömürücü faizci bir düzene ilkel seküler bir toplumda değil, İslam-Fıtrat çizgisinde birlikte yürüyen medeni bir toplumda karşı çıkılabilir” ifadeleri ile başlayan Demircan, faizin tüm türlerinin dinen haram olduğunun altını çizdi.

3

“Faiz islam hukukunda ceza gerektirir savaş suçudur” diyen Demircan, “Kur’ân ve Sünnet yasalarına göre yönetilecek toplumda baş kaldırıcı bir güç oluşturmaksızın Müslümanlar veya gayr-ı müslimler tarafından ferd ferd yapılacak faiz eylemlerine de savaş ilan edilebilir. Savaş açmak mutlaka öldürmek anlamına gelmeyeceği için bu savaş, İslâm toplumunda kaos oluşturabilecek israrkâr faizci fertler için siyasî, ekonomik ve toplumsal aktivitelerini engelleme, hukukî ve malî yönden cezalandırma şeklinde olabilir.” dedi.

4

Demircan yazısına şöyle devam etti: Suça birebir karşılık olarak nitelenebilecek Kur’ânî ceza, bu tür cezaların mesnedini oluşturabilir. Şûra 40 da şöyle buyrulur: “Bir suç, ancak her yönü ile ona denk olacak bir ceza ile cezalandırılır. Kendisine karşı suç işlenmiş kişi bağışlar ve uzlaşıyı sağlarsa mükâfatını Allah’tan alır. Allah cezalandırmada aşırı gidenleri sevmez.” İslâm Ceza Hukuku’nda tüm suçlara uygulanabilecek genel bir yasa olan bu âyet ve benzerlerine göre verilebilecek ceza, kısmen işaret edildiği üzere toplum düzenini bozmak olarak başta kamu haklarından yoksunluk, ticaretten, ithalat ve ihracattan men veya faiz yoluyla kazanılanın bir misli malî ceza ya da benzerleri olabilir.

5

Bakara 275 ve devamı ayetlerin nüzul sebebi olarak zikredilen aşağıdaki rivayet -Salât üzerine olsun- Peygamberimizin ceza uygulattırdığını göstermektedir: Mekkeli Ben-ü Müğîre ile Taifli Ben-ü Amr kabileleri arasında faiz yasağı gelmeden önce başlamış faiz ilişkisi problem oluşturur: Ben-ü Müğîre birikmiş faiz borlarını ödemek istemez. İhtilaf ı Peygamberimize bildirilir. O da genç Mekke valisine gönderdiği talimatla faizi sürdürmek isteyenlerin savaş ilan ederek cezalandırılmasını emir buyurur. (Suyûtî ed-Dürru’l-Mensûr… Bakara 2/279, 1/366)} Faizli işlemleri sürdüreceklerin anaparalarını kaybedeceklerine Bakara 280 de işaret etmektedir.

6

Yineleyelim: Şanı yüce olan Rabbimiz Mekkî Rûm sûresinin 39. âyetinde faizi yermiş, Medenî Âl-i İmran Süresinin 130. âyetinde birleşik faizi yasaklamış ve Bakara 275 ile de bütün türleri ile haram kılmıştır. Faizin yasaklanış süreci yıllar içinde gerçekleşmiştir. Ülkemizde 51 banka, yaklaşık12000 küsür şube ve 210 000 çalışan ile devasa bir yapı oluşturmuş olan Faiz Ekonomisine, 2022 yılı bütçesinde ayrılan faiz ödemesi 240 milyar TL idi. Dört yılda 11 katı artarak 2026 bütçesinde ayrılan faiz ödemesi 2.7 trilyon lira oldu. Özel sektörün ödeyeceği faiz ise bunun iki katıdır. Böyle bir ülke kanı emilen borçlu fakir bir ülke olmaz da ne olur?

7

Rabbimizin Faizle savaş emri (Bakara 279) hepimizi bağlar. Bu emri ile Allah faizli işlemler yapmak şöyle dursun faize savaş açın buyuruyor. Biz de savaş açacağız ki Allah bize savaş açanları bizim elimizle cezalandırsın. (Tevbe 9/14, 52) Ancak sorumluluğumuz gücümüzle sınırlıdır. (Teğabun 16)

8

Mücadelemizin başarılı olabilmesi için merhale merhale mücadeleyi içeren Kur’ânî yöntem izlenmelidir. Buna göre faize karşı kültürel bir savaş açılmalıdır. Onun ekonomik bir zulüm ve kitleleri sömürü aracı olduğu açıklanmalı, propaganda edilenin aksine ekonomik kalkınmayı engellediği ve hayatı sabit gelirliler aleyhine çekilemez hale getirdiği bilimsel bir dille ifade edilmeli, uğratacağı Cehennem azabı da dile getirilmelidir.

9

Bunun yanısıra faizin alternatifi olan şirketleşmeye ve etkin borsacılığa teşvikler yapılmalıdır. Bu çalışmalarımız sürekli ve toplumumuzun her kesimine yönelik olmalıdır. Bilmeli ve inanmalıyız ki uğrunda mücadele verenlere Rabbimiz, yardım edeceğini ve başarı yollarını açacağını vaat etmektedir. (Ankebût 69) Doğruları en bilen Allah’tır.

10

İKTİDARI VE MUHAFETİ İLE KAPİTALİZME KÖLE OLMUŞ MÜSLÜMANLAR! SOLCULAR! NEREDESİNİZ? HANGİ DELİĞE SOKULDUNUZ DA ÇIKAMIYORSUNUZ?