Dünya
Suudi Arabistan parayı bastı ama! F-35'ler gelene kadar eskiyebilir
Lockheed Martin üretimi F-35 savaş uçaklarının Suudi Arabistan'a satılması konusunda ABD Başkanı Donald Trump onayı verdi. İşte satışın perde arkası.
Dünya
Lockheed Martin üretimi F-35 savaş uçaklarının Suudi Arabistan'a satılması konusunda ABD Başkanı Donald Trump onayı verdi. İşte satışın perde arkası.
Lockheed Martin üretimi F-35 savaş uçaklarının Suudi Arabistan'a satılması konusunda ABD Başkanı Donald Trump onayı verdi. İşte satışın perde arkası.
5. Nesil savaş uçağı olan F-35'in üretim sürecinde birçok sıkıntı bulunuyor.
Üretici firma F-35'in teslimatlarını sürekli erteliyor. Planın da oldukça gerisinde.
Suudi Arabistan, bu uçakları alabilse bile üzerinden yıllar geçeceği tahmin ediliyor.
Seth Frantzman’ın analizine göre Trump’ın Suudi Arabistan’a F-35 satışı açıklaması, tek başına bir silah anlaşması değil; ABD–Suudi ilişkilerini yeniden şekillendiren daha geniş bir stratejik paketin önemli bir parçası. F-35’ler, Riyad’ın Washington’dan talep ettiği güvenlik taahhüdünün sembolü niteliğinde.
ABD Başkanı Donald Trump’ın 17 Kasım’da “F-35 satacağız” açıklaması, Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın Washington ziyaretiyle aynı döneme denk geldi. Frantzman’a göre bu zamanlama tesadüf değil; Riyad’ın uzun süredir istediği savunma ve stratejik ittifak taleplerinin merkezinde F-35 bulunuyor.
F-35 satışının gündeme gelmesi “ABD’nin güvenlik taahhüdünün yenilenmesi” anlamına geliyor. Çünkü F-35, yalnızca bir savaş uçağı değil, ABD’nin en gelişmiş 5. nesil platformu ve yakın müttefiklik seviyesinin göstergesi olarak kabul ediliyor.
Frantzman, F-35 tedarikinin hızlı gerçekleşmeyeceğini vurguluyor. Örneğin Yunanistan 2024’te anlaşma imzaladı, ilk uçaklarını 2028’de alacak. Bu nedenle Suudi Arabistan’ın F-35’lere kavuşması, anlaşma imzalansa bile yıllar alacak. ABD’nin F-35 programında 20 ülke bulunuyor. Program dışında, yabancı askeri satış yoluyla uçak alan ülkeler ise İsrail, Japonya, Güney Kore, Belçika, Finlandiya, Singapur, İsviçre, Polonya, Almanya, Çekya, Yunanistan ve Romanya. Suudi Arabistan bu listeye eklenirse, İsrail’den sonra Orta Doğu’da F-35 kullanan ikinci ülke olacak.
Frantzman’a göre Riyad’ın F-35 ısrarı, uçağın teknik kapasitesinden çok “ABD’nin uzun vadeli bağlılığını” temsil etmesiyle ilgili. Suudi Arabistan yaklaşık 80 yıldır ABD’nin kilit ortağı ancak son on yıllarda ilişkilerde dalgalanmalar yaşandı. Bu nedenle Riyad, ABD’den güçlü ve net güvenlik garantileri istiyor. F-35 bu güvenceyi sembolik olarak da karşılayan bir araç. İsrail’in F-35’i İran ve Husilere karşı uzun menzilli operasyonlarda aktif olarak kullanmış olması, uçağın Suudi Arabistan için ne kadar “uygun” olduğunu gösteren bir diğer unsur.
İsrail basını bu konuda temkinli. The Times of Israel, olası satışın ABD’nin Suudi Arabistan’a F-35 vermesini “İbrahim Anlaşmaları’na ilerleme karşılığında” şartlandırabileceğini yazdı. Ynet ise satışın Ortadoğu’daki askeri dengeyi değiştirme potansiyeline dikkat çekerek, Washington’ın İsrail’in “niteliksel askeri üstünlüğünü” koruma politikasının test edilebileceğini belirtti.
Arab News yazarı Abbas’ın görüşüne göre Suudi Arabistan, bölgede entegrasyon ve iş birliğini hedefleyen “yeni Avrupa” vizyonunun peşinde. Ancak Riyad, bunun için İsrail’den Filistin devletinin tanınmasına yönelik ciddi adımlar görmek istiyor. Ne var ki analizde, İsrailli liderlerin son haftalarda Filistin devletine daha da sert şekilde karşı çıkması, Suudi Arabistan’ın talepleriyle çelişen bir tablo oluşturuyor.
Seth Frantzman’ın analizine göre F-35 meselesi teknik bir savunma satışı olmaktan çok, ABD ile Suudi Arabistan arasındaki yeni stratejik dönemin bir göstergesi. Satış gerçekleşse bile teslimatlar yıllar alacak; ancak asıl kritik olan, Washington’ın Riyad’a verdiği uzun vadeli güvenlik taahhüdü ve Suudi Arabistan’ın karşılığında bölgede daha geniş bir jeopolitik dengeyi şekillendirme isteği.