Sındırgı'da yaşanan iki depremde de fayın yeryüzüne kadar geldiğini aktaran Prof. Dr. Sözbilir, "Fay yeraltında kalınca sıkıntı olmuyor ancak deprem yeryüzünü parçalarsa biz ölmeye başlıyoruz. Sındırgı'da artçılar 20 bini aşmış durumda, son 3-4 gündür durağanlık var. 3-4 büyüklüğünde olan artçılar durdu, bu iyi bir şey değil, fayın stres biriktirdiği, gerilimin arttığı anlamına gelir" diye konuştu. Türkiye'de farklı bölge ve illerde 30'a yakın yerde deprem üretme zamanı gelmiş fay olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Sözbilir, “Marmara gibi 29 tane daha yer var, bir tanesi de İzmir. İzmir'in fayları tembel faylar. Çok uzun sürede stres biriktiren uzun dönemde deprem üreten faylar, bu bir şans" dedi.
İzmir için en riskli fayın İzmir fayı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Sözbilir, "En fazla can kaybı İzmir fayı nedeniyle olur. Çünkü Güzelbahçe, Balçova, Narlıdere, Konak, Altındağ, Pınarbaşı'na doğru kuzeye gidiyor. Bütün körfez o fayın kucağında duruyor. İzmir fayı çalışırsa en az 25-30 bin can kaybı olur. İzmir fayının yakın zamanda kırılma şansı yok. Çünkü son depremi 1688 yılında yapmış, o fayın deprem üretme aralığı en az bin yıl. Dolayısıyla İzmir fayının yakın zamanda yıkıcı deprem üretme ihmali yok. Tuzla fayının deprem üretme zamanı gelmiş, 7.2'ye çıkabilir, en tehlikeli fay Tuzla. Seferihisar fayı 3 bin yıldır deprem üretmiyor, Gülbahçe fayı son depremini 1289'da yapmış. Gülbahçe fayınınson depremi bin yıl geçmiş. Gelecek 100 yılda İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsünün kampüsünü değiştirmesi, kampüs içerisinde daha sağlam alanlara taşınması gerekebilir” diye konuştu.