AKİT MENÜ

Gündem

Pazar ve marketler ölüm saçıyor! Sebze–meyvelerdeki tarım ilacı kabusu büyüyor!

Türkiye’nin dört bir yanında sofralara giren sebze ve meyveler adeta “görünmez bir zehir paketine” dönüşmüş durumda. Uzmanların yıllardır uyardığı tarım ilacı (pestisit) tehlikesi artık kapıda değil, doğrudan vatandaşın tabağında! Yapılan denetimler, birçok üründe sınırların kat kat üzerinde kimyasal kalıntı bulunduğunu ortaya koyuyor. Ve bu kimyasallar öyle “basit şeyler” değil; doğrudan kansere, hormonal bozukluklara ve bağışıklık çökmesine yol açan maddeler.

1

Türkiye’nin dört bir yanında sofralara giren sebze ve meyveler adeta “görünmez bir zehir paketine” dönüşmüş durumda. Uzmanların yıllardır uyardığı tarım ilacı (pestisit) tehlikesi artık kapıda değil, doğrudan vatandaşın tabağında! Yapılan denetimler, birçok üründe sınırların kat kat üzerinde kimyasal kalıntı bulunduğunu ortaya koyuyor. Ve bu kimyasallar öyle “basit şeyler” değil; doğrudan kansere, hormonal bozukluklara ve bağışıklık çökmesine yol açan maddeler.

2

Market rafları ve pazar tezgâhları, renk renk görünen sağlıklı gıdalarla değil, ‘yavaş vücut çökerten’ kimyasal bombasının süslü versiyonlarıyla dolu. Her gün masumca tüketilen domates, salatalık, biber, çilek gibi ürünler; aslında insan vücudunda birikerek yıllar içinde hücrelere saldıran tarım ilaçlarıyla kaplı. Üstelik bu kimyasallar sadece yıkanmakla çıkmıyor! Kabuktan ete, etten kana… Son durağı doğrudan insan sağlığı.

3

Bir sağlık uzmanı durumu şöyle özetliyor: “Tabağınıza koyduğunuz her lokmada ne yediğinizi bilmiyorsunuz. Etiketindeki vitamin değil, görünmeyen kimyasal sizi çökertiyor.” Özellikle çocuklar ve yaşlılar için risk katlanarak artıyor. Gelişmekte olan bağışıklık sistemi, bu pestisit saldırısına karşı savunmasız. Bu yüzden erken yaşta kansere yakalanan çocuk sayısındaki artış, uzmanlara göre “tesadüf değil, zehirli gıdaların sonucu”.

4

Vatandaş zehirleniyor, denetim ise kağıt üzerinde! Denetim sayılarının yetersizliği, üreticilerin kontrolsüz ilaçlama yapması, kimi zaman yasaklı maddelerin dahi kullanılmasına göz yumulması, tabloyu daha da karanlık hale getiriyor.

5

Kısacası: Türkiye’de sebze ve meyve yemek artık vitamin almak değil, sağlığı kumar masasına sürmek anlamına geliyor.

6

Uzmanlar yıllardır uyarıyor: ✔️ Kaynağı belli olmayan ürün tüketmeyin ✔️ Mümkünse üreticiyi tanıyın ✔️ İlaç kalıntısı riskini azaltmak için sirkeli su veya karbonat kullanın ✔️ En önemlisi: Denetimler artırılmalı, yasaklı ilaçlara ağır yaptırım uygulanmalı

7

Aksi halde… Bugün pazardan aldığınız o parlak domates, yarın hastane koridoruna davetiye çıkarabilir. İstersen bunu daha da şok etkili, daha sert veya daha uzun bir haber formatına çevirebilirim.