AKİT MENÜ

Gündem

Davutoğlu’ndan, tam 20 yıl sonra gelen şok itiraf Türkiye’yi karıştırdı: “Bu Türkiye’ye ihanettir”

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 2005 yılında Beşar Esad’ın “Birlikte Kuzey Irak’a girelim” teklifini reddettiğini açıklaması büyük tartışma çıkardı. Yeniçağ yazarı İlay Aksoy, bu kararın Türkiye’yi yıllarca süren terörle mücadelede ağır bedeller ödemek zorunda bıraktığını savundu.

1

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 2005 yılında Beşar Esad’ın “Birlikte Kuzey Irak’a girelim” teklifini reddettiğini açıklaması büyük tartışma çıkardı. Yeniçağ yazarı İlay Aksoy, bu kararın Türkiye’yi yıllarca süren terörle mücadelede ağır bedeller ödemek zorunda bıraktığını savundu.

2

Gelecek Partisi Genel Başkanı ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun geçtiğimiz hafta Nevzat Çiçek ve Deniz Zeyrek'in Independent Türkçe için yaptığı özel röportajda söyledikleri konuşulmaya devam ediyor.

3

Davutoğlu, Suriye ve bölgeye ilişkin kritik bir dönemeçte yaşananları ilk kez anlattı.

4

Beşar Esad'ın 2000'li yılların ortasında Türkiye'ye Suriye'nin kuzeydoğusu ve Irak'ın kuzeyine ortak askerî operasyon teklif ettiğini söyleyen Davutoğlu, bu teklifin, özellikle Kamışlı olayları sırasında gündeme geldiğini belirterek, öneriye "şiddetle karşı çıktığını" vurguladı.

5

Davutoğlu, 2005'te Kamışlı'da yaşanan olaylar sonrası Esad'ın kendisine açık şekilde bir operasyon önerisi getirdiğini anlatarak şunları söyledi: "Beşşar Esad, ‘Birlikte Kuzey Irak'a girelim, bu işi bitirelim' dedi. Biz oradan, siz kuzeyden girin diye bir teklif oldu. Buna şiddetle karşı çıktım. Böyle bir adım Türkiye'de Türk–Kürt çatışmasını tetiklerdi."

6

Davutoğlu'nun tartışılan açıklamaları köşe yazarlarının gündemindeydi. Yeniçağ yazarı İlay Aksoy, bugünkü yazısında Davutoğlu'na sert tepki gösterdi: "Bu teklife “şiddetle karşı" çıktığı yıl, Türkiye, teröre 100 askerini şehit verdi. Terörle mücadele edilmesine karşı çıkan Davutoğlu o tarihten itibaren 2011 yılına kadar Türkiye’nin kolluk güçlerinden 700 şehit daha vermesinin önünü açtı. Oysa Beşar Esad’ın o tarihte bize sunduğu teklif, 1998 yılında Suriye ve Türkiye arası imzalanan Adana Mutabakatı gereği yapılması gereken operasyonlardı.

7

Esad bize ortaklaşa hudutlarımızı korumak ve her iki devlet Amerika’nın yetiştirdiği PKK/YPG teröristlerinden de kurtulmayı önermişti. Davutoğlu, Türkiye ve Suriye’nin güvende olması yerine tam tersi Amerika’nın istediği şeklide sınırımızda El-Nusra ve PKK’nin diğer harf kombinasyonu olan YPG’nin iki terör “devletçilik” kurmalarını tercih etti. Yani, silahların Türkiye’ye doğru doğrultulmasının önünü açtı."

8

Davutoğlu'nun Türkiye’ye "stratejik derinlik" değil "stratejik felaket” getirdiğini savunan yazar, "Eğer, 2005’te ortak operasyon yapılsaydı, PKK’nın kökü kurutulmuş olurdu" iddiasında bulundu. Davutoğlu'nun 18 Mart 2016'da imzaladığı "Geri Kabul Anlaşması"nın bir başka tarihi ihanet olduğunu ileri süren yazar Aksoy, yazısına şöyle devam etti: "Bize “sözleşme” diye anlattıkları ve dayattıkları şey, sadece bir deklarasyondan ibaretti. İmzalar atılmadı ve Türkiye’yi bağlanan hiç bir tarafı da günümüze kadar da yoktur... işte bu detayı bize Davuoğlu “şiddetle” anlatmaktan kaçındı!"