Doğu Akdeniz'de hareketli günler yaşanıyor. Beş ülke bölgeye savaş gemisi ve denizaltılarını yığmak için beklemeye geçti.

Doğu Akdeniz'de hareketli günler yaşanıyor. Beş ülke bölgeye savaş gemisi ve denizaltılarını yığmak için beklemeye geçti.

Birlik Gazetesi'nde yer alan habere göre, Güney Kıbrıs’tan stratejik ancak bölgedeki gerginliği tırmandıracak hamle geldi. Mari Deniz Üssü yabancı ülkelerin savaş gemileri ve denizaltıları için hazırlanıyor! Rum yönetimi, Mari’deki Evangelos Florakis Deniz Üssü’nü yabancı savaş gemileri ve denizaltıların konuşlanacağı bir üs haline getirmek amacıyla modernizasyon ihalesi açtı.

Üssün Fransa, İsrail, Yunanistan ve ABD gibi ülkelerin gemilerine hizmet vereceği ve Güney Kıbrıs’ın Doğu Akdeniz’deki rolünü önemli ölçüde artıracağı belirtiliyor.

Doğu Akdeniz’deki artan gerilimli ancak stratejik önemi olan kritik bir proje, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (KRY) tarafından hayata geçirilme aşamasına girdi. Güney Kıbrıs Savunma Bakanlığı, müttefik ülkelerin gemilerine liman hizmeti sunmak amacıyla Mari’deki “Evangelos Florakis” Deniz Üssü’nün modernizasyonu için yaklaşık 500.000 milyon Euro değerinde ihale çağrısı yayımladı. Uzmanlara göre bu gelişme, bölgedeki dengeleri değiştirecek bir adım olarak görülüyor.

Projenin en önemli kısmı, üssün havzasının 12 metreye kadar derinleştirilmesi olacak. Bu derinlik, Kıbrıs Rum tarafının müttefik ülkelerle imzaladığı anlaşmalar çerçevesinde, üsse büyük savaş gemileri ve hatta denizaltıların yanaşabilmesine olanak tanıyacak. Hali hazırda, üssün kapasitesi büyük gemilerin yanaşması için yetersiz kalıyordu. Teknik açıdan Yunanistan’ın da desteğini alan projenin yaklaşık maliyeti 500.000 euro olacak ve 12 ay içinde 2028 yılında tamamlanması hedefleniyor.

Rum Savunma Bakanlığı’ndan alınan bilgilere göre, Mari Deniz Üssü ile birlikte Baf’taki “Andreas Papandreu” Hava Üssü’nün modernizasyonu da 30 Kasım’da Avrupa Birliği’nin (AB) SAFE programı üzerinden finansman sağlamak için sunacağı öneri paketinde yer alacak. Önerinin AB tarafından reddedilmesi durumunda, Avrupa Yatırım Bankası gibi alternatif finansman kaynakları değerlendirilecek. Ancak, projenin aksamadan ilerlemesi için Güney’in kendi öz kaynaklarından da fon ayrıldığı belirtiliyor.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, üssün Güney Kıbrıs çıkarları ve mülkiyeti altında kalacağını ve yabancılara devredilmeyeceğini açıkça ifade ediyor. Üssün kullanımına yoğun ilgi gösterenler arasında: Avrupa Birliği (PESCO mekanizması aracılığıyla) Fransa ve Almanya Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Bu ilgi, özellikle bölgedeki enerji güvenliği ve Exxon Mobil’in Güney Kıbrıs Münhasır Ekonomik Bölgesi (MEB) içindeki faaliyetleri bağlamında önem taşıyor.

Savunma Bakanı Vasilis Palmas, projenin stratejik önemini vurguladı. Palmas, “Deniz üssü, AB ülkelerine veya Kıbrıs (Güney) Cumhuriyeti’nin diğer dost ülkelerine hizmet vereceği için Kıbrıs’ın (Güney) jeopolitik olarak yükselmesine önemli ölçüde katkıda bulunacak bir projedir.” İfadelerini kullandı. Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Mari’deki deniz üssü planlarına karşı Türkiye’nin tepkisi ise güçlü. Türkiye’deki son Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısının ardından yayımlanan bildiriye dolaylı olarak yansıyan bu tepki, bölgedeki askeri dengelerin değişimi konusunda Ankara’nın duyduğu rahatsızlığı işaret ediyor.