AKİT MENÜ

Gündem

Tuşlardan kasetlere: Bir kuşağı şekillendiren 5 icat

Televizyon ve popüler kültürün yükseldiği dönemde, asıl devrim 60’lar ve 70’lerde hayatımızı değiştiren 5 teknolojik icatla geldi. İkinci Dünya Savaşı'nın bitiminden sonraki durgunluk dönemi, 1950'lerin ortalarından itibaren yerini dinamik bir kültürel değişime bıraktı. Televizyonun aile hayatının bir parçası haline gelmesi ve rock and roll'un gençler arasında bir zihniyet devrimi yaratmasıyla, 1960'ların kültürel patlaması ve 1970'lerin daha bağımsız ruhu için zemin hazırlandı. Bu süreçte The Beatles ve Bob Dylan gibi ikonlar yükselirken, sahne arkasında da teknolojik atılımlar günlük yaşamı kökten değiştirmeye başlamıştı. NASA uzay programı sayesinde elde edilen buluşlar, yavaş yavaş küçülen ve ucuzlayan elektronik cihazlara dönüştü. Ortalama bir aile, birden fazla eğlence biçimini oturma odasına sığdırabiliyor, evden eve iletişim kurmak ise kolaylaşıyordu. Tuşlu telefondan VCR’a kadar o yıllarda icat edilen pek çok elektronik yenilik, bir kuşağın yaşam biçimini bugüne dek etkiledi.

2

Televizyon ve popüler kültürün yükseldiği dönemde, asıl devrim 60’lar ve 70’lerde hayatımızı değiştiren 5 teknolojik icatla geldi. İkinci Dünya Savaşı'nın bitiminden sonraki durgunluk dönemi, 1950'lerin ortalarından itibaren yerini dinamik bir kültürel değişime bıraktı. Televizyonun aile hayatının bir parçası haline gelmesi ve rock and roll'un gençler arasında bir zihniyet devrimi yaratmasıyla, 1960'ların kültürel patlaması ve 1970'lerin daha bağımsız ruhu için zemin hazırlandı. Bu süreçte The Beatles ve Bob Dylan gibi ikonlar yükselirken, sahne arkasında da teknolojik atılımlar günlük yaşamı kökten değiştirmeye başlamıştı. NASA uzay programı sayesinde elde edilen buluşlar, yavaş yavaş küçülen ve ucuzlayan elektronik cihazlara dönüştü. Ortalama bir aile, birden fazla eğlence biçimini oturma odasına sığdırabiliyor, evden eve iletişim kurmak ise kolaylaşıyordu. Tuşlu telefondan VCR’a kadar o yıllarda icat edilen pek çok elektronik yenilik, bir kuşağın yaşam biçimini bugüne dek etkiledi.

3

TUŞLU TELEFON: ARAMAYI BİR TUŞA İNDİRMEK: Akıllı telefon markaları hayatımıza girmeden çok önce, temel iletişim aracı sabit hatlardı. 20. yüzyılın ilk yarısında döner kadranlı telefonlar en iyi teknolojiydi, ancak numara çevirme mekanizması hantal ve yavaştı. Özellikle on haneli uzun mesafe aramaları yapmak sabır istiyordu. Ancak 1963'te Bell Laboratuvarları, tuşlu telefonu halka tanıttı. Bu icat, numarayı çevirme sürecini basitleştirerek bir dizi düğmeye basma meselesi haline getirdi. Mekanik döner sistemi ortadan kaldıran tuşlu telefon, çift tonlu çoklu frekans sinyalleri sayesinde telefon ağlarının aramaları çok daha hızlı işlemesini sağladı ve daha güvenilir bir sistem oldu. İlk tuşlu telefon olan Western Electric 1500, on düğmeye sahipti; ardından gelen 2500 modeli ise yıldız ve kare tuşlarını da ekledi. Gençlik patlamasının tam ortasında, tuşlu telefonlar inanılmaz popüler oldu. Kullanım kolaylığı, gençlerin aynı odada olmak zorunda kalmadan etkileşim kurmasını sağladı. Ayrıca bu teknoloji, otomatik müşteri hizmetleri sistemlerinin ve sesli postanın geliştirilmesine öncülük etti ve günümüzün mobil telefonlarında bile numara çevirmek için hala bu sistemi kullanıyoruz.

4

Tuşlu telefonların popülerleştiği yıllarda Kodak Instamatic fotoğraf makinesi de piyasaya çıktı. 1963'te çıkan ilk model, fotoğrafçılığı amatörler için erişilebilir hale getirdi. Kullandığı Kodapak film kartuşları, film takma hatalarını ortadan kaldırıyor ve teknik bilgi gerektirmeyen, basit bir "çek ve gör" deneyimi yaratıyordu. Instamatic’ten önce fotoğraf çekmek genellikle profesyonellere özgüydü. Eski makineler hantal olabiliyor, elde taşınabilen kameralar bile ustalık gerektiriyordu. Film kartuşunu takıp anında fotoğraf çekme kolaylığı, fotoğrafçılığı bilinçli bir aktiviteden spontane bir hobiye dönüştürdü. Artık bir doğum gününü, tatili veya gün batımını belgelemek isteyen herkes bunu yapabiliyordu. 1970'lere gelindiğinde 70 milyondan fazla Instamatic satılmıştı ve bu, onu tüm zamanların en çok satan kameralarından biri yaptı.

5

8-TRACK ÇALAR: MÜZIĞİ ARABAYA TAŞIYAN ÖNCÜ: 1960'lara kadar müzik büyük ölçüde evle sınırlıydı. Pikaplar mobilya boyutundaydı ve araçlarda dinlenebilen tek müzik radyodan geliyordu. Ancak 1964 yılında Lear Jet, RCA Records ve Ford Motor Company'nin yer aldığı bir konsorsiyum, 8-track kaset çaları geliştirdi. Ford, 1966 model araçlarında fabrika çıkışlı 8-track çalarları bir seçenek olarak sunmaya başladı. Bu teknoloji, plağa benzer şekilde çevrilmeye veya makaralı teyp gibi geri sarılmaya ihtiyaç duymadan 80 dakikaya kadar müzik çalabilen sürekli döngülü bir kaset kullanıyordu. 8-track kasetinin yapısı araçlar için idealdi ve sürücülere kendi seçtikleri müziği dinleme imkanı sunarak bireysel müzik devrimini başlattı. 8-track, 1970'lere kadar sektöre hakim oldu ve kasetlere, CD'lere ve nihayetinde Spotify gibi dijital müzik akışı hizmetlerine giden yolu açtı.

6

PONG: BASİTLİKLE BAŞLAYAN VİDEO OYUNU ÇAĞI: Günümüzün en iyi video oyunları karmaşık maceralar sunarken, 1970'lerin başında bir kuşağı büyülemek için bilgisayarlı bir masa tenisi oyunu yetti. Atari tarafından 1972'de piyasaya sürülen "Pong", video oyunlarının kitlesel bir ürün olma potansiyelini kanıtladı. Arcade versiyonunda, siyah bir ekranda iki dikey hareket eden raket ve bir top vardı. Oyunun tek sesli geri bildirimi temel bip sesleriydi, ancak basitliği onu o kuşağın gözünde bağımlılık yapan bir hale getirdi. Oynaması ve ustalaşması kolaydı. Atari, zamanla "Pong"un ev versiyonunu da çıkardı ve onunla tanışan gençler, ev konsolu oyuncularının ilk kuşağı oldu. Bu grup, ileride Atari 2600'ün piyasaya sürülmesine tanıklık etti.

7

VCR, BETAMAX VE VHS: EVDE GÖRSEL EĞLENCE DÖNEMİ: Tıpkı 8-track'in müzik dinleme biçimimizi dönüştürmesi gibi, video kaset de film ve TV izleme biçimimizi değiştirdi. 1960'lar ve 70'lerin başında görsel eğlence sinema salonları ve televizyon yayınlarıyla sınırlıydı; "isteğe bağlı izleme" diye bir şey yoktu. 1975'te Betamax, 1976'da ise VHS kaset formatı geldi. Bu kasetlerin erişilebilirliği, zaten var olan Video Kaset Kayıt Cihazı (VCR) teknolojisini yükselişe geçirdi. VCR, boş bir VHS kasetle birleştiğinde insanlara televizyonda yayınlanan her şeyi ilk kez kaydetme yeteneği verdi. Ebeveynler çocuk programlarını daha uygun saatler için kaydedebilir, meşgul çalışanlar işteyken yayınlanan dizileri kaydedebilir ve gençler filmleri tekrar tekrar izlemek için arşivleyebiliyordu. Bu özerklik, yeni bir ev eğlencesi pazarını yarattı. Film stüdyoları da içeriklerini orijinal sinema gösteriminin ötesinde dağıtmak ve satmak için VHS formatını kullandı. VCR, oturma odalarının ve genç odalarının vazgeçilmezi haline geldi. Kavram olarak bugünün DVR sistemlerinin öncülü olduğu gibi, günümüzdeki akış uygulamalarının da temelini attı.