Dedeağaç (Aleksandroupolis) Metropoliti Anthimos, Türkiye'den gelen turistlerden rahatsız olduğunu dile getirerek kentteki esnafları uyardı.

Dedeağaç (Aleksandroupolis) Metropoliti Anthimos, Türkiye'den gelen turistlerden rahatsız olduğunu dile getirerek kentteki esnafları uyardı.

Dedeağaç (Aleksandroupolis) Metropoliti Anthimos, Türk turistlerin bölgeye artan ilgisi karşısında yerel halka ve esnafa yönelik dikkat çekici bir mesaj yayımladı. Metropolit, “Misafirlerimizin getirdiği parayı takdir ediyoruz, ancak kutsal değerlerimizi ve geleneklerimizi satmıyoruz” diyerek kültürel hassasiyetin korunması gerektiği çağrısında bulundu.

Yunanistan’ın Batı Trakya bölgesindeki Dedeağaç şehrinin koruyucusu kabul edilen Aziz Nikolaos’un 6 Aralık’taki yortu kutlamaları öncesinde, Dedeağaç Metropoliti Anthimos’un kiliselerde okunan mesajı, Türkiye’den gelen ziyaretçilere yönelik sert uyarılarıyla gündeme oturdu.

Metropolit Anthimos’un mesajında en çok yankı uyandıran bölüm, “doğudan gelen misafirler” olarak nitelendirdiği Türk turistlere yönelik sözleri oldu. Bölge esnafı için büyük bir gelir kapısı haline gelen Türk ziyaretçi akınına değinen Anthimos, ekonomik kazancı kabul ederken kültürel taviz verilmemesi gerektiğini vurguladı:

“Misafirlerimize, getirdikleri parayı takdir ettiğimizi ancak kutsal değerlerimizi ve geleneklerimizi satmadığımızı ve onların da bunlara saygı duymaları gerektiğini göstermeliyiz.”

Metropolit, ziyaretçilerin kendi dini ve kültürel alışkanlıklarını beraberinde getirmesinin altını çizerek, yerel halkın kendi kimliğini koruma sorumluluğunu hatırlattı: “Görüyorsunuz ki, birçok insan ülkemize geliyor ve yavaş yavaş kendi dini ve sosyal geleneklerini getiriyorlar. Ancak şunu anlamaları gerekir ki, bu topraklardaki kültürel mirasın sahipleri biziz. Ortodoks inancımızı onurlandırdığımızı ve Yunan geleneklerimizi koruduğumuzu anlamaları gerekir. Bu, bu topraklardaki şimdiki ve gelecekteki varlığımız için ulusal bir gereklilik ve Hristiyanlık borcudur.”

Metropolit, ziyaretçilerin kendi dini ve kültürel alışkanlıklarını beraberinde getirmesinin altını çizerek, yerel halkın kendi kimliğini koruma sorumluluğunu hatırlattı: “Görüyorsunuz ki, birçok insan ülkemize geliyor ve yavaş yavaş kendi dini ve sosyal geleneklerini getiriyorlar. Ancak şunu anlamaları gerekir ki, bu topraklardaki kültürel mirasın sahipleri biziz. Ortodoks inancımızı onurlandırdığımızı ve Yunan geleneklerimizi koruduğumuzu anlamaları gerekir. Bu, bu topraklardaki şimdiki ve gelecekteki varlığımız için ulusal bir gereklilik ve Hristiyanlık borcudur.”

Son yıllarda özellikle İstanbul ve Doğu Trakya’dan gelen binlerce Türk vatandaşı, alışveriş, yeme-içme ve turistik geziler için Dedeağaç’ı sıklıkla ziyaret ediyor. Bu durum bölge ekonomisine can verirken, Yunanistan’daki bazı çevrelerde “kültürel hassasiyet” tartışmalarını da beraberinde getirmişti. Metropolit Anthimos’un bu keskin mesajı, bölgedeki ekonomik fayda ile kültürel kimliği koruma arasındaki gerilimi bir kez daha kamuoyunun gündemine taşıdı.

Metropolit Anthimos’un bu açıklamaları, özellikle sınır bölgelerinde artan Türk turist ilgisinin getirdiği ekonomik canlılığın yanı sıra, yerel kültürel kimlik ve değerlerin korunması konusundaki endişeleri yansıtması açısından dikkat çekiyor.

KAYNAK: BİRLİK GAZETESİ