Teknoloji-Bilişim
Türkiye'nin insansız savaş uçağı ANKA-3'ü kopyaladılar
TUSAŞ tarafından geliştirilen ANKA-3 insansız savaş uçağına birebir benzeyen yeni bir uçak tasarlandı. Uçağı geliştiren ülke ise kimseyi şaşırtmadı.
Teknoloji-Bilişim
TUSAŞ tarafından geliştirilen ANKA-3 insansız savaş uçağına birebir benzeyen yeni bir uçak tasarlandı. Uçağı geliştiren ülke ise kimseyi şaşırtmadı.
TUSAŞ tarafından geliştirilen ANKA-3 insansız savaş uçağına birebir benzeyen yeni bir uçak tasarlandı. Uçağı geliştiren ülke ise kimseyi şaşırtmadı.
Savunmasanayist'te yer alan habere göre, Çin’in TUSAŞ tarafından geliştirilen ANKA-3 benzeri uçan kanat tasarımına sahip CH-7 insansız savaş uçağı ilk uçuşunu gerçekleştirdi. CH-7’nin ilk uçuşu, Çin’in otonom uzun menzilli taarruz ile İstihbarat-Gözetleme-Keşif (ISR) platformlarındaki ilerlemesini ortaya koydu.
Uçuşun; Tayvan Boğazı, Güney Çin Denizi ve Batı Pasifik’te artan gerilimlerin yaşandığı bir dönemde gerçekleşmesi dikkat çekti. Bu bölgelerde kalıcı ISR ve hassas taarruz kabiliyetleri, operasyonel üstünlük açısından belirleyici rol oynuyor.
CH-7, ilk kez 2018 yılında Zhuhai Havacılık Fuarı’nda ölçekli bir model olarak tanıtıldı. O dönemde platform, yakın vadeli bir kabiliyetten ziyade bir konsept çalışması olarak değerlendirildi ve konfigürasyonu ABD yapımı X-47B ve RQ-170 Sentinel gibi sistemlerle karşılaştırıldı.
Kuyruksuz uçan kanat tasarımı, dahili faydalı yük bölmeleri ve gövde-kanat bütünleşik yapısı, platformun ihtilaflı hava sahalarında görev yapabilecek stealth yani düşük radar kesit alanına sahip bir insansız savaş uçağı rolüne işaret etti. Programın gelişim süreci, yüksek yoğunluklu çatışmalarda kullanılacak platformlara yönelik hassasiyet nedeniyle sınırlı bilgiyle yürütüldü.
2024’ün sonlarında CH-7’nin yer testleri yaptığı gözlemlendi. Bu durum, programın statik testleri tamamlayarak uçuşa hazırlık safhasına geçtiğini gösterdi. Bir CASC yetkilisi, sürece ilişkin olarak şu ifadeleri kullandı: “Stealth uçağın ölçekli modeli 2018’de fuarda tanıtıldı, ancak o dönemde bir konsept olarak geliştiriliyordu. Başarılı ilk uçuşla birlikte, yıllara yayılan mühendislik çalışmalarının meyvesini görüyoruz.”
CH-7’nin 2025 yılı Kasım ayında gerçekleştirdiği ilk uçuş, yalnızca bir teknik kilometre taşı olarak değil, uçan kanat tipi stealth İHA entegrasyonunda kritik bir eşiğin aşıldığını gösteren bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Kontrollü kalkış, tırmanış ve geri dönüşün başarıyla tamamlanması, CASC’nin aerodinamik yapı, itki sistemi ve dijital uçuş kontrol altyapısı arasında yeterli entegrasyon seviyesine ulaşıldığını ortaya koyuyor. Uçağın harici yük taşımayan konfigürasyonu, düşük radar kesit alanını korumaya yönelik tasarımı doğruluyor.
CH-7’nin yaklaşık 10 metre uzunluğa ve 22–26 metre kanat açıklığına sahip olduğu değerlendiriliyor. Azami kalkış ağırlığının 10.000–13.000 kilogram aralığında olduğu, bu kapsamda yaklaşık 2.000 kilogram dahili faydalı yük taşıyabileceği tahmin ediliyor. Tek turbofan motora sahip platformun yaklaşık 920 km/s azami hıza ve 13.000 metre servis irtifasına sahip olduğu belirtiliyor. 11.500 kilometreyi aşan operasyonel menzil, Çin’in Batı Pasifik, Güney Çin Denizi ve Hint Okyanusu’nda ileri üs gereksinimi olmadan faaliyet yürütebilmesine imkân tanıyor. Programın baş tasarımcısı, platformun rolüne ilişkin olarak, “Uçak uzun süre uçabilecek, keşif yapabilecek ve gerektiğinde hedefi vurabilecek.” dedi.