Tümamiral Cihat Yaycı, Karadeniz'de yaşanan son gelişmeleri analiz etti. Yaycı, "Denge politikasına suikastlar var" diyerek Türkiye'nin Ukrayna'ya savaş gemilerini neden teslim etmediğini açıkladı.

Tümamiral Cihat Yaycı, Karadeniz'de yaşanan son gelişmeleri analiz etti. Yaycı, "Denge politikasına suikastlar var" diyerek Türkiye'nin Ukrayna'ya savaş gemilerini neden teslim etmediğini açıkladı.

Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre, Karadeniz’de seyreden gemilere düzenlenen saldırıların ardından Türk hava sahasını ihlal eden bir insansız hava aracının (İHA) vurulması, dikkatleri bölgeye çevirdi. Normal boyutlardan küçük olan ve önce meteoroloji uydusu olabileceği değerlendirilen hava aracının kontrollü biçimde takip edilip imha edilmesini ve Karadeniz’deki gelişmeleri gazetemize değerlendiren müstafi Tümamiral Cihat Yaycı, Türkiye’nin Rusya-Ukrayna savaşının başından beri bir denge ve tarafsızlık politikasını dikkatli bir şekilde uyguladığını vurguladı.

Ortada hukuken bir savaş olmadığını ifade eden Yaycı, şunları söyledi: Kimse, kimseye hukuken bir savaş ilan etmiş durumda değil. Ukrayna ‘Savunma yapıyorum’, Rusya da “Terörizme karşı harekât yapıyorum” diyor. Çünkü savaş ilan ederlerse o zaman onlara yardım eden devletler de savaşa taraf olur. ABD, İngiltere, Avrupa Birliği ülkeleri Ukrayna’ya, Çin, Kuzey Kore ve İran gibi ülkeler de Rusya’ya yardım ediyor ama hiçbiri savaşan devlet statüsüne girmiyor.

Türkiye ise “İlan edilmiş bir savaş yok ama fiilî bir savaş var, ben de Montrö Sözleşmesi’ni buna göre uygularım. Ben her iki tarafa eşit mesafedeyim” diyor. Türkiye, bu nedenle Ukrayna için yaptığı MİLGEM sınıfı iki korveti de teslim etmedi. Türkiye’nin izlediği politika son derece uygun ve dünyaya örnek gösterilecek bir politika.

Türkiye’den başka hiçbir ülkenin, savaşan devletleri masada buluşturamadığını hatırlatan Yaycı, Karadeniz’deki gemi saldırıları sonrasında “Türkiye’nin deniz yetki alanlarına saldırı var” diye algı operasyonu yürütüldüğünü ifade etti. Cihat Yaycı “Bu saldırılarda Türkiye’yi doğrudan bağlayan hiçbir konu yok. Söz konusu gemiler Türk karasularında saldırıya uğramadılar.

Gemilerin saldırıya uğradığı yer açık deniz statüsünde uluslararası sulardır. ‘Buradaki saldırılar Türkiye’nin egemenlik haklarına bir saldırıdır’ diye düşünülemez, yorumlanamaz. Üstelik bu gemiler Türk bayraklı gemiler de değil, Türk malı da taşımıyorlar. Vergi kaçırmak için sen başka bayrak seçeceksin, sonra ‘Benim gemim zarar gördü, Türkiye ilgilensin’ diyeceksin.

Ankara’yı resmen savaşa taraf yapmaya çalışan bir algı operasyonu yürütülüyor. Türkiye’nin üzerinde muazzam bir oyun oynanıyor. Hem Batı tarafından hem de Doğu tarafından oynanıyor. Türkiye ise sabırlı, itidalli ve suhuletle davranmaya devam ediyor” değerlendirmesinde bulundu.

Türk hava sahasına giren İHA’nın düşürülmesi konusuna da değinen Yaycı, şu tespitlerde bulundu: Bir İHA, Türk hava sahasına giriyor ve Türk F-16’ları tarafından düşürülüyor. İşte bu Türk egemenlik haklarına saldırıdır. Türkiye hiç kimsenin zararına bir iş yapmamıştır bugüne kadar. Her türlü baskıya rağmen Rusya ile ticaretini devam ettirmiştir. Rusya’nın baskısına rağmen Ukrayna ile de ticaretini sürdürmüştür.

Türkiye’nin Rusya ile yaptığı ticaret, Rusya’yı ayakta tutan en önemli unsurlardan biridir. Rusya ve Ukrayna Türkiye’nin kıymetini bilmeli. Türkiye şu ana kadar çok başarılı bir dış politika yürüttü. Bu tarafsızlık ve denge politikasını bozmak için hem Batı hem de Rusya tarafından çeşitli provokasyonlar yapılıyor. Türkiye bugüne kadar bu tuzağa düşmedi. Aman dikkat diyorum.