Bilim insanları, Güneş'te gözlemlenen hareketliliğin 230 yıl sonra ilk defa şu anki seviyesine düştüğünü, bunun bir buzul çağına sebep olmayacağını fakat dünya üzerinde farklı etkiler oluşturabileceğini söyledi.

Bilim insanları, Güneş'te gözlemlenen hareketliliğin 230 yıl sonra ilk defa şu anki seviyesine düştüğünü, bunun bir buzul çağına sebep olmayacağını fakat dünya üzerinde farklı etkiler oluşturabileceğini söyledi.

2020 yılında yaşanan olumsuz gelişmelere bir yenisi daha eklendi. Dünyadaki yaşamın temel kaynaklarından biri olan Güneş, son asrın en hareketsiz dönemini yaşıyor.

Bilim insanlarının aktardığı bilgilere göre Güneş, uzun yıllar sonra ilk kez “büyük solar minimum” fazına girdi.

Solar minimum şu anlama geliyor: En az Güneş enerjisi aktivitesi dönemine verilen isim. Bu süre zarfında, Güneş lekesi ve Güneş patlaması aktivitesi azalır ve genellikle günlerce meydana gelmez.

GÜNEŞ'TE GÖRÜLEN NORMAL PATLAMALAR DÜŞÜK SEVİYEDE SEYREDİYOR

Bilim insanları Güneş üzerindeki hareketliliğin her 11 yılda bir yükselip alçaldığını açıklarken, şu an Güneş’te yaşananları aktardı.

Güneş’in doğup batmasında ya da Dünya üzerindeki yaşama etkisinde bir değişiklik olmayacağını açıklayan NASA’daki bilim adamları şu açıklamayı yaptı:

“Solar minimum sürecinde güneşteki hareketlilik daha düşük oluyor. Normalde Güneş üzerindeki hareketlilik çok daha fazla patlama olması üzerine fakat şu anda bu düşük seviyede”

BUZUL ÇAĞININ YAŞANMASI BEKLENMİYOR

NASA yetkilileri solar minimumun Dünya üzerinde bir buzul çağına neden olmayacağını söyledi.

Güneş'te yaşanan bu oldukça düşük aktivite, 1790 ile 1830 yılları arasında kendini göstermişti.

20 yıllık bu dönemde sıcaklıklar 2 santigrat derece düşmüş, bu da dünya genelindeki gıda üretiminde yıkıcı etkiye neden olmuştu.

10 Nisan 1815'te ise son 2 bin yıl içindeki en büyük ikinci volkanik patlama Endonezya'daki Tambora yanar dağında yaşanmıştı. Felakette en az 71 bin kişi yaşamını yitirmişti.

1816 yılında ise "Yazsız Yıl" denilen dönem yaşanmış ve bu yılın temmuz ayında kar yağmıştı.

GÜNEŞ'TEKİ DÜŞÜK HAREKET SICAKLARIN AZALMASINA NEDEN OLDU

Uzmanlar, “Yanardağların soğuması ve Güneş’teki düşük hareketlilik yeryüzünün sıcaklığının daha da düşmesine sebep oldu” yorumunu NASA’nın Küresel İklim Değişikliği üzerine hazırlanan internet sayfasında aktardı.

Uzmanlar solar minimumun Dünya üzerinde yeni bir buzul çağı meydana getirmeyeceğini açıklarken bunun sebebinin de küresel iklim değişikliği olduğunu duyurdu.

NASA: 'BU DURUM DEVAM ETSE BİLE DÜNYA ISINMAYA DEVAM EDER'

NASA’nın makalesinde, Fosil yakıtlar kullanıldığı için oluşan sera gazları büyük solar minimumun etkisini azalttığı, Güneş’teki bu durumun bir yüzyıl boyunca devam etse bile Dünya'nın ısınmaya devam edeceği çünkü insanlar tarafından oluşturulan sera gazlarının Dünya’yı ısıtmaya devam edeceği vurgulandı.

NASA, güneş üzerindeki hareketliliğin ve patlamaların 2014 yılında tavan yaptığını açıklarken 2019’da düşüşe geçildiğinin de altını çizdi.

İLETİŞİM VERİLERİ GÜNEŞ'TEKİ GELİŞMELERDEN ETKİLENEBİLİR

Uzmanlar, Güneş üzerindeki patlamalar gibi solar minimumun da uydulardaki GPS ve iletişim verilerini etkileyebileceğini açıkladı.

NASA’nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nde görevli Dean Pesnell’in 2017 yılında yazdığı bir makaleyi hatırlatan CNN, bilim adamının, “Güneş döngüsü boyunca delikler görüyoruz fakat solar minimum devam ederken bunlar çok daha uzun sürebilir” ifadesini okurlarına aktardı.

ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi, şu an yaşanmaktan olan solar minimum ile güneşin 24’üncü döngüsünün tamamlanacağını açıklarken, 25’inci döngünün tavan yaptığı zamanın 2025 yılının Temmuz ayı olacağını öngördü.

''GÜNEŞ SİSTEMİMİZE EN KOZMİK IŞINLARIN GİRMESİNE NEDEN OLACAK''

Gök bilimci Dr. Tony Phillips konuyla ilgili şu ifadelerde bulundu:

"Şu anda büyük bir solar minimum yaşanıyor. Güneş lekesi sayımları bunun son yüzyılın en büyüğü olduğunu gösteriyor."

"Güneş'in manyetik alanı zayıfladı ve bu Güneş sistemimize ek kozmik ışınların girmesine yol açacak."

"Aşırı kozmik ışınlar, astronotların ve kutuplardaki hava yolcularının sağlığı için bir risk."

"Ayrıca Dünya'nın üst atmosferindeki elektrokimyayı da etkilediği için yıldırımlara sebep olabilir."