Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji lideri Selçuk Bayraktar, katıldığı canlı yayın programında Baykar'ı hedef alan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi.

Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji lideri Selçuk Bayraktar, katıldığı canlı yayın programında Baykar'ı hedef alan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi.

Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji lideri Selçuk Bayraktar, TRT Haber canlı yayınında önemli açıklamalar yaptı.

Selçuk Bayraktar'ın konuşmasından satır başları şu şekilde:

TEKNOFEST artık damga vuran bir etkinlik oldu. 2022 yılında Azerbaycan'da da yaptık. İlk yılından itibaren büyük ses getirdi. Türkiye'nin adeta teknoloji geliştirme serüveninde milletimiz buna sahip çıktı. Teknoloji geliştirme tutkusu anlamında büyük ilgi görüyoruz. Gençlerimiz başta olmak üzere 81 ilden, 96 ülkeden bir katılım var. Dünyada da bunun örneklerine baktığınızda benzer dokunuşlar var. Çok genç yaşta insanları etkileyen bir bilim merkezine ziyaret gibi çocuğun dokunuşuyla yol haritası değişiyor.

Bu yıl 1 milyondan fazla öğrenci başvurdu, 300 binden fazla takım kuruldu. 41 farklı alanda yarışmalar yapılıyor. Bu rakamlar bile ne kadar büyük bir dönüşümün yaşandığını gösteriyor. Mersin gibi bir ilden 60 bin takımın başvurduğunu gördük. Nüfusa oranla inanılmaz bir sayı bu. Çok büyük bir dip dalga ile ilerliyor. Bu işin merkezinde takım oyunu var. Biz de İHA ve SİHA alanlarında nasıl damga vurduysak, her alanda böyle büyük işlere imza atan gençlerin çıkmasını istiyoruz. Bizim hedefimiz bunu Türkiye'de başarabilecek bir kültürel altyapıyı sağlamak. Bizim ortaokul ve lise seviyesine yönelik yarışmalarımız da var. Erken yaşta gençlerimizin tutkusunu ortaya çıkarmak istiyoruz. İnsanlık yararına teknoloji yarışmalarımız var. Basit imkanlarla yapılabilen yarışmalar da yapıyoruz. Çok ileri düzey yarışmalar da var. Doçent ve yüksek lisans seviyelerinde katılımlar da sağlanıyor.

Bayraktar TB2 şu anda dünyada ABD'li en yakın rakibinden 5 kat daha fazla biliniyor. Hem boyutu hem de maliyetiyle onu meşhur kılıyor. AKINCI, Bayraktar TB2 kadar meşhur olmadı mesela. Çok uzun süre keşif görevi yapabiliyor Bayraktar. Yeterince mühimmat taşıyarak her türlü hedefi ateş altına alabiliyor. Türkiye'nin sınır ötesi operasyonlarında kullanılabiliyor. Karabağ'da kahramanlaştı, Ukrayna'da kullanıldı.

Kanada'nın ambargosuna Türkiye'de sevinenler oldu. Bunun üzerinden malzeme çıkaranlar oldu. Kanada'nın bu kararı uygulaması bizim için bir şeyi değiştirmeyecek demiştik o dönemde. Kameranın yerlisi bizde var onunla devam ettik. Kanada'nın yarın öbür gün İHA, SİHA'ya ihtiyacı oldu.

Bir sene sonra halkı para topladı. Siz doğru olduğunuz sürece başkalarının ne dedi çok önemli değil. Bizim İHA'ları neden yaptığımız belli. Ülkemi tam bağımsız olsun diye bu teknolojiyi geliştirdik.

Ana muhalefet partisinden bizi kast eden bir ifade geldi. Ben her yönüyle bu ifadeyi talihsiz buluyorum. Bizim verdiğimiz mücadeleyi, hayatımızı, vakfettiğimiz mücadeleyi anlamadığını, tanımadığını görüyoruz. Bu bir tarafı. Diğer tarafı şayet iyi niyetli olduğunu değerlendirecek olursak bu ifadenin konuyla ne kadar ilgisiz, bilgisiz ve amiyane tabirle ne kadar cahilce bir yaklaşım olduğunu görüyoruz.

Dünyada şu an hayatta yaşadığımız en büyük değişim rüzgarı yüksek teknolojiden geliyor. Teknoloji devlerinin hikayesine baktığınızda ufak girişimler ve özel olduğunu görüyorsunuz. En büyük değişim ve yenilikler yerleşiklere de baktığınız da hep özelleri görüyorsunuz. Ferdi müteşebbislerden geldiğini görüyorsunuz. Burayı ne kadar dinamik ve özgür tutarsanız o kadar ilerleme olduğunu görürsünüz. Bu savunma sanayii de ve uzay çalışmalarında da böyle. NASA en büyük çalışmaları yaptı ama uzayı bizlere yaklaştıran yine özel müteşebbisler oldu.

Biz maddi olarak düşünseydik farklı türlü ortaklıklar yapardık. Bunu yapanlar var iyidir kötüdür o ayrı mesele. Onlar hiç gündeme gelmiyor. Dünyanın en iyisini başarmış, 30'dan fazla ülkeye ihraç edilen ürünlere laf etmek... 7 ülke kampanya yaptı uçakları almak için. Bu ülkenin içinden çıktığında ancak bir değeri olarak gördük. İyi niyetli olarak bakamıyorum bu açıklamaya açıkçası. Bu alanda çalışmaya başladığımız ilk günden beri, bize terör örgütlerinden de tehditler geliyordu.

Ne zaman Bayraktar TB2'ler sahada oldu önemli sonuçlar aldık. Kırk senelik kanayan yaraya merhem oldu SİHA'lar. İlk cevap teröristlerden değil de Meclis'ten geldi. Önce HDP'den geldi sonra CHP'li milletvekilinden geldi. Sonra bu saldırıların sistematik şekilde devam ettiğini gördük. Biz terör örgütünden beklerken saldırıları siyasetten geldi ve bizi çok şaşırttı. Kirli bir seçim kampanyasına da dönüştü. Hepsini mahkemeye verdik ve davaları kazandık. T3 vakfımızla ilgili de iftiralara maruz kaldık. Milyonların sahiplendiği çalışmalarımıza bir türlü bitmeyen iftira kampanyalarına maruz kaldık. Bizim bu teknolojiyi verdiğimiz ülkelerde çok büyük takdir görüyoruz. Azerbaycan'da bize Karabağ nişanı verildi. Ukrayna'da abime 2 tane nişan verildi bana da Devlet Başkanı Zelenskiy tarafından verildi. Ülkeler marşlar yazarken, yeni çocuklara Bayraktar ismini verirken içerden böyle bir muhalefet görüyor olmak bizi çok şaşırtıyor. Baykar bütün gelirlerinin yüzde 75'ini ihracattan elde etmiş. Siz ABD, Çin ile rekabet ediyorsunuz. Biz Türkiye'ye İHA'larımızı vermesek gelirlerimiz çok daha yüksek olur. Baykar geçen yıllarda ihracat şampiyonu olmuş. Dünya devleriyle yarıştı Bayraktar TB2. Savunma sanayii şirketlerinin çoğu devlet desteklidir. Bırakın Türkiye'yi dünyada bizim gibi firma var mı?

Bizden SİHA tedarik eden ülkelerin çoğunda havacılık geçmişi var. Bayraktar TB2 yerlilik oranı en yüksek teknolojiler arasında. Türkiye'ye ambargolar çok uzun senelerdir var. Bizim elimizde bir başarı olmasaydı çok daha kolay bizi yok etmeye çalışacaklardı.

Bunların hayati meseleler olduğunu anlamak için geçmişteki örneklere bakmak yeterli. KIZILELMA milyonlarca halkadan oluşan bir zincir. 20 senelik teknoloji girişimimizi Çorlu'dan kaldırdık Atatürk Havalimanı'na geldi. Dünyada ilkleri başarmış KIZILELMA tek bir takoz yüzünden bir yere gidemez. İşte onu kaldıran toplumlar bir yere gelebiliyor.

Bir daha bu serüvenlerimizin önüne takozlar konulmasın diye TEKNOFEST'leri düzenliyoruz. Şimdi de aynı zihniyetle uğraşmazsak aynı sonuçları yaşayacağımızı biliyoruz. Rahmetli babam da son nefesine kadar böyle yaşadı. Ben de son nefesime kadar öyle yaşayacağım. Artık ülkemizin kaybedecek zamanı kalmadı. Takozları kaldırdıkça çok daha fazlası yapılacak. Buna zaten inanmak işin yarısı.