Nevşehir'de yaşayan mahalle muhtarı Mehmet Arıcı, bahçesine ekimini yaptığı Hollanda menşeli tohumlar karşısında inanılmaz bir sonuç aldı.

Nevşehir'de yaşayan mahalle muhtarı Mehmet Arıcı, bahçesine ekimini yaptığı Hollanda menşeli tohumlar karşısında inanılmaz bir sonuç aldı.

Nevşehir'de yaşayan mahalle muhtarı Mehmet Arıcı, Hollanda'da yaşayan bir yakınının hediye ettiği tohumları ilkbaharda bahçesine ekti.

Hasat zamanı geldiğinde ise gözlerine inanamadı.

Arıcı, yaptığı açıklamada bahçesinde yetişen kabaklardan bazılarının normalden fazla geliştiğini söyledi.

Uzun yıllardır farklı türde kabak yetiştirdiğini ancak ilk defa bu büyüklüğe ulaştığını gördüğünü anlatan Arıcı, "Her yıl ekerim, 20-25 bal kabağı alırım. Bu yıl haddinden fazla büyüdü. Tavuk ve güvercin gübresi kullandık. Bu kadar büyük kabakla karşılaşmamıştım." dedi.

Arıcı, "Görenler hem tebrik ediyor hem de tohum istiyor. Kabakların bazıları 35-40 kilogram. Seneye ekmeye devam edeceğiz. Eşe dosta dağıtıp, kasabada yaygınlaşmasını sağlamak istiyorum." ifadelerini kullandı.

Ordu'nun Ünye ilçesinde, kendi ihtiyaçlarını karşılamak için yaklaşık 40 yıldır tarımla uğraşan İsa Kuşcu, Mayıs ayı içerinde tarlasında yetiştirmek için patlıcan tohumları aldı.

Tohumları tarlasına eken Kuşcu, patlıcan çiçeklerinin diğerlerine göre daha fazla olduğunu fark edince şaşırdı.

Patlıcanları büyümeye başlayınca kontrol eden İsa Kuşcu, ektiği tohumlardan filizlenen dalların üzerinde hem patlıcan, hem de domatese benzeyen bir ürün yetiştiğini fark etti.

Ceviz büyüklüğündeki, yaprakları da patlıcana benzeyen domateslerin tadının acı olduğunu ifade eden Kuşcu, patlıcanların tadının ise normal olduğunu belirtirken, hayatında ilk kez böyle bir durumla karşılaştığını söyledi.

Ünye ilçesi Saraycık Mahallesi'nde yaklaşık 40 yıldır tarımla uğraşan İsa Kuşcu, "Mayıs ayı içerisinde patlıcan fidesi aldım, aşılı patlıcan diye satılıyordu. Patlıcandan domates oldu. Ben de hayret ettim, değişik çiçekler açtı ve diğer patlıcanlara göre çiçeği daha çoktu. Büyüyünce bir baktım bir tarafta patlıcan diğer tarafta ise domates vardı. Şekli, kokusu, içerisindeki çekirdeği de domates ama tadı çok acı. Bunu ilk defa görenler çok şaşırdı. Yaklaşık 40 yıldır kendi ihtiyacımız için köyümüzde sebze dikiyoruz. Böyle bir şeye hiç rastlamadım, ilk defa oldu" dedi. "Şaştım ve çevredekiler de şaşırdı" diyen Kuşcu, "Artık galiba genetiği bozuluyor. Doğal bir şey kalmadı. Patlıcanın tadında sıkıntı yok ama şekil olarak diğer patlıcanlara göre küçük. Domatesler de küçük, tam domates değil gibi. Tat olarak da çok acı. Ancak şekli, kokusu ve yapısı aynı domatesi sadece tadı zehir gibi acı" şeklinde konuştu.

Bayramiç Barajı kenarında kalan Akçakıl köyünde yaşayan Aysel Sezer, yetiştirdiği sebze ve meyveleri çarşamba günleri ilçe pazarında satıyor.

Yetiştirdiği 5 kilo 190 gram ağırlığındaki turbu da bugün pazar tezgahına getiren Sezer, küçük turpları kilosu 1,5 liradan satarken, yetiştirdiği dev turbu 10 liradan satışa çıkardı.

Bir lokanta işletmecisi tarafından satın alınan dev turp, herkes görsün diye sergilenmek üzere pazar sona erene kadar tezgaha bırakıldı.

Dev turbu, gübre kullanmadan organik olarak baraj havzasının alüvyonlu topraklarında tarım yaparak yetiştirdiğini söyleyen Ayten Sezer, "Bu sene yağmurlar az olduğu için baraj havzası suyla dolmadı. Halen baraj havzasında tarım yapıyoruz. Yetiştirdiğim turplardan en büyüğü bu. Ancak 3,5-4 kilo gelen turplar da var" dedi.