Uyuzun her yaş grubundaki insanları etkileyebilen bir hastalık olduğunu ancak bebeklerin ve küçük çocukların bağışıklık sisteminin daha zayıf olduğu için uyuz enfeksiyonuna karşı daha savunmasız olabildiklerine dikkat çeken Prof. Dr. Zekayi Kutlubay, “Belirtileri daha belirgin olabilir ve cilt reaksiyonları daha şiddetli olabilir. Bu nedenle daha ciddi sonuçlara yol açabilir ve tedavi erken aşamada başlatılmazsa sorunlar ortaya çıkabilir. Bebeklerde uyuz şüphesi durumunda hemen bir dermatologa başvurulmalı” uyarısında bulundu.
Dirençli uyuzun uyuz böceklerinin standart tedavilere yanıt vermemesi durumunu ifade ettiğini söyleyen Prof. Dr. Zekayi Kutlubay, "Bu durum, uyuz böceklerinin belirli ilaçlara karşı dirençli hale gelmesi sonucunu ortaya çıkabilir. 8 hafta içinde tamamen geçmemişse dirençli uyuzdan bahsedebiliriz ve genellikle farklı tür ilaç veya kombinasyon tedavileri deneriz. Son 1 yıldır Türkiye'de kullanılan uyuz hapı var, daha öncesinde yoktu. Bunun yanında yeni nesil ilaçlar ve bizim reçete ederek eczacılara hazırlattığımız ilaçlar var. Bu üçlü, dirençli uyuzun kontrolü noktasında çözüm sağlıyor. Dirençli uyuz vakalarının tedavisi genellikle uzmanlık gerektirir ve hasta durumuna özgü bir yaklaşıma ihtiyaç vardır” dedi.
Türkiye genelinde uyuz hastalığının görülme oranının her geçen gün arttığına dikkat çeken Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Prof. Dr. Özlem Su Küçük de, “Polikliniklerde görülme oranı yüzde 10-20 olmakla birlikte her ailenin en az 3 ya da 4 kişiden oluştuğu varsayılırsa rakamların yüksekliğinden bahsedebiliriz. Bu nedenle şu an bir salgın boyutundan bahsetmek mümkün” açıklamasını yaptı.
Pandeminin ev içi bulaşları artırdığına vurgu yapan Prof. Dr. Özlem Su Küçük, “Pandemi bizi hastanelerden uzaklaştırıp dermatoloğa erişimi kısıtladı. Bu da uyuz tanısı ve tedavisini geciktirdi. Pandeminin bitişi ise kalabalık grupların bir arada bulunma olasılığını artırıp uyuzu daha büyük bir salgına çevirdi. Uyuz vakaları tanı aldıklarında kendilerini izole etmeli, sosyal hayatlarına ara vermeli. Tüm halkın uyuz hakkında bilgilendirilmesi bu salgını azaltmamızda ana faktördür. Uyuz tanısı konan kişilerin bunun utanılacak bir şey olmadığını, tedaviyle parazitten tamamen kurtulabileceklerini kabullenip çevrelerinden uyuz olduklarını saklamamaları ve bulaştırıcı faktör olmamaları elzemdir” diyerek hastalığa karşı yapılması gerekenleri anlattı.