Rus basınından VestiKavkaza, "ABD Türkiye'den imkansızı istiyor. Merak edilen soru: Türkiye, Amerikan baskısına boyun eğecek mi?" başlıklı bir analiz yayımladı. İşte Hermes tarafından çevirisi yapılan haberin detayları...

Rus basınından VestiKavkaza, "ABD Türkiye'den imkansızı istiyor. Merak edilen soru: Türkiye, Amerikan baskısına boyun eğecek mi?" başlıklı bir analiz yayımladı. İşte Hermes tarafından çevirisi yapılan haberin detayları...

ABD'nin baskı uygulayarak ipleri elinde tutması pek mümkün görünmüyor. Sonuçta Washington ısrar etmeye devam ederse Ankara'yı sonsuza kadar kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacak.

ABD, Ukrayna'daki çatışmanın başlangıcından bu yana ekonomi, enerji ve yatırım alanlarında Rusya ile iş birliğini sürdüren birçok ülkeye baskı yapıyor. Bu ülkelerden biri de Türkiye.

2022'de maliye bakanlıkları başkan yardımcılarının yaptığı toplantıda Amerikalılar, Türkiye'nin Rusya karşıtı yaptırımlara katılması gerektiğini açıkça ortaya koydu.

Ankara, bazı kısıtlayıcı tedbirlere riayet ederek karşılık verdi. Ama aslında Türkiye, Rusya ile ticaretini sürdürmekle kalmadı, cirosunu da artırdı. Geçtiğimiz yıl ihracat ve ithalat yaklaşık 70 milyar dolara ulaştı. Türkiye, Rusya'nın Çin'den sonra ikinci ticaret ortağı oldu.

Bu gerçeği anlayan Amerikalılar, Türkiye'yi Rusya'yı tecrit etmeye zorlamak için yeni bir girişimde bulunmaya karar verdi.

Bloomberg geçtiğimiz günlerde ABD Hazine Müsteşarı Terörle Mücadele ve Mali İstihbarattan Sorumlu Müsteşarı Brian Nelson'ın yaklaşan ziyareti sırasında Ankara'dan Hamas ve Rusya'ya yaptırım uygulamasını talep edeceğini bildirdi.

Haberin, Rusya-Türkiye ekonomik ilişkilerinin giderek güçlendiği bir ortamda ortaya çıkması ilginçtir. Hükümetlerarası Rusya-Türk Karma Ticari ve Ekonomik İşbirliği Komisyonu'nun 18'inci toplantısı geçtiğimiz günlerde gerçekleşti.

Bir yandan ABD'nin güçlü argümanları var. Türk ekonomisi finansal krizden mustarip ve lira sallanmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Türkiye Merkez Bankası faiz oranını yüzde 40'a yükseltti.

Aslında ABD'nin de Türkiye'ye bir o kadar ihtiyacı var. Ankara NATO'nun ikinci gücüdür. Türkiye olmadan Amerikalılar Ortadoğu'da daha da zor zamanlar geçirecek, çünkü son yıllarda Gazze'deki olaylar karşısında Arap ülkeleri onlardan yüz çevirmiş durumda.

Üstelik Türkiye'nin kendisi de bu saldırıyı durdurabilecek kadar güçlü. Zaten askeri-endüstriyel kompleks ürünlerde neredeyse yüzde 80 oranında kendine yetiyor.

Ankara BRICS ve ŞİÖ'ye entegre oluyor, komşularıyla bağlar kuruyor ve kendine daha çok güveniyor. 2016'da denedikleri gibi Erdoğan'ı devirmenin artık bir anlamı yok.

Ayrıca Türk yetkililerin Batı'ya karşı Suriyeli göçmenler ve NATO gemilerinin geçtiği Boğaz'ın kontrolü gibi silahları var.

Bu nedenle ABD'nin baskı uygulayarak ipleri elinde tutması pek mümkün görünmüyor. Sonuçta Washington sonuna kadar giderse Ankara'yı sonsuza kadar kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacak.

ürkiye en azından NATO'dan çekilebilir ki bu da Rusya'ya karşı jeopolitik çatışmayı kaybettiği bir dönemde ittifakın birliğine ve geleceğine büyük bir darbe vuracaktır. Nelson'ın ziyareti nasıl bitecek? Bunun cevabını Türk lider Erdoğan'ın konuşmalarından birinde bulabilirsiniz: "Türkiye'nin dünyada AB ülkelerinden farklı bir konumu var ve Rusya onun en yakın komşusudur."