AKİT MENÜ

Gündem

Putin'den dünyayı sarsan açıklama: Türkiye'de anlaşmaya yakındık, o isim vazgeçirdi

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Türkiye'yi de ilgilendiren bir gelişmeyi dünyaya ilk kez açıkladı.

2024-03-13 12:51:57
1

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Türkiye'yi de ilgilendiren bir gelişmeyi dünyaya ilk kez açıkladı.

2

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, gazeteci Dmitriy Kiselev'e verdiği röportajda Rusya'nın iç ve dış siyasetindeki gelişmelere dair açıklamalarda bulundu. Rus lider, Ukrayna krizine ilişkin ise özel askeri harekat başladıktan sonra Batı ülkelerinin Rusya’yı bitireceklerine inandıklarını, ama Rus halkının birliği, Rus finansal ve ekonomik sisteminin gücü ve Rus ordusunun giderek artan potansiyeli karşısında 'aciz' kaldıklarını belirtti.

3

Putin’in sözlerine göre, Batı elitlerinin bir kısmı Rusya gibi büyük bir ülkeyi komşu görmek istemiyor ve parçalara ayırmanın daha iyi olacağını düşünüyor. Ülke liderinin görüşüne göre Batı ülkeleri; özel askeri harekatın başlamasına sevindi. Çünkü Batılı ülkeler, yaptırımlar, Batı silahı ve Ukraynalı aşırı milliyetçilerin eliyle Rusya’yı bitirebileceklerini düşünmüştü. Putin sözlerine şöyle devam etti:

4

“Rusya’yı savaş alanında stratejik yenilgiye uğratma sloganları da buradan kaynaklanıyor. Ama daha sonra bunun bu ihtimalin küçük olduğunu, sonra da tamamen mümkün olmadığını anladılar. Stratejik yenilgi yerine acizlikle karşı karşıya kaldıklarını anladılar. Dahası, her şeye gücü yeten ABD’ye güvenmelerine rağmen aciz kaldılar. Rus halkın birliği, Rus finansal ve ekonomik sistemin temel taşları ve gücü, Rus Silahlı Kuvvetlerinin giderek artan imkanları karşısında aciz kaldılar.”

5

'Avrupalı ülkelerin Tarihsel olarak yüzleşmek zorunda kaldıkları bu meydan okumada nasıl bir bedel ödemeye hazır oldukları' sorusunu da yanıtlayan Rus lider, Rusya'nın kendini savunamaması halinde kimsenin hesap vermeyeceğine dikkat çekerek, bunun sonuçlarının felaket olabileceğini söyledi.

6

“Eğer kendimizi savunamazsak kimse bizimle hesaplaşmaz. Ve bunun sonuçları Rus devleti için felaket olur” diyen Putin, Rusya ile ilgili kırmızı çizgileri olmadığını söyleyen ülkelerin, Rusya'nın da böyle bir çizgisi olmayacağını anlamaları gerektiğinin altını çizdi.

7

Avrupa’daki küçük devletler hakkında konuşan Putin, Rusya'nın ne olursa olsun onlara saygılı davrandığını belirtirken, aynı zamanda, “Rusya'ya yönelik politikanın sertleştirilmesi ve asker gönderilmesi gibi bazı aşırı tedbirlerin alınması” çağrısında bulunan bu küçük devletlerin, provokatif açıklamalarının sonuçlarını hissetmeyecek devletler olduğuna ve bunu anladıklarına dikkat çekti.

8

Alman subayların Kırım Köprüsü'ne saldırı planları yaptıkları ses kaydına değinen Putin, Bundeswehr askerlerinin böyle bir tehditte bulunarak 'fantezi' kurduklarını ifade etti.

9

Rusya lideri, "Birincisi, fantezi kuruyorlar, kendilerini cesaretlendiriyorlar. İkincisi, bizi korkutmaya çalışıyorlar. Almanya'ya gelince, orada anayasal sorunlar var. Doğru söylüyorlar; eğer Taurus füzeleri onlara göre Kırım Köprüsü'nün Rus toprağı olan kısmına düşerse, bu Federal Almanya Cumhuriyeti anayasasının ihlali olur" dedi.

10

Almanya'da muhalefetin çok daha agresif davrandığına dikkat çeken Putin, "Nasıl bir anlaşmaya varacaklarına bakalım, biz zaten bunu dikkatle takip ediyoruz" ifadelerini kullandı.

11

Batı ülkelerinin Ukrayna’ya ordu birliklerini gönderme olasılığını değerlendiren Putin, “ABD, asker göndermeyeceğini duyurdu. Amerikan birliklerinin Rus topraklarında ne anlama geldiğini biliyoruz, bunlar müdahaleciler. Ukrayna topraklarında olsalar bile onlara bu şekilde bakacağız. Bunu biliyorlar” dedi.

12

Putin, Rusya’nın gerçekten nükleer savaşa hazır olup olmadığı sorusuna, “Askeri ve teknik açıdan elbette hazırız. Nükleer güçlerimiz sürekli savaşa hazır durumda bulunuyor” dedi.

13

Lakin ABD Başkanı Joe Biden’in, geleneksel siyasi okulu temsil ettiğini ve Ukrayna’ya asker göndermeyi reddetmesinin bunu doğruladığını kaydeden Putin, “Orada, Biden dışında da Rus-Amerikan ilişkileri alanında ve stratejik caydırma alanında yeterince uzman var. Bu yüzden ülkelerin savaşa doğru gittiğini sanmıyorum, ama yine de buna hazırız” dedi ve ekledi:

14

“Nükleer üçlümüz, diğer tüm ülkelerin sahip olduğundan daha modern. Aslında nükleer üçlü sadece bizde ve Amerikalılarda var. Biz bu alanda çok daha ilerideyiz. Tüm nükleer güçlerimiz çok daha modern. Füze ve başlık sayısında genel olarak eşit durumdayız, ama bizimkiler daha modern. Bunu herkes biliyor, uzmanlar biliyor.”

15

ABD’nin de nükleer güçlerini modernize etmeye çalıştığını belirten Putin, “Bununla ilgili planları hazır. Bunu biliyoruz. Tüm nükleer unsurları geliştiriyorlar. Biz de. Ama bence bu, onların yarın nükleer savaş başlatmaya hazır olduğu anlamına gelmiyor. Ama istiyorlarsa ne yapabiliriz? Biz hazırız" diye konuştu.

16

Rusya lideri, nükleer silah testleriyle ilgili bir soru üzerine şunu değerlendirmede bulundu: “Onlar böyle bir test yaparsa biz de aynısını yapabiliriz. Bu mutlak değil. Daha buna ihtiyaç olup olmadığını düşünmek lazım. Ama bu mümkün. Bu tür testleri yasaklayan anlaşma var. ABD bu Kapsamlı Nükleer Deneme Yasağı Antlaşması’nı onaylamadı. Rusya da pariteyi korumak için onayını geri çekti. Anlaşma zaten yürürlüğe girmedi, çünkü ABD tarafından onaylanmadı, yeterli sayıda onay almadı. Yine de biz bu anlaşmaya uyuyoruz. Lakin ABD, böyle test olasılığını değerlendiriyor. Bunu nedeni şu ki, uzmanların görüşüne göre, yeni başlıklar üretilince onları sadece bilgisayarda test etmek yeterli değil, doğal haliyle de test etmek lazım. Bu yüzden ABD’nin belli çevrelerinde böyle fikirler dolaşıyor. Bunu biliyoruz. Biz de bakıyoruz.”

17

Putin, Ukrayna’daki çatışma bağlamında nükleer silah kullanmaya hazır olup olmadığı sorusuna şunu dedi: “Silah, onu kullanmak için var. Kendi ilkelerimiz var. Söz konusu olan Rusya devletinin varoluşu, egemenliğimize ve bağımsızlığımıza zarar vermek ise nükleer dahil silahımızı kullanmaya hazırız. Stratejimizde her şey yazıyor, onu değiştirmedik.”

18

Putin, Sputnik haber ajansını da çatısı altında toplayan Rus medya grubu Rossiya Segodnya’nın Genel Müdürü Kiselev'e verdiği röportajın devamında, kıtalararası hipersonik 'Avangard' füze sistemi geliştirilmesinin Rusya'yı ABD'nin füze savunma sistemine yaptığı yatırımları boşa çıkarmaya yönelttiğini vurgularken, “Burada ünlü füze savunma sistemlerinin onlara ne kadara mal olduğunu hesaplarsanız, bizim tarafımızdan geliştirilen ve hava savunmasının üstesinden gelmenin ana bileşenlerinden biri olan Avangard, kıtalararası ve menzilini planlama kabiliyetine sahip bir füze ile karşılaştırılamaz bile. Biz onların yaptığı her şeyi, yani tam anlamıyla füze savunma sistemine yaptıkların yatırımların tamamını sıfırlayarak geçersiz kıldık” ifadelerini kullandı.

19

ABD'nin savunma bütçesindeki en büyük deliğin yabancı ülkelerdeki askeri üslerin bakım maliyeti olduğuna dikkat çeken Rus lider, bu nedenle de ABD'nin rekor savunma bütçesine rağmen hipersonik füze teknolojisini geliştiremediğini belirtti.

20

Putin, ABD ile Rusya’nın savunma harcamalarıyla ilgili değerlendirmesinin devamında, “Mesele şu ki, orada (ABD ordusu) sadece maaşlar için değil, dünyanın dört bir yanındaki üslerin bakımı için de çok büyük miktarda para harcanıyor. Ve her şey orada bir kara deliğe gidiyor, sayamıyorsunuz bile. Asıl delik orada. ABD'nin savunma bütçesi 860-870 milyar dolar. Bizim harcamalarımızla kesinlikle kıyaslanamaz” diye konuştu.

21

Daha önce ABD başkanlık seçimlerindeki tercihi ile ilgili sorulara ‘Biden’ yanıtını veren Putin, Kiselev ile yaptığı röportajında tercihiyle ilgili Trump ile arasında geçen bir konuşmayı paylaştı.

22

Donald Trump'ın ABD başkanı olduğu dönemde kendisine ‘Uykucu Joe'nun kazanmasını istiyor musun?’ diye sorduğunu hatırlatan Putin, Trump’ın o zamanki aday Joe Biden'a sempati duyduğu için kendisini azarladığını anlatan Rus lider, “Ama ilginç olan şu ki, başkanlığının son yılında, bugünün başkan adayı olan Bay Trump beni tam da Biden sempatizanı olduğum için azarladı. Bu dört yıldan daha uzun bir süre önceydi. Bir konuşmamızda bana şöyle demişti: Uyuyan Joe'nun kazanmasını mı istiyorsun? Trump, bu soruyu alışılan tarzıyla doğrudan bana yönlendirdiğinde henüz başkandı” şeklinde konuştu.

23

Putin, Trump’ın bu sözlerine rağmen daha sonra sürpriz bir şekilde aday olarak onu desteklediği iddiasıyla ülkesinde zulüm görmeye başladığını anımsatırken, “Bu tamamen saçmalık” diye ekledi. Kiselev, söyleşide, Washington’un Moskova’nın ABD’deki başkanlık seçimlerine müdahale ettiği ile ilgili asılsız suçlamalarına rağmen Biden'ın 2011 yılında başkent Moskova'ya gelerek Putin'i başkanlığa adaylığını koymaması için ikna etmesini hatırlatırken, Rus lider, o dönemde yaşananları, “İşte bu tam da müdahalenin işaretidir” diye yorumladı.

24

Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya girişinin anlamsız bir adım olduğunu söyleyen Rusya lideri, iki ülkenin İttifak'a katılımını şu sözlerle yorumladı: "Bunu neden yaptılar? Bence tamamen siyasi nedenlere dayanarak, muhtemelen gerçekten bir Batı kulübüne üye olmak, bir tür şemsiye altında yer almak istediler. Buna neden ihtiyaçları var? Açıkçası anlamıyorum. Bu, kendi ulusal çıkarlarının güvence altına alınması açısından kesinlikle anlamsız bir adım."

25

Kiselev’in “Amerikalılar müzakerelerden, stratejik istikrardan bahsediyor gibi görünüyorlar ama aynı zamanda Rusya'yı stratejik bir yenilgiye uğratmaları gerektiğini beyan ediyorlar. Bizim pozisyonumuz müzakerelere açık olduğumuz yönünde olsa da aynı zamanda nazik jestlerin zamanı geçti. Yani müzakere olmayacak mı?” sorusunu yanıtlayan Putin, “Biz hiçbir zaman müzakereyi reddetmedik” ifadelerini kullanırken, bu tutumunu şu şekilde açıkladı:

26

“Açıklamaya çalışacağım. İstanbul'daki müzakerelerde Ukrayna tarafı ile bir antlaşma taslağı ortaya çıkardık. Ve bu antlaşmanın özeti karşı tarafın müzakere grubunun başkanı Sayın Arahamiya (Ukraynalı politikacı David Arahamiya) tarafından imzalandı. Bunu o yaptı, altında onun imzası var. Burada, Kremlin arşivlerinde var.

27

Ancak daha sonra, Sayın Arahamiya'nın kendisinin de dünyaya açıkça söylediği gibi, gazetecilerle, hatta yabancı gazetecilerle yapılan bir toplantıda, eski İngiltere Başbakanı Boris Johnson'ın gelip onları bu anlaşmayı imzalamaktan vazgeçirdiği biliniyor. Amaç ise Rusya'nın savaş alanında mağlup edilmesi gerektiğiydi.

28

Müzakereler için hazır mıyız? Evet, hazırız ama sadece müzakerelere hazırız, sahada gelişen gerçeklere dayalı müzakerelere. Bu ilk husus. İkincisi, bize birçok kez söz verildi, NATO'nun Doğu'ya genişletilmeyeceği sözü verildi. Gelin bu tarihi bir kenara bırakalım. Ukrayna'daki iç çatışmanın barışçıl bir şekilde, siyasi olarak çözüleceğine dair de söz verdiler. Hatırladığımız üzere Polonya, Almanya ve Fransa'dan üç dışişleri bakanı Kiev'e gelmişti. Bu anlaşmaların garantörü olacaklarına dair söz verdiler. Bir gün sonra darbe oldu. Minsk anlaşmalarını yerine getireceklerine dair söz verdiler ve daha sonra bu sözleri yerine getirmeyeceklerini, sadece Kiev’deki rejimi silahlandırmak için ara verdiklerini kamuoyuna açıkladılar. Bize pek çok şey vaat edildi, dolayısıyla artık vaatler tek başına yeterli değil. Sadece cephaneleri tükeniyor diye şimdi müzakere etmek bizim açımızdan gülünç. Bununla birlikte, ciddi bir görüşmeye hazırız ve tüm çatışmaları ve hatta bu çatışmayı barışçıl yollarla çözmek istiyoruz."

29

Putin, olası müzakerelerin düşmanın yeniden silahlanmak için istediği bir duraklama değil, Rusya’nın güvenliğini garanti altına alan ciddi bir görüşme olduğunu anlamaları gerektiğinin altını çizerken, “Tartışılmakta olan çeşitli seçenekleri biliyoruz. Bize, zamanın geldiğine ikna etmek için gösterilecek havuçları da biliyoruz. Ancak tüm anlaşmazlıkları ve bu anlaşmazlığı, bu çatışmayı barışçıl yollarla çözmek istiyoruz. Buna hazırız. Bunu yapmak istiyoruz. Ancak bu, karşı taraf için güvenlik içeren ciddi bir görüşme olmalı. Bu durumda biz öncelikle Rusya'nın güvenliği ile ilgileniyoruz. Bu doğrultuda hareket edeceğiz” ifadelerini kullandı.