Her fırsatta çağdaşlıktan ve bilimden dem vuran ve mütedeyyin kesimi yobazlıkla ve gericilikle itham eden seküler faşistler tam 26 yıl önce bugün “bilim”i askıya aldı.

Her fırsatta çağdaşlıktan ve bilimden dem vuran ve mütedeyyin kesimi yobazlıkla ve gericilikle itham eden seküler faşistler tam 26 yıl önce bugün “bilim”i askıya aldı.

Ömrü İslami değerlerle mücadele ile geçen ve CHP’nin yakasına törenle rozet taktığı dönemin İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğlu tüm öğretim görevlilerinin katıldığı toplantıda, başörtüsü yasağın uygulanması için gerekirse bilimsel çalışmaların ertelemelerini istedi.

“Hiçbir kanunda başörtüsüne yönelik somut bir yasak olmadığı halde keyfi bir tutum takınan Alemdaroğlu, sırtınızda taşıdığı “şeyhülislâm cübbesi”ne aldırmadan, İ.Ü’lü dekan ve öğretim üyeleri ile 14 Mart 1998’de olağanüstü bir toplantı düzenleyerek, başörtülü öğrencilere taviz veren öğretim üyelerini soruşturma açmakla tehdit etti.

Alemdaroğlu, öğretim üyelerine, “Ya uygulayacaksınız, ya uygulayacaksınız!. Hepimizin hayatı tehlikede biliyorum. Gerekirse bilimsel çalışmalarınızı azaltın, ülkemizin geleceği ve hukuk devleti için sorunlara karşı daha yiğit yaklaşmak zorundayız” talimatını verdi.

Örtülü öğrencilere inançları gereği taktıkları başörtüsü sebebiyle paso ve kimlik vermeyerek Anayasa ile kazanılmış eğitim-öğretim haklarını ellerinden alan İstanbul Üniversitesi’nin dayatmacı Rektörü Kemal Alemdaroğlu, başörtülü öğrencileri şimdi de terörist ilan etti.

Dün, İstanbul Üniversitesi bünyesindeki bütün fakülte dekanları ve öğretim üyelerini Fen Fakültesi Konferans Salonu’nda toplayan Rektör Kemal Alemdaroğlu, başörtülü öğrencilerin anayasal düzeni bozma çabası içerisinde olduklarını ileri sürerek, bütün öğretim üyelerini örtülü öğrencilere karşı mücadeleye çağırdı. Yasakçı uygulamanın aynen süreceğini anlatan Kemal Alemdaroğlu, “Ödün vermeye niyetim yok. Beni yıldıramayacaklar” diye konuştu.

İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Kemal Alemdaroğlu başkanlığında Üniversite Yönetim Kurulu ve öğretim elemanlarının katılımıyla gerçekleşen rezil toplantı, salondakilerin hep bir ağızdan söylediği Cumhuriyet marşlarıyla noktalandı. Salonda dev bir Mustafa Kemal posteri asılarak, yapılan laikçi zulme “Atatürkçülük” kılıfı uydurulması ise dikkatlerden kaçmadı.