Savunma sektöründe lazer silahlar giderek yaygınlaşır hale gelirken bu silahlar İHA'lar için ciddi bir risk potansiyeli taşıyor. Türk araştırmacılar ise lazer silahlarına dayanıklı yepyeni bir kompozit malzeme üretmeyi başardı.

Savunma sektöründe lazer silahlar giderek yaygınlaşır hale gelirken bu silahlar İHA'lar için ciddi bir risk potansiyeli taşıyor. Türk araştırmacılar ise lazer silahlarına dayanıklı yepyeni bir kompozit malzeme üretmeyi başardı.

Lazer silahları özelindeki araştırmalar özellikle çeşitli savunma sanayileri tarafından çok uzunca bir süredir devam ettiriliyor. Ancak nihai ürün odaklı silahların hayatımıza girmesi nispeten daha yakın bir zaman içerisinde gerçekleşmeye başladı. Lazer silahları mevcut durumda genellikle dron, insansız hava araçları (İHA/SİHA) ve füzeleri imha etmek için kullanılıyor. Bu bağlamda Malatya İnönü Üniversitesi'nden araştırmacılar lazer silahlarına dayanıklı yepyeni bir kompozit malzeme üreterek önemli bir başarıya imza attılar.

Malatya İnönü Üniversitesi'nde Kimya Mühendisi Doktor Yeliz Toptaş ve Makine Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Murat Toptaş tarafından yapılan çalışmalar neticesinde hava araçlarını lazer silahlarına karşı koruyacak kompozit bir madde geliştirdi. Bu oldukça önemli zira henüz bu türden bir malzemenin dünyada benzeri bulunmuyor. Dolayısıyla kompozit malzemenin havacılık endüstrisinde önemli bir değişim yaratma potansiyeli bulunuyor.

Geliştirilen kompozit malzemenin insanlı ve insansız hava araçları ile füze ve roket gövdelerinde kullanılması değerlendiriliyor. Yapılan açıklamaya göre geliştirilen ileri fonksiyonel malzeme sudan iki kat hafif yapıda ve 2 bin 600 derece ve üzerindeki sıcaklıklarda uzun süre koruma sağlayabiliyor.

0.51 gr/cm3 yoğunluğunda olan malzeme istenilen geometride döküm yapılarak kısa bir sürede katılaşarak son formunu alıyor. 2 mm derinlikli desenlere sahip kalıp içerisinde denenen malzemenin yüksek performans sergilediği belirtildi. Böylece hava araçlarının ısı üreten motor çevrelerinde, füze ve roket motorlarının yanma odalarının dış çeperlerinde, her türlü geometride dökümünün yapılabileceği ispatlanmış oldu.

Dr. Yeliz Toptaş, malzemenin lazer silahlarından gelen ısıyı noktasal olarak tutmayarak tüm yüzeye yaydığının altını çiziyor. Böylelikle ısı yayılarak sönümleniyor ve hava araçlarının zarar görmesi minimum seviyeye indiriliyor. Yeliz Toptaş, malzemenin havacılık standartlarını karşıladığını söylerken aerojel gibi kullanılan başka malzemelerin de olduğunu ancak bunların çok kırılgan olduklarını aktardı. Öte yandan geliştirilen yeni kompozit malzeme oldukça dayanıklı yapıda. Yüksek dayanıklık ve performansın yanında kompozit malzemenin üretim noktasında da diğer malzemelere göre çok daha düşük maliyete sahip olduğu belirtiliyor. Araştırmacılar kompozitin üretiminde bor bileşikli malzeme kullandıklarını ve hızlı soğumanın bu sayede gerçekleştiğine de dikkat çekiyor.

Malzemenin 1 yıl gibi kısa sürede gerçeğe dönüştürdüklerini söyleyen araştırmacılar Türkiye'nin bu tür malzemeleri ithal ettiğinin altını çiziyorlar. Murat Toptaş, İHA'ya yaptığı açıklamada, "Bu malzemelerin büyük bir kısmı ithal edilmekte özellikle bu sıcaklıklara dayanacak bir malzemenin üretimi ise kendi literatür araştırmamızda yok, genelde seramikler kullanılmakta ancak bu malzeme bir seramik değil yani toprak ürünü herhangi bir şey ihtiva etmiyor kompozit bir malzeme. Malzeme su dan iki kat daha hafif bir malzeme. Bu malzeme hava araçlarında kullanıldığında araçlara ek yük getirmeden lazer silahları benzeri araçlara karşı koruyarak sıcaklıkların iç sistemlere aktarılmasına engel olacak. Malzemenin hammaddesi ve üretimi tamamen yerli ve milli olup bizi dış bağımlıktan kurtaracak bir malzeme. Daha önce benzer çalışmalar yapılmış ama böylesi yapılmamış dünyada tek olan bir çalışma” diye konuştu. Yapısında nano partiküller, metal oksitler, bor katkılı birtakım minerallerin bulunduğu kompozit madde için Türk Patent ve Marka Kurumuna başvuru yapılması bekleniyor.

Lazer tabanlı silahların özellikle gelen füzelerin imhası için savunma amaçlı olarak kullanıldığını görüyoruz. Ancak lazer silahları yine savunma amaçlı bir şekilde dron ve İHA gibi hava araçlarını yok etmek için de kullanılıyor. Geçtiğimiz haftalarda 1km etkili menzile sahip dünyanın en güçlü taşınabilir lazer silahı geliştirilmişti. Avustralya merkezli AIM Defence tarafından geliştirilen Fractl adlı lazer silahı çeliği (Çelik, 1300°C ila 1540°C'de erir) yakabiliyor ve 100km hızla giden küçük madeni para büyüklüğündeki nesneleri bile hedefleyebiliyordu. Fractl ile İHA’lar birkaç saniye içerisine etkisiz hale getirilebiliyor.

İngiltere'nin de Dragonfire adında bir lazer silahı bulunuyor ve testleri devam ediyor. Bu yılın başlarında Dragonfire lazer silahıyla ilk hava hedefi vurulmuştu. İngiltere, Dragonfire'ın beş yıl içinde konuşlandırılmasını planlıyor. Benzer bir lazer silahı da İsrail tarafından hizmete alınıyor. Geçtiğimiz yıl hizmete alınan Demir Işın (Iron Beam) silahının gelen roketleri, insansız hava araçlarını, topçu ve havan mermilerini vurabileceği açıklandı. Yine ABD, Almanya ve Çin gibi önde gelen ülkelerin de lazer silahları bulunuyor. Öte yandan Türkiye'nin de bu alanda faaliyet gösterdiğini belirtelim. Roketsan gibi şirketler, lazer ve elektromanyetik silahları birleştirerek tek veya grup hedefleri etkisiz hale getiren ve yok eden ALKA sistemini üretti. Aselsan (Gökberk) ve TÜBİTAK BİLGEM (ARMOL) gibi diğer Türk şirketleri de küçük İHA'ları ve patlayıcı cihazları hedef alabilen lazer sistemleri gösterdi.