Birçok ülke savunma alanında güçlenmeye devam ediyor. Türkiye'nin Kızılelma, Kaan ve Anka-3 projelerini tehdit olarak gören ABD, hareketli hedef takip sensörlü casus uydu projesini hızlandırdı.

Birçok ülke savunma alanında güçlenmeye devam ediyor. Türkiye'nin Kızılelma, Kaan ve Anka-3 projelerini tehdit olarak gören ABD, hareketli hedef takip sensörlü casus uydu projesini hızlandırdı.

Türkiye'nin savaş uçaklarında 5. nesil teknolojiye geçişinin ardından bazı ülkeler, hayalet uçakları görebilen teknolojiler konusunda acil önlemleri devreye sokuyor. Amerikan Uzay Kuvvetleri Komutanlığı, her türden hava aracını uydulardan izlemeye imkân verecek yeteneği dört gözle bekliyor.

Kara Hareketli Hedef Gösterge (GMTI) sensörleriyle donatılmış istihbarat uydularını bir süredir kullanmakta olan Pentagon, bununla kara araçlarını ve denizdeki gemileri takip edebiliyor. Ancak hayalet uçaklarla gelecek 'hava tehditlerine' karşı sorun, Amerika açısından henüz çözülemedi.

Uzay Kuvvetleri çatısı altında tüm casus uyduların kontrolünü sağlayan Ulusal Keşif Ofisi (NRO) bu sorunu bertaraf edebilmek için uyduları artık Hava Hareketli Hedef Gösterge (AMTI) sensörleriyle donatıyor.

AMTI gösterge sensörlerinin havadaki her platformu uzaydan izleyip takip edebileceği varsayılıyor. AMTI tabanlı ilk uyduların devreye girmesi için ABD ordusunun 2030'ları beklemesi gerekiyor.

2030'lara gelindiğinde TUSAŞ, 5. nesil Milli Muharip Uçak KAAN ile birlikte hayalet SİHA ANKA-3 ve ANKA-4'ten onlarca adedini Türk Silahlı Kuvvetleri'ne teslim etmiş olacak.

Bunun yanında Baykar firmasının da yine hayalet tasarımlı insansız savaş uçağı KIZILELMA'dan çok sayıda teslim etmesi bekleniyor.

İşte ABD Uzay Kuvvetleri, Türk ordusunun havada asimetrik üstünlük elde edeceği yıllarda tüm hayalet uçakları uzaydan görebilmeyi amaçlıyor.

Geçtiğimiz günlerde Defense News konferansına katılarak bir konuşma yapan ABD Uzay Kuvvetleri İkinci Komutanı General Michael Guetlein, uçakları izleyebilecek sensörlerle donatılmış uyduların 2030'ların başında devreye alınmasını umduğunu söyledi.

"Düşman, savaş hatlarını kıyılarından daha da uzağa itmekte çok iyi hale geldi. Egemenlik alanlarına bizi yaklaştırmıyorlar. Onlar bunu yaparken biz, savaş alanında neler olup bittiğine dair aynı perspektifi elde etmek için daha da yükseğe çıkmak zorunda kaldık. Bu yüzden GMTI'nın bir adım ötesine geçerek, havada hareket eden hedeflerin peşine düşmemiz gerektiğini biliyoruz" diyen Gutlein, Uzay Kuvvetleri'nin AMTI teknolojisine büyük yatırım yapacağını kaydetti.

Hareketli hedef sensörüne sahip uydulara istihbarat uçaklarının da destek vereceğini söyleyen Guetlein, "Bekamızı artırmaak için katmanlı bir yetenekler seti oluşturmalıyız. Hedefe uzaydan ne kadar yaklaşırsam o kadar fazla çözünürlük elde ediyorum. Uzaya doğru hareket ettikçe ihtiyaç duyabileceğim bir hedefte aynı çözünürlük seviyesini elde etmek giderek zorlaşıyor" diye konuştu.

Amerikan yayın organı Breaking Defense, Guetlein'ın sözlerini şöyle yorumluyor: "Guetlein ayrıntılara girmese de, düşman uçaklarını uzaydan takip etmenin temel zorluklarından biri uçakların ve insansız hava araçlarının tanklardan, kamyonlardan ve gemilerden çok daha hızlı hareket etmesidir. Bu, yüksek kaliteli resimler çekmek ve yerdeki/havadaki nesnelerin radar görüntülerini oluşturmak için uyduların Dünya yörüngesinde düşük bir hızla hareket etmeleri gerektiği gerçeğiyle daha da karmaşıklaşır. Bu da uyduların Dünya etrafında saniyede yaklaşık 7,8 kilometre hızla hareket etmeleri anlamına gelir; yani saatte yaklaşık 28 bin kilometre (17.000 mil/saat)."

Bu da uyduların Dünya etrafında saniyede yaklaşık 7,8 kilometre hızla hareket etmeleri anlamına gelir; yani saatte yaklaşık 28 bin kilometre (17.000 mil/saat)."

KAYNAK: TRHABER