Plüton, Güneş Sistemi'nin dokuzuncu gezegeni olarak tanınsa da, Mars ile Satürn arasında yer alan asteroit kuşağındaki Ceres, bilim insanlarının dikkatini çeken bir başka cüce gezegen. 1000 kilometreden daha küçük bir çapa sahip olan Ceres, yeni araştırmalara göre bir zamanlar suyla dolu olabilir ve bugün su buzu açısından oldukça zengin.

Plüton, Güneş Sistemi'nin dokuzuncu gezegeni olarak tanınsa da, Mars ile Satürn arasında yer alan asteroit kuşağındaki Ceres, bilim insanlarının dikkatini çeken bir başka cüce gezegen. 1000 kilometreden daha küçük bir çapa sahip olan Ceres, yeni araştırmalara göre bir zamanlar suyla dolu olabilir ve bugün su buzu açısından oldukça zengin.

Ceres, yıllardır kraterlerle kaplı yüzeyiyle bilim insanlarını şaşkına çevirdi. Bu çukurların, eski bir su dünyasında olamayacak kadar derin ve sağlam olduğu düşünülüyordu. Ancak yeni çalışmalar bu çelişkinin açıklanabilir olduğunu gösteriyor:

Çamur sayesinde. Purdue Üniversitesi'nden jeofizikçi Mike Sori, Ceres'in bir zamanlar Europa gibi bir "okyanus dünyası" olduğunu, ancak okyanusunun çamurlu olduğunu öne sürüyor. Zamanla bu okyanusun donarak buzlu bir kabuk oluşturduğunu belirtiyor.

2015-2018 yılları arasında NASA'nın Dawn misyonu sayesinde Ceres'in yüzeyi detaylı olarak incelendi. Bu incelemeler, gezegenin yüzeyindeki parlak bölgelerin sodyum karbonattan oluştuğunu ortaya koydu.

Bu mineral, aynı zamanda suyun yumuşatılmasında da kullanılıyor. Bilim insanları, bu tuzlu yapının, yerin 40 kilometre altındaki bir tuzlu su rezervuarının kalıntıları olabileceğini düşünüyorlar. Göktaşı çarpmaları veya büyük çatlaklar sayesinde bu suyun yüzeye çıkmış olabileceği tahmin ediliyor.

Astrobiyologlar, Dünya'dan 420 milyon kilometre uzakta bulunan bu donmuş okyanusun, mikrobiyal yaşam barındırabileceğinden şüpheleniyor.

Sori, Ceres’e yapılacak robotik görevlerin, Satürn’ün Enceladus’u ve Jüpiter’in Europa ve Ganymede’si gibi dış güneş sistemindeki buzlu uydular hakkında daha fazla bilgi sağlayabileceğini belirtiyor.

Ceres’in yüzeyindeki parlak yapılar, çamurlu okyanusunun donmuş kalıntıları olabilir ve buraya gönderilecek bir uzay aracıyla bu okyanustan örnekler toplamak mümkün olabilir.