AKİT MENÜ

Ekonomi

İLK RAUNT FAİZ LOBİSİNİN

17 ve 25 Aralık operasyonlarıyla Türkiye ekonomisini sarsan paralel yapılanma, uluslararası faiz lobisini sevindirdi. Faiz ve dövizdeki olağandışı seyir sebebiyle baskılara daha fazla dayanamayan Merkez Bankası, piyasalara müdahale etmek zorunda kaldı. 4-5 puanlık faiz artışı bile faiz lobisinin gözünü doyuramadı. Sert müdahaleye rağmen piyasaların istenilen seviyeye gelmemesi, “ilk raundu faiz lobisi kazandı” şeklinde yorumlandı

2014-01-30 10:08:38
İBRAHİM ACAR / İSTANBUL - Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) faiz artırımı kararı sonrası, dolar ve Euro gördüğü sert düşüşün ardından yükselişe geçti. Dün yaşanın bu ani gelişmeler, 17 Aralık’la başlayan Türkiye ekonomisinde kriz çıkarma stratejisinin bir parçası olarak yorumlanıyor. TL karşısındaki değeri 2,30 seviyesine çıkan doları daha da artırarak, Merkez Bankası’nın faizleri yüzde 20’ye kadar çıkarmaya zorlamak isteyen çevrelerin sonrasında ise Türkiye’nin gelişmiş diğer ülkelerden daha fazla ayrıştığı tespitleriyle sıcak paranın girişine engel olmak istediği ifade ediliyor.

DOLAR İYİCE DÜŞTÜ ARDINDAN YÜKSELDİ

MB önceki gece aldığı şok bir kararla politika faizlerini 4,5-5 puan aralığında yükseltti. Marjinal fonlama oranı yüzde 7,75’ten yüzde 12’ye; borçlanma faiz oranı yüzde 3,5’ten yüzde 8’e ve bir haftalık vadeli repo ihale faiz oranı da yüzde 4,5’tan yüzde 10’a yükseldi. MB, global piyasalarda gelişmekte olan ülkelere dönük risk iştahının azalması ve içerideki siyasi gerginliğin tetiklediği kur ve enflasyon artışını kontrol altına alabilmek için para politikasında güçlü bir sıkılaştırmaya gitmenin etkisiyle para piyasaları beklenen yönde bir seyir izledi. Nitekim dolar, dün sabah kademeli olarak önce 2,20 liranın, daha sonra da 2,18 liranın altına geriledi.

MB’NİN ALDIĞI KARARI BOŞA ÇIKARMA HAMLESİ

En düşük seviye olarak 2,1619’a kadar gerileyen dolar, öğleden sonra yeniden yükselişe geçerek 2,23 seviyesini aştı. Doların gün içinde gördüğü en yüksek seviye ise 2,3250 lira oldu. Bu rakam; PPK kararlarından önceki seviyenin de üstü oldu. Dün saat 15.30 itibariyle kurumsal taleple artan dolar 2,30 lirayı aştı. Merkez Bankası’nın kararının ardından 3 liranın altına gerileyen Euro ise gün ortasında tekrar 3 liranın üzerine çıktı.

BORSA DA GİTTİ GELDİ

Kurumsal spekülatörlerin devreye girmesiyle Borsa İstanbul’da da sert düşüş oldu. Önceki günü 63 bin 543 puandan tamamlayan borsa Merkez Bankası’nın faiz kararının ardından dün yükselişle güne başladı. Bir ara 65 bin 300 seviyesinin üzerine kadar çıkan borsa endeksi spekülatörlerin devreye girmesiyle kayıp vermeye başladı. Borsada kayıplar ikinci seans ortasında yüzde 4’ü geçti. BIST 100 endeksi de 18 ayın en düşük seviyesine geriledi. Kapanışa doğru biraz toparlanan borsa günü 62.088 puandan tamamladı. Günlük bazda 1.455 puan azalan borsa yüzde 2,29 oranında değer kaybetti.

ÜLKE İÇİN EN DOĞRUSUNU YAPMAYA ÇALIŞIYOR

Merkez Bankası’nın aldığı kararlara hükümet cephesinden ilk yorum Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’ten geldi. Bakan Şimşek, “Merkez Bankası bağımsız ve kredibilitesi çok yüksek. Bu kararı vermişlerse en doğru karardır. Ben inanıyorum ki ülkemiz için en doğrusunu yapmaya çalışıyorlar” dedi.

FED ŞAŞIRTMADI

Öte yandan; ABD Merkez Bankası FED, piyasaların tahmini yönünde hareket etti ve aylık tahvil alım programını 10 milyar dolar daha azaltarak 75 milyar dolardan 65 milyar dolara düşürdü.

İş dünyası, faiz artırım kararını nasıl karşıladı?

TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi: Merkez Bankası’nın yaptığı faiz artırımının, kurlarda denge ve istikrar sağlamasını umut ediyoruz. Fed kararı sonrası, gelişmekte olan ülke paralarının değer kaybettiğini gözlemledik. Geldiğimiz noktada Merkez Bankası’nın faiz artırımı kararı almasının kaçınılmaz olduğu ortaya çıktı.

MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak: Türkiye’nin makro ekonomik göstergeleri açısından olumsuz bir tablo olmamasına, 9 aylık yüzde 4’lük büyüme ortalamasına ve bu büyümede reel sektör yatırımlarının üçüncü çeyrek itibariyle artış göstermesine karşın, bu radikal değişikliği doğru bulmuyoruz. Umarız, mümkün olan en kısa zamanda, bu faiz arttırımını geri alacak adımlar atılır.

ASKON Genel Başkanı Mustafa Koca: Uzun zamandır faiz enstrümanını kullanmama konusunda direnen Merkez Bankası başka metotlarla kuru kontrol etmeyi başaramamıştır. Bu yüzden radikal faiz kararları vermek zorunda kalmıştır. Umulur ki bu kararlar gerçekten dövizde istenen sonucu sağlar. Zira bunun gerçek etkisini Fed kararları ile birlikte tecrübe edeceğiz.

İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz: Merkez Bankası, kanaatimce şubat ve mart aylarında yapabileceği faiz artırımlarını da toptan gerçekleştirdi. Piyasalara 30 Mart’ta yapılacak seçime kadar net bir yol haritası çizdi.
KOBİDER Başkanı Özgenç: Kaos lobisini oluşturan faiz ve beddua lobisi el ele verdi, ülke ekonomisinin sarsıntı geçirmesine ve bu istikrarsız ortamda KOBİ’ler ile sanayicilerin döviz ve faizlerin artmasından dolayı fevkalade zarar etmesine neden oldu.

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan: Doğru zamanda doğru ve cesur kararlar almayan Merkez Bankası’nın bugün aldığı kararlarla bir güven ve itibar kaybına uğradığı görülüyor. Alınan kararların bedelini sanayi ödeyecek.

TGSD Başkanı Cem Negrin: Kurdaki yüksek oranlı iniş çıkışlar, ihracatçıya da ithalatçıya da zarar verir. Başta Merkez Bankası olmak üzere ekonomi yönetiminin tüm aktörleri bu bakış açısıyla hareket etmeli.

KTO Başkanı Mahmut Hiçyılmaz: Merkez Bankası, Türkiye’de enflasyonun belli bir oranda kalmasına önem veren, politikalar uygulayan kurum olmasından dolayı almış olduğu kararlarla döviz kurunun daha da yükselmesini önleme ve dolayısıyla enflasyona daha fazla etkisi olmaması yönünde bir gayret içinde olmuştur.

ANGİAD Başkanı Abdullah Değer: Faiz oranlarındaki artış, yatırım, üretim ve istihdamda elden edilen bütün başarıların heba edilmesi anlamına gelmektedir. Bu karar, sanayici ve iş adamlarının, hatta kredi borcu olan sokaktaki vatandaşın fişinin çekilmesi anlamına gelmektedir.

Erdoğan: Faiz tek enstrüman değil

HABER MERKEZİ - İran’daki temaslarını tamamlayan Başbakan Erdoğan, Türkiye’ye hareketinden önce, Merkez Bankası’nın faizlerde artırıma gitmesini değerlendirdi. Erdoğan, Merkez Bankası’nın bağımsız bir kurum olduğunu ve hükümet olarak Merkez Bankası üzerinde bir müdahale yetkilerinin olmadığın belirterek, “Ama maalesef birileri hep köşelerine bizim baskı yaptığımızı yazarlar. Şimdi tabii ben bir defa faizin yükseltilmesine her zaman karşıyım. Ama, şu anda Merkez Bankası böyle bir karar almış. Bana düşen buna bir süre sabretmektir. Nereye gidiyoruz diye bunu görmektir. Faizin tekrar bir geri dönüşü veyahut da döviz kurlarında olumlu istikamette gelişme, Borsa İstanbul’da yükselme görmemiz halinde bu iyi niyetimizi korumak zorundayız. Ama aksi olduğunda iyi niyetimizi koruyamayız” dedi.
Erdoğan şöyle devam etti: “Her zaman söylediğimiz şey, yüksek faizin bu noktada tek enstrüman olmadığıdır. Ben burada bir tezimi söyleyeyim, isterseniz değerlendirirsiniz. Ben enflasyon olayında, enflasyon ile faizin ters orantılı değil, doğru orantılı olduğuna inanırım. Yani enflasyon ile faiz arasındaki ilişki sebep netice ilişkisidir. Faiz sebeptir, enflasyon neticedir. Faizi yükseltirseniz, enflasyon da yükselir. Düşürürseniz, ikisi beraber düşer. Ters orantılı olarak düşündüğünüzde her zaman için çok daha olumsuz neticeler alırsınız.”

Başbakan Erdoğan, gazetecilerin sorduğu “B planınız var mı” soruna karşılık, “B planı, C Planı benzeri şeyler noktasında bunu önümüzdeki günlerde açıklayacağımız bir çalışmamız olabilir. Belki birkaç hafta sonra böyle bir çalışmayı açıklayabiliriz. Alışılmışın dışında bir şey olsun istiyoruz. Dünyada uygulamaları var. Ama MB’nin bu adımı atmış olduğu bir süreçte bunları açıklamamız doğru olmaz” ifadelerini kullandı.

Hükümete faiz kancası

HASAN ÖNAL / TBMM BÜROSU - AK Parti Milletvekilleri, dalgalı kur politikasına rağmen dolardaki yükselişin ardından Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nun faizleri yükseltmesini eleştirdi. Paralel yapının, 17 Aralık’ta yapamadığını ekonomi üzerinden yapmaya kalktığına dikkat çeken vekiller, diğer komploların tutmadığı gibi bunun da bertaraf edileceğini kaydetti. Hükümetin faizlerin artırılmaması için uzun süre direndiğini belirten vekiller, paralel medyanın da istediği şekilde yükseltilen faizlerin, faiz lobisinin işine yaradığını dile getirdi. Ekonomi üzerinden hükümetin yıpratılmak istendiğini aktaran vekiller, bunlara en güzel cevabın 30 Mart seçimlerinde verileceğini ifade etti.

HÜKÜMET BALTALANMAK İSTENİYOR

MB’nin faizleri yükseltmesini gazetemize değerlendiren AK Parti Kocaeli Milletvekili Zeki Aygün, paralel yapı ve işbirlikçileri tarafından suni bir gündem oluşturulmaya çalışıldığına dikkat çekerek, ekonomiyi belli bir düzeye getiren AK Parti’nin ekonomi üzerinden baltalanmaya çalışıldığını ifade etti. Aygün, bununla seçim öncesi AK Parti’yi zor duruma düşürmek istediklerini belirtti.

ALINAN KARAR FAİZ LOBİSİNİN İŞİNE YARADI

AK Parti Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun ise bazı çevrelerin uzunca bir süredir faizlerle alakalı bir tutum sergilediğini ifade ederek; faiz lobisine hizmete eden bazı medya gruplarının son dönemlerde faizlerin artırılmasıyla ilgili akıl almaz değerlendirmeler yapılmaya başlandığına dikkat çekti. Bu medyanın sürekli olarak faizler artırılarak ekonominin düzeleceği ile ilgili propaganda yaptığını kaydetti.

DAHA DA ARTIRILMASINI İSTİYORLAR


AK Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan da Türkiye ekonomisinin sağlığı açısından gerekli bir adım atıldığını belirterek, “Bu kararı hükümet değil, MB aldı. Ekonomide gazın alınması için bir adım atıldı” dedi. Hükümetin bu konudaki düşüncesini hatırlatan Erdoğan, “Faizlerin daha da yükselmesini isteyenler var. Fakat bu olmayacak. Oturdukları yerden para kazanamayacaklar” dedi.


Yorumlara Git

SOLOTÜRK’ten Belçika’da gövde gösterisi!

İran, Siyonist rejim gibi bir suçlunun asla nükleer silaha sahip olmaması gerekir diyerek açıkladı!

Kassam Tugayları’ndan İsrail’e ağır darbe! Çok sayıda İsrail askeri öldürüldü

Brezilya X’e 5 gün verdi!

Esed yurtdışına kaçan milyonlarca Suriyeli için genel af çıkardı