AKİT MENÜ

Gündem

CASUSLUK vatan hainliği

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Mesela benim evimin dinlenmesi. Bu, casusluktur. Bununla ilgili atılması gereken adımlar atıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na çok gizli kaydıyla dosya gönderildi”, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın, “Ailemin içine kadar dinlemeler oldu. Aile hayatımla ilgili CD’ye bir yerlerden ulaştım. Bana karşı bir şantaj için kullanılmadı ama başkasına verildi” şeklindeki açıklamaları kamuoyunda geniş yankı buldu.

2014-02-07 14:57:38
KORAY TAŞDEMİR / İSTANBUL - Gazetemize konuşan hukukçular, konunun yasadışı dinleme konusundan farklı olduğunu, Başbakan ve bakanları dinlemenin casusluğun ötesinde vatan hainliğine kadar gideceğini söylediler.

ŞENALP: “CASUSLUK VATANA İHANETE KADAR GİDER”

Konya Barosu Eski Başkanı Avukat Hasip Şenalp, konunun kamu ve maşeri vicdandaki algısının casusluk olduğunu söyledi.

Söz konusu bilgilerin MOSSAD ve CIA’ye aksettirildiğine dair ciddi iddialar olduğunu hatırlatan Şenalp, “Başbakan konuşurken devlet sırlarından bahsedebilir. Bu gizli görüşmeler herhangi bir şekilde paralel devletin elemanları tarafından gerek okyanus ötesine gerekse de başka devletlerin teşkilatlarına sızdırıldıysa genel anlamda düşündüğümüzde ülke sırlarının yurtdışına gönderildiği sonucunu doğurur. Kamuoyuna sızan bilgiler şu an yeterli değil ama yöneticilerin ellerinde bazı bilgilerin olduğuna eminim” dedi.

Şenalp, yasadışı dinleme ile casusluk konusunun birbirlerinden farklı olduğunu belirterek, “Yasadışı dinlemenin cezası bellidir ve azdır ama olayı casusluk olarak ele aldığımızda işin sonucu vatana ihanet suçuna kadar gider. Eğer Başbakan’ın konuşmaları başka ülkelerin istihbarat örgütlerine sızdırılmışsa casusluk vatan ihanetine kadar gider” diye konuştu.

CEYLAN: “BU BİR İHANETTİR, CASUSLUKTUR”

Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri Avukat Necati Ceylan ise kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınmasının TCK’nın 133. maddesine göre suç olduğunu söyledi.

Ceylan, “Yasal olmayan dinlemeler yasadışı elde edilmiş delil niteliğinde olduğundan TCK’nın 138. maddesine göre de tutanağa yasal bir delil değeri verilemeyecektir. Bu sebeple özellikle sayın Başbakan’ın ve bakanın dinlenmesi bu maddeler doğrultusunda kişiler arasında bir dinleme olarak düşünülemez. Başbakan ve bakan yürütmeyi ve devleti temsil ettiğinden devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibariyle, gizli kalması gereken bilgiler olacağından, yapılan dinlemenin siyasal casusluk maksadıyla yapıldığı açıktır” dedi.

“CASUSLAR YARGILANMALI”

Ceylan, Adana’da Türkmenlere yardım götüren TIR’ların aranmasında da casusluğun söz konusu olduğunu hatırlatarak, “Başbakan’ın ve bakanın dinlenmesi, MİT’in TIR’larının aranması eylemleri siyasal ve askeri casusluk suçlarını oluşturduğundan TCK’nın 327 ve 328. maddelerinin ihlali söz konusudur. Dolayısıyla bunu yapanlar yargılanmalıdırlar” ifadelerini kullandı.

Yorumlara Git

Dört gözle bakın kimleri bekliyor! Skandal iddia ortalığı ayağa kaldıracak! Ego'ların savaşı başladı mı?

Yaşı: 10 suçu: Filistin bayrağı taşımak! Alman polisinden utanç verici kovalama

Türkiye'den ABD'ye bomba talep! İki sayfalık listede bakın neler var

Boş yapma Nasrallah! Kurusıkı tehditleriniz artık kimseyi korkutmuyor

İstanbul’da sıradan bir gün: 2 metrobüs 1 otobüs kazası!