Fransa yönetimi Paris’te gerçekleşen terör saldırılarının ardından olağanüstü hal ilan ederek Müslümanlara karşı sürek avı başlatırken, diğer Batı ülkelerinde de Müslümanlara yönelik artan saldırılar Avrupa’nın Ortaçağ dönemlerini aratmıyor. Türkiye’nin 40 yıldır teröre karşı yürüttüğü mücadeleye “insan hakları ihlal ediliyor” iddiasıyla her seferinde ağır eleştiriler getiren Batılı STK’lar, Fransa’nın özgürlükleri ve insan haklarını hiçe sayan uygulamalarını ise görmezden geldiler. 

İNSAN ONURUNU AYAKLAR ALTINA ALDILAR

Terör saldırılarının ardından paniğe kapılan Fransa, olağanüstü hal ilan ederek, şehir merkezlerine on binlerce asker yığdı. Terör saldırıları bahanesiyle masum insanları da hedef alan Fransız güvenlik kuvvetleri, onlarca adrese baskınlar yaptı. Bir şahsı “canlı bomba olabileceği” iddiasıyla çırılçıplak bir şekilde ve onlarca insanı da yarı çıplak bir şekilde gözaltına alan Fransız güvenlik kuvvetleri, adeta insan onurunu ayaklar altına aldı. Türkiye’de tutuklulara kelepçe takılmasını kınayan Batı ülkeleri, Fransa’nın bu insanlık dışı uygulamalarına ise sessiz kaldı.

TÜRKİYE YAPINCA “OTORİTER”, FRANSA YAPINCA “DEMOKRATİK”

Türkiye’nin terörle mücadelesini eleştiren Batılı ülkeler, Fransa’nın başkenti Paris’te yaşanan terör eylemlerinin ardından Fransa’nın başlattığı insan haklarını rafa kaldıran operasyonlara ise sessiz kaldı. Türkiye’de yaşanan terör olaylarını kınayamayan ve terörle mücadele eden Türkiye’yi “otoriter” olmakla suçlayan Batı, Fransa’nın insanlık onurunu ayaklar altına alan çirkin durumlara sahne olan operasyonlarını ise “demokratik zorunluluk” olarak gördü. 

MÜSLÜMANLARA VATANDAŞLIKTAN ÇIKARMA TEHDİDİ

Türkiye’nin terör örgütü olarak kabul ettiği PKK’nın Suriye uzantısı PYD’nin yöneticilerini Elysee Sarayı’nda Cumhurbaşkanı düzeyinde ağırlayan Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Paris’te yaşanan terör saldırılarının ardından yaptığı konuşmada teröre destek veren bazı kişilerin vatandaşlığını geri alabileceklerini söyleyerek, Fransa’da yaşayan Müslümanları vatandaşlıktan çıkarmakla tehdit etti. Terör örgütlerine kucak açan Hollande’ın bu tavrı “samimiyetsizlik” olarak yorumlandı.

ÜLKEYİ ASKERİ KIŞLAYA ÇEVİRDİLER

Terör saldırılarının ardından başkent Paris dahil olmak üzere tüm ülkede olağanüstü hal ilan eden Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, ülkedeki olağanüstü hal durumunu üç ay süreyle uzatacağını açıkladı. Askeri operasyonların tüm ülke genelinde devam ettiği öğrenilirken, olağanüstü hal süresince her türlü eylem, gösteri ve yürüyüşü de yasaklanacak. Şehirlerin asker tarafından korunacağı ifade edilirken, askeri harcamalara ayrılan bütçenin büyük miktarda artırılması bekleniyor. Polise “vur” yetkisi veren Fransa’nın özgürlükleri kısıtlayan, yasakları artıran keyfi uygulamaları, “hukuk devletinden polis devletine geçiş” olarak değerlendiriliyor.

TMMOB’A DERS OLSUN

10 Ekim tarihinde Ankara’da yaşanan bombalı terör saldırısının ardından “hayatı durduralım” çağrısı yaparak ülke çapında grev başlatmayı ve ülkeyi zarara uğratmayı hedefleyen Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB)’un Fransa’daki denk kuruluşlarını oluşturan Fransız mimar ve mühendisler, Fransa’nın gösteri, grev ve yürüyüşünü yasaklayan kararlarına destek verirken, teröre karşı kendi ülkesinin Cumhurbaşkanı’nı hedefe koymadı. Teröre karşı devletinin yanında duran Fransız mimar ve mühendislerin bu tavrı TMMOB’a ders olarak yorumlandı. 

FRANSIZ ASKERLERİ KUTSAL MEKÂNLARA DA SALDIRIYOR

Terör saldırılarının ardından paniğe kapılan Fransa, Kiliselerden camilere kadar birçok kutsal mekana da askeri operasyonlar düzenliyor. Fransa’nın askeri yönetim tarzı operasyonlarına dindar gruplardan büyük tepki gelirken, Fransız askerlerinin kilise kapısını kırarak kiliseye operasyon düzenlemesi Hıristiyanlar arasında büyük bir infiale neden oldu. Camilere yapılan saldırılara ise Müslümanlardan tepkiler geldi. Her seferinde özgürlüklerden dem vuran Fransa’nın bu tavrı, adları faşizmle anılan Hitler ve Mussolini’yi akıllara getirdi.

DİKTATÖRLÜĞE DOĞRU GİDİŞ VAR

Fransa’da yaşayan Müslümanlar, askeri operasyonlardan büyük kaygı duyduklarını dile getirerek, “Terör örgütleri bahanesiyle Batılı ülkeler, sırtlarında yük olarak gördükleri Müslümanları ülkelerinden kovmak istiyorlar. Vatandaşlıktan çıkarma açıklaması doğrudan Müslümanları hedef alan bir açıklamadır. Batı, İslam’ı bir tehdit olarak görüyor ve Müslümanları kendilerinden uzak tutmak istiyor. Fransa’da yaşanan terör saldırısının ardından birçok masum Müslüman kardeşimiz gözaltına alındı. Önümüzdeki süreçte bunun daha da artması bekleniyor. Fransa’da diktatörlüğe doğru gidiş var. Fransa’da yaşayan Müslümanlar olarak kaygılıyız” diye konuştular.