AKİT MENÜ

Gündem

Vatanına dön

Geçen hafta startını verdiği seçim mitinglerine dün Burdur ve Uşak’ta devam eden Başbakan Erdoğan, paralel yapılanmanın başında olduğu iddia edilen Fethullah Gülen’e seslenerek, “Ey Hoca eğer bir yanlışın yoksa vatanına gel” dedi.

2014-02-28 08:41:07

HABER MERKEZİ - Ülke genelindeki miting programlarını dün de Burdur ve Uşak’ta sürdüren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, paralel yapılanmanın başındaki Fethullah Gülen’e seslenerek “Ey hoca, eğer bir yanlışın yoksa Pensilvanya’da durma” dedi.

Burdur Cumhuriyet Meydanı’ndaki coşkulu vatandaşlara seslenen Başbakan Erdoğan, paralel yapının Türkiye’yi bölmek istediğini belirterek, “Bizi bölmek, parçalamak isteyenler var. İşte bu adı ‘paralel yapı’ olan virüs, bizim birliğimizi, bölmek için ortaya çıktı. Kardeşlerim, ama başaramayacaklar. Sizin bu dirliğiniz, bu beraberliğiniz, sizin bu kardeşliğiniz, sizin yeniden büyük Türkiye anlayışınız buna fırsat vermeyecek” diye konuştu.

30 Mart seçimlerinde Türkiye’nin istikametinin belirleneceğini kaydeden Başbakan Erdoğan, “Türkiye’nin istikametinin belirleneceği, Türkiye’nin rotasının çizileceği son derece kritik bir seçime giriyoruz. 30 Mart seçimlerinde sadece belediye başkanları, sadece meclis üyelerini, sadece muhtarları seçmeyeceğiz. 30 Mart seçimlerinde, 77 milyon, hep birlikte ülkemiz için milletimiz için Türkiye’miz için bir tercihte bulunacağız. Bakın burası son derece önemli; 30 Mart, eski Türkiye ile yeni Türkiye arasında bir tercih yapacağız” şeklinde konuştu.

27 MAYIS’TA NE İFTİRA ATILDIYSA BUGÜN DE O!

Konuşmasında 27 Mayıs 1960 darbesiyle indirilen eski Başbakan Adnan Menderes’e de atıfta bulunan Başbakan Erdoğan; vatandaşlara, Eskişehir Örfî İdare’nin, Adnan Menderes’in ‘12 uçak dolusu altın ile yurtdışına kaçarken yakalandığı’ ve ‘kaçma ihtimali olan Demokrat Parti İl Başkanlarının ihbar edilmesi gerektiği’ yönündeki tebliğini okuyarak, “Ah sevgili kardeşlerim ah, bu ülke hangi badirelerden geçti, bu Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkede ne menem işler çevirdi. Hep bunların arkasından hep bunlardan istifade ederek Türkiye’de iktidar olmaya çalıştı. Bu millet hiçbir zaman bu CHP’yi iktidar yapmadı. Zaten 1950’ye kadar da yine bunlar tek başına iktidar olamadılar, tek partili dönem olduğu için bunlar dayatmacı iktidardılar” dedi.

Erdoğan, şunları söyledi:

“54 yıl önce 27 Mayıs müdahalesinin öncesinde ve sonrasında her ne yapıldıysa işte bugün de aynı senaryo uygulanmaya, aynı tuzak kurulmaya çalışılıyor. O gün hangi manşetler atıldıysa bugün de tıpa tıp aynı manşetler atılıyor. Hiç fark yok, değişen bir şey yok. O gün merhum Menderes ve arkadaşlarına hangi iftiralar atıldıysa bugün de montaj ses kayıtlarıyla aynı iftiralar atılıyor, o gün nasıl sokaklar hareketlendirildiyse gençler sokaklara döküldüyse vandallık nasıl körüklendiyse bugün de tıpatıp aynısı yapılmak isteniyor. O gün CHP nasıl ülkeyi gerilime sürüklediyse, nasıl ülkeyi tahrik ettiyse, darbeye nasıl zemin hazırladıysa aynı CHP bugün de tıpa tıp aynı rolü oynuyor. Türkiye’ye bir kez daha ağır bir bedel ödettirmek istiyorlar, Türkiye’ye bir kez daha ağır bir fatura ödettirmek istiyorlar. Türkiye ekonomisini bir kez daha uçuruma sürüklemek, Türkiye’yi yoksullaştırmak istiyorlar.”

GÜLEN’E SESLENDİ: BİR YANLIŞIN YOKSA VATANINA DÖN!

Konuşmasında Fethullah Gülen liderliğindeki paralel yapılanmaya da sert mesajlar veren Başbakan Erdoğan, “Ey hoca, eğer bir yanlışın yoksa Pensilvanya’da durma. Senin vatanın Türkiye ise buyur vatanına gel. Siyaset yapacaksan çık meydanlarda siyaset yap. Ama bu ülkeyi karıştırma, bu ülkenin huzurunu bozma. Ulusal güvenliğimizi tehdide yönelik birçok provokatif eylemlerin içerisinde bulunma. Şimdi okyanus ötesindeki hocayla CHP genel müdürü, el ele, kol kola şu anda Türkiye’yi bir kaosa sürüklemenin gayretindeler” şeklinde konuştu.

Bazı yazarların, Türkçe Olimpiyatları’nda Fethullah Gülen’i övdüğünü yazdıklarını belirten Erdoğan, bunun doğru olduğunu ancak o zaman bu tür şeylerini görmediklerini, hep samimi, iyi niyetle davrandıklarını söyledi.

Erdoğan, “Biz affedersiniz, ülkemin birliğine, beraberliğine saldırı olduğu zaman aynı tavrı devam ettirebilir miyiz? Bitti. Bunun tarihte çok örnekleri var. Şimdi kendileri o çizgiyi saptılar, ülkemizi bölmeye gayret ediyorlar. Şimdi ne geliyorsa bizler de elimizden hukuk içerisinde yasalar çerçevesinde onlara gereğini yapacağız. Bu işin hiç öyle sağa sola gidecek yanı yok. Bu mücadele artık bir istiklal mücadelesidir, bir milli mücadeledir” değerlendirmesinde bulundu.

CHP’DEN SESLER YÜKSELMEYE BAŞLADI

MHP tabanına da seslenen Erdoğan, “MHP Türkiye’nin istiklaline yönelik bu alçakça girişimde paydaş olmamalıdır. Türkiye’nin Enerji Bakanı dinleniyorsa, MİT Müsteşarı, İçişleri Bakanı dinleniyorsa, Genelkurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları dinleniyorsa, hatta Başbakanı, Cumhurbaşkanı dinleniyorsa hiçbir siyasi parti susamaz, özellikle MHP susamaz. Bu ihanete karşı sessiz kalamaz” ifadelerini kullanırken, CHP için de “Fakat, CHP içinden sağduyulu sesler yükselmeye başladı. Bu kaset siyasetinin ne kadar çirkin, ne kadar aşağılık olduğunu CHP içinden de seslendirmeye başladılar. CHP’li kardeşlerimin tamamı oynanan oyunu lütfen görsün” diye konuştu.

“BUNLARA MİLLETÇE DERS VERİLMESİ GEREKİYOR”

“Geçen gün, bu paralel yapının bir gazetesi var. Böyle dayatmayla, zorla satarlar. Dayatmayla, ‘dershaneye üye olacaksın gazete almak mecburiyetindesin’ derler. Öyle değil mi? Ben size bir şey söyleyeceğim. Bırakın bunların dershaneleri filan. Bırakın bunların dershanelerini, bırakın bunların okullarını falan. ‘Bize devletin okulları yeter’ deyin, biz burada size her türlü hizmeti vereceğiz. Hafta sonlarında anne baba eğer yavrusuna takviye istiyorsa hafta sonlarında da takviye dersler vereceğiz. Ücretsiz olarak. Takviye dersine giren öğretmenlerimiz ayrıca bedellerini alacaklar. Bunlara hep birlikte milletçe bir ders verilmesi gerekiyor. ‘Milletimizin huzurunu bozmaya hakkınız yok’ diyelim. ‘Birliğimizi bozmaya hakkınız yok’ diyelim. Bunlara gereğini gösterelim” diyen Erdoğan, şunları söyledi:

“Selam diye bir örgüt uydurmuşlar. Gazetelerde gördünüz değil mi? Tamamen hukuksuz bir biçimde 3 yıldan fazla bir süre Türkiye genelinde binlerce kişinin kendileri dışında, kendileri hariç, binlerce kişinin telefonunu dinlemişler. Birbiriyle ilgisi olmayan, irtibatı olmayan, alakası olmayan binlerce kişinin siyasetçi, sanatçı, işadamı, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay aklınıza ne gelirse hepsini dinlemişler. Şantaj, vakti saati geldiğinde hemen bunu yayına sokup oradan tehdit etmek. Düşünebiliyor musunuz, Türkiye Cumhuriyeti’nin Enerji Bakanı’nı Selam Örgütünün üyesidir diye dosyaya alıyor telefonunu dinliyorlar, bir ülkenin Enerji Bakanı yurtdışında birçok ülkenin başbakanlarıyla, bakanlarıyla enerji şirketleriyle çok gizli görüşmeler yapar. Bir ülkenin Enerji Bakanı o ülkenin istikbalini ilgilendiren enerji güvenliğini ilgilendiren konularda gizli görüşmeler yapar, bir ülkenin Enerji Bakanı değişik firmalarla Türkiye’nin lehine olacak enerji anlaşmalarını pazarlıklarını çok gizli şekilde görüşür. Selam Örgütü üyesidir diye Türkiye Cumhuriyeti’nin Enerji Bakanı’nı dinliyor, kayıtlarını depoluyor bunları da çok büyük bir ihtimalle bir yerlere servis ediyorlar.”

Uydu başörtüsüne takılmadı

Burdur’un ardından Uşak mitinginde konuşan  Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Uşak Kent Meydanı’nda düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada, gündemdeki konulara değindi.

YOĞUN BAKIM RÜYASI GÖRÜYORLAR

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, sosyal medyada AK Parti’ten ihraç edilen birisi ve bir gazeteci tarafından ‘kendisinin yoğun bakımda olduğuna’ dair iddialarda bulunulduğunu belirterek, “Demek ki görmek istedikleri rüya o. Ben, şimdi hamdolsun dün Milli Güvenlik Kurulu’ndan çıktım, geldim. Önce Burdur, şimdi buradayım. Yarın da Rabbim müsaade ederse Balıkesir’deyim ve cumartesi, pazar 4 mitingim daha var, bunları yapacağız Allah’ın izniyle. Bu can, bu tende oldukça durmak yok, onlar avunsunlar dursunlar” dedi.

Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bakın şu anda beyi ölmüş olan annelere destek veriyoruz, iki ayda bir 500 lira. Niye? Biz sosyal devletiz. Yıllar yılı bu ülkede kızlarımızı bir birinden kopardılar, evlatlarımızı bir birinden kopardılar, ‘senin başın örtülü’ dediler ‘okula gidemezsin’ dediler. Kardeşlerim ne oldu? Gitti mi? Gitti. Dünya yerinden mi oynadı? Biz bu ara biliyorsunuz Türksat 4’ü uzaya gönderdik. Ama dikkat ettim, bakayım dedim başörtüye falan takıldı mı? Başörtüye takılmamış. Gitti be, gitti gitti. Yıllarca bunla uğraştılar, yıllarca bunun önünü kesmek istediler. Ne oldu şimdi, benim başörtülü kızım da başı açık kızım da el ele omuz omuza aydınlık yarınlara yürüyorlar. Bu yavrularımızın mayası sağlam, bunlar bir birini Allah için, vatan için, millet için seviyorlar.” Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu da görev yaptığı dönemde SSK’yı batırmakla suçladı.

Yorumlara Git

SOLOTÜRK’ten Belçika’da gövde gösterisi!

İran, Siyonist rejim gibi bir suçlunun asla nükleer silaha sahip olmaması gerekir diyerek açıkladı!

Kassam Tugayları’ndan İsrail’e ağır darbe! Çok sayıda İsrail askeri öldürüldü

Brezilya X’e 5 gün verdi!

Esed yurtdışına kaçan milyonlarca Suriyeli için genel af çıkardı