İlk romanı Nebevi Nefes ile İslam’ın beşinci Raşit halifesi Ömer Bin Abdülaziz’i akıcı üslubuyla gündeme taşıyan İkram Arslan, bu kitabında da peygamberimizin Seyfullah ismini verdiği İslam Kumandanı Halid Bin Velid’i gündeme getiriyor.Savaşçı bir kabilenin mensubu olarak dünyaya gözlerini açmış, savaş eğitimi almış, kabiliyetli ve kudretli bir kahraman olarak İslam’a karşı savaşmış ve nihayetinde kendini, aslını, ruhunu bulmuş olarak İslam düşmanlarına korku salmış bir kılıç ustasının romanı.

Halid bin Velid!

Seyfullah!

Cahiliye karanlığı içinde atalarının dinine sadık ve Müslüman kanı akıtmaktan çekinmeyen birisi...

İslam aydınlığının zuhuru ile ruhunda değişimler yaşamaya başlayan bir kul...

İslam’ın dünyaya yayılışında ise bir özel şahsiyet Seyfullah...

Halid bin Velid (r.a.) romanı, bu üç dönemdeki hisleri, düşünceleri ve yaşadıkları ile Hz. Halid bin Velid’i yeniden hatırlatıyor ve yeniden tanıtıyor okuruna. Hz. Halid’in şahsiyetiyle birlikte yaşadığı bu dönemleri de etraf-ı erbaasıyla resmetmeye çalışıyor.Hz. Muhammed’in (a.s.m.) “Halid nerede? Onun gibi akıllı bir insan nasıl olur da müşriklerin arasında kalır!” çağrısını aklı ve ruhu ile cevaplar ve önemli bir İslam kumandanı olur Halid Bin Velid. Onun (a.s.m.) ölümüyle ortaya çıkan yalancı peygambere karşı Hz. Ebu Bekir’e en büyük destekçi ve son olarak Hz. Ömer döneminde ise bir danışmandır artık Halid Bin Velid. Üç liderden emir alır ve her birinde kılıcını İslam için kuşanır. Roman bittiğinde pek çok tatlı ve heyecanlı sahne kalıyor hafızalarda. Ve bunların ruha akseden hoş tebessümleri... Bir kez daha anlaşılıyor ki “rıza” Allah, “dava” İslam olunca, maddi manevi hiçbir savaşta yenilgiye uğranılmıyor. İşte Halid bin Velid’in destansı hayat serüveni bunun yaşanmış bir kanıtıdır.