İlçeye bağlı Çıkrıkçı Mahallesi'nde 1992 yılında kahvehane açan Kadir Çiçek, işe başladığı ilk günden itibaren kahvehanesine gelen her müşterinin fotoğrafını çekmeye başladı. İlk önce fotoğraflarını masasına asan Çiçek daha sonra ise karelerini tabloya koyarak duvarlarını müşterilerin fotoğraflarıyla süslüyor. 

Çiçek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iş yerini ilk açtığı günden itibaren müşterilerin ilerde hatırası olması için fotoğraf çekmeye başladığını ve 24 senedir bunu devam ettirdiğini kaydetti. İlk önce pilli ve filmli fotoğraf makinesiyle müşterilerin fotoğraflarını çekmeye başladığını, daha sonra ise teknolojinin gelişmesiyle dijital bir makine aldığını anlatan Çiçek, daha sonra ise cep telefonuyla çekim işine devam ettiğini, bunun hep daha kolay hem de pratik olduğu için tercih ettiğini belirtti.

Çektiği fotoğrafları çıkartarak kasalarının bulunduğu masaya koyduğunu ifade eden Çiçek, "Masada yer kalmayınca ve diğer müşterilerim de kendi fotoğraflarını sorunca ben de tablo oluşturdum. Müşterilerim de bunu daha çok beğendi. Dededen toruna bir albüm bu. İleride müşterilerim hayatını kaybettiği zaman onların çocukları torunları buraya gelince yakınını görünce mutlu oluyor" diye konuştu.

"Yaklaşık 10 bin kare fotoğraf çektim"

Tekirdağ'ın büyükşehir olana kadar köy olduğunu, burada yaşayan insanlar belli olduğunu kaydeden Çiçek, şunları söyledi:

"Eskiden burası köydü, büyükşehir kanunuyla mahalleye dönüştü. Müşterilerimiz belli ama eskisi kadar insan yaşamadığı için artık pek fotoğraf çekemiyorum. Bayramlarda çok yoğun oluyorum. Dışarıda yaşayan vatandaşlarımız buraya gelince ben de onların mutluluğunu fotoğraflıyorum artık. Ben kahvehaneye gelen herkesi fotoğrafladım. Yaklaşık 10 bin kare fotoğraf çekmişimdir. Bunların 800 tanesini ise karta bastırdım ve tablolaştırarak duvarıma astım. Bundan sonra da bu işe devam edeceğim."

"Babasının son fotoğrafını bende gördü"

Kahvehanesinde güzel ve duygusal anların yaşandığını, Habersiz çekilen bir fotoğrafın sahibi tarafından yıllar sonra gördüğünde duygulandığını anlatan Çiçek, yaşadığı bir anıyı ise şöyle anlattı:

"Kahvede oturan 4 kardeşi çekmiştim. Bunların içinden İbrahim Akbulut, fotoğrafı çektikten kısa süre sonra rahmetli oldu. Oğlu İstanbul'da yaşıyor. Kurban Bayramı'nda mahalleye geldiğinde kahvehaneye de bayramlaşmak için geldiğinde babasının çekilmiş son fotoğrafını gördü. Hem mutlu oldu hem hüzünlendi. Fotoğrafın bir kopyasını aldı ve teşekkür etti bana. Bu durum da beni oldukça memnun ediyor."

Kahvehane müşterilerinden Hüseyin Çevik ise bu devirde insanların birbirinden uzaklaştığını ama Çiçek'in ise tam tersine mahallelerindeki insanları fotoğraflayarak bir yakınlık kurduğunu söyledi.

Mahallelerinde yaşayanların adeta görsel tarihinin kayıt altına alındığını anlatan Çevik, "İlk başta şaşırdık bu işe ama sonra ne kadar değerli olduğunu gördük. Dışarıda yaşayan hemşehrilerimiz buraya gelince yakınlarını görüyor ve oldukça mutlu oluyorlar" diye konuştu.

Kaynak : AA