Gündem
"Hedefimiz bilimde cazibe merkezi olmak"
Kırgızistan Türkiye Manas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabahattin Balcı, bilimde bir cazibe merkezi, toplum ve iş dünyası için gerçek bir değer, uluslararasılaşmada örnek bir üniversite, Türk dünyasının birlikteliğinde ve gelişmesinde etkin bir güç, dünya bilimine katkı yapan saygın bir üniversite olmak, bundan sonraki bütün faaliyetlerimizin nihai hedefleri olacağını söyledi.
6291 öğrenci öğrenim görüyor
-Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’nin kuruluşuyla başlayalım. Kısaca bahseder misiniz?
Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi, Türkiye Cumhuriyeti ile Kırgız Cumhuriyeti Hükümetleri tarafından kurulmuştur.
Üniversitemizde 13 ülkeden 22 kökenden 6291 öğrenci yükseköğrenim görmektedir. Öğrencilerimiz Üniversitemizde Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz, Kırgız Cumhuriyeti Devletimiz ile aziz milletimizin büyük destekleriyle kendilerine sağladığımız geniş imkânlardan faydalanarak mesleki bilgi ve tecrübe edinmekte, rekabet üstünlüğü elde edecek şekilde kendilerini yetiştirmekte, özgüveni yüksek bireyler olarak mezun olmaktadırlar. Devletine, ülkesine, milletine, ailesine, Türk dünyasına bağlı, yüksek ahlaklı, iyi insanlar olarak mezun olup 5 kıtada 43 ülkede Üniversitelerini temsil etmektedirler.
Eğitimde uluslararası marka haline geleceğiz
-İki ülke Cumhurbaşkanının Üniversitenize ilgi alakası nasıl?
Bütün çalışmalarımızda Üniversitemize teveccühünü hiç esirgemeyen başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanımız Sooronbay Ceenbekov tarafından da takdir edilmektedir. Cumhurbaşkanlarımız Üniversitemizi 2 Eylül 2018’de birlikte ziyaret ettiklerinde, ki bu Üniversitemizin tarihinde hiç unutulmayacak çok önemli bir andır. Üniversitemizle ilgili övgü dolu sözleri bizzat kendileri söylemişlerdir. Cumhurbaşkanımız Türk-Alman Üniversitesi Yeni Binalarının Açılış Töreni’nde, Üniversitemizin Türkiye’nin yükseköğretimdeki tecrübesinin dost ve kardeş ülkelerle paylaşılmasına önemli örnek teşkil ettiğini söylemiştir. Bunun için kendilerine minnettarız. Bizim gelecekle ilgili bundan sonraki bütün çalışmalarımız, Cumhurbaşkanımızın da gösterdiği hedef doğrultusunda, öncelikle eğitimde bir uluslararası marka haline gelmek olacaktır. Elbette bilimde bir cazibe merkezi, toplum ve iş dünyası için gerçek bir değer, uluslararasılaşmada örnek bir üniversite, Türk dünyasının birlikteliğinde ve gelişmesinde etkin bir güç, dünya bilimine katkı yapan saygın bir üniversite olma hedefleri bizim bundan sonraki bütün faaliyetlerimizin nihai hedefleri olacaktır.
-Kırgızistan hakkında biraz bilgi verir misiniz?
Dağlar ve göller, özü-sözü bir, ak niyetli, temiz insanlar ülkesidir Kırgızistan’ımız. Anadolu’muz neyse Kırgızistan’ımız da odur. Kuzeyde Kazakistan, batıda Özbekistan, güneybatıda Tacikistan ve güneydoğuda Çin ile komşu, en büyük zenginliği doğal güzellikleri olan, başta dağcılık turizmi olmak üzere turizmde dünya markası olabilecek potansiyelde, pek çok halkın birlik ve kardeşlik içinde yaşadığı, Türkiye’ye tarih, kültür, dil, din bağının yanı sıra gönül bağıyla bağlı kardeşlerimizin olduğu, ülkemizle her alanda yakın işbirliği yapan, nüfusu 6 milyon olan ve genç bir nüfusa sahip Orta Asya’nın demokrasisi en gelişmiş ülkelerinden biri olan, Orta Asya’da çölü olmayan yegâne bir ülkedir Kırgızistan. Avrupa’nın bir İsviçre’sinden bahsedilirse Asya’nın da buna muadil olan Kırgızistan’ından bahsetmek mümkündür. Zaten iki ülke de aynı coğrafik yapıya sahiptir.
Ayrıca Üniversitemizin faaliyet gösterdiği başkent Bişkek bir öğrencinin ihtiyaç duyabileceği her imkânı sağlayan modern, huzurlu, güvenli, çok güzel bir öğrenci şehridir.
-Türkiye’nin Kırgızistan politikası hakkında ne dersiniz? Gelecekte iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlenmesinde Manas mezunlarının nasıl bir katkısı olacak?
Türkiye’miz, bağımsızlığını ilan eder etmez kardeş Cumhuriyetlerimizden Kırgızistan’ı ilk olarak tanıyan ülke olduğu gibi, en önemli işbirliği alanını da çok doğru bir şekilde eğitim olarak belirlemiştir. Ülkemizin bu politikası iki dost ve kardeş ülkenin ve halklarının arasındaki ilişkilerin gelişmesinde büyük katkı sağlamıştır.
Üniversite demek insana yapılan yatırım demektir. Bugün ülkelerin en büyük zenginliği entelektüel sermayeleridir. Entelektüel sermaye bakımından en zengin ülkeler günümüzde insanlığın geleceğine yön veren ülkelerdir. Bizim ecdadımız da böyleydi. İnsanlığa yaraşır medeniyetler kurdu ve bizim kurduğumuz medeniyetler de zulüm de acı da kan da olmadı. Bugün insanlığın yine böyle bir medeniyete ihtiyacı var. Ülkemizin isabetli politikalarıyla Kırgızistan ile başlatılan eğitim alanındaki bu ilişki Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’ni var etti ve ecdadımızın ruhu adeta bugün bu üniversitede kardeşçe öğrenim gören Türk dünyamızın gençlerinde vücut buldu. İnsanlığın özlem duyduğu medeniyetin kurulmasına Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’nin mezunlarının ve tüm camiasının çok büyük katkıları olacaktır. Bu kutlu yola çıkan kervanın onurlu bireyleri olarak daha ileri hedeflere ulaşmak için hiçbir sınır tanımadan gece gündüz çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Neticede iki ülkenin eğitim alanındaki ortak politikası hem Türk dünyasının hem de insanlığın gelişmesine büyük fayda sağlayan çok hayırlı sonuçlara vesile olmuştur.
-Manas Üniversitesini incelediğimizde yükselen bir başarı grafiği var. Bu hususta ne dersiniz?
Üniversitemiz hem bilimsel yönden hem de içinde bulunduğu topluma ve Türk dünyasına fayda yönünden her türlü faaliyetini en verimli ve etkin şekilde sürdürmektedir. Üniversitemizde bilimsel çalışmalar ve araştırmalar son 10 yılda çok tatminkâr bir şekilde artmıştır. Bunun bir göstergesi olarak Web of Science Core Collection’da her yıl yayınlanan makale sayımızda önemli artışlar meydana gelmektedir. Bir misal olarak 2018’de Web of Science Core Collection’da 44 makalemiz varken 2019’da makale sayımız 92’ye çıkmış bulunmaktadır. Bu bize bizim de bilimde bir cazibe merkezi olmamız yolunda önemli bir motivasyon ve güven sağlamaktadır. Aynı zamanda Kırgızistan’daki ve Orta Asya’daki üniversitelerle mukayese ettiğimiz zaman yine Üniversitemizin eğitim-öğretimde hem uluslararası bir marka hem de bilimde bir cazibe merkezi olma yolunda kayda değer gelişmeler sağladığını görüyoruz. Şöyle ki üniversitelerin nitelik sıralamalarından biri olan QS sıralamasında Üniversitemiz Avrasya bölgesinde ki bu bölgede Rusya, Türkiye, bütün Doğu Avrupa ülkeleri, Kafkasya ve Orta Asya ülkeleri var birinci 350 üniversitelik liste içerisinde 190’ıncı sırayı almış bulunmaktadır. Bu sıralama her geçen yıl daha da iyi bir noktaya doğru gidecek ve Üniversitemizin uluslararası alandaki saygınlığı daha da artacaktır. Kırgızistan’da ise bilimsel çalışmalar, araştırmalar ve makale yayınlama noktasında açık ara birinci olan bir üniversite olarak Kırgızistan’da da üniversite sisteminin gelişmesine nitelikli bilimsel çalışmaların artmasına da öncülük yapmaktayız.
-Türkiye’den gelen öğrenciler Kırgızistan’a uyum problemi yaşıyor mu?
Türkiye’den Kırgızistan’a gelen bir öğrenci her ne kadar yurtdışına çıkmış oluyorsa da yabancı bir ülkeye gelmemektedir. Dolayısıyla Türkiye’deki bir şehirden bir başka şehre gitmek kadar farklılık olabilmektedir ancak. Manas Üniversitesi özellikle yabancı bir ülkede olmayıp yurtdışı tecrübesi kazanmak bakımından da Türkiye’den gelen öğrencilere büyük avantajlar sunmaktadır. Buradaki insanların Türkiye’den gelen öğrencimizin ailesinden, akrabalarından, dostlarından farkı yoktur. Buranın havası da suyu da dağı da taşı da toprağı da ona kendi memleketini hatırlatır. En fazla 3 ay içinde Kırgız Türkçesini anlamaya ve konuşmaya başlar. İnsanı, kültürü, dili, dini, neredeyse her yönü yetiştiği yerle aynı olan yeni öğrencimiz Kırgızistan’a hemen adapte olur. Üniversitemize kısa süreli değişim programlarıyla gelen öğrencilerimizde bunu rahatlıkla gözlemleyebiliyoruz. Geldikleri andan itibaren ülkeyi ve insanlarını seviyor, kendileri gitmek istemedikleri gibi döndüklerinde pek çok öğrencinin Üniversitemize gelmesine de katkı sağlıyorlar.
-Türk dünyasının diğer bölgelerinden gelen öğrencilerin bilinçlenmesine ufkunun açılmasına dair bir gözleminizi anlatır mısınız?
Elbette. Üniversitemizin çatısı altında birbirleriyle tanışıp bir olduklarını fark edip kardeşliklerini pekiştiren öğrencilerimizden birinin söylediği sözü hiç unutmam. Hakasya’dan gelen bir öğrencimizdi. “Hocam, ben kendimi küçücük bir ülkenin insanıyım sanıyordum. Buraya gelince koca bir Türk dünyasının ferdi olduğumu anladım” demişti kızımız. Hiç unutmayacağım ve sizlerle paylaşmak isteyeceğim en güzel, en anlamlı hatıralarımdan biridir bu.
Manas Üniversitesi FETÖ’nün iddialarını çürütmüştür!
-FETÖ yıllarca Kırgızistan’da devletin imkânlarını kendisi için kullanarak eğitim faaliyeti yürüttü. Kırgızistan devletiyle devletimiz arasında kurulacak köprülere engel oldu. Devletin uluslararası arenada eğitim faaliyeti yapamayacağı tezini öne sürdüler. Manas bu açıdan FETÖ’ye de verilmiş anlamlı bir cevap ne dersiniz?
Kesinlikle. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da Üniversitemizin iki ülkenin dostluğunun ve kardeşliğinin en güzel örneklerinden biri olarak faaliyetlerine devam ettiğini söyledi. Cumhurbaşka’mız ayrıca, “Manas Üniversitemiz, bugün ulaştığı seviye itibariyle, FETÖ ihanet şebekesinin, Devletin uluslararası düzeydeki eğitimde başarılı olamayacağı şeklindeki iddiasını çürütmüştür” diye konuştu.
Manas Üniversitesi mezunlarının istihdam problemi yoktur
-Kültürel kazanımlar da çok önemli ama bunun yanında istihdam açısından Kırgızistan’da bir üniversitede okumanın gençlerimiz için kazanımları nelerdir?
Üniversitemizde dileyen her öğrencimiz Türkçe ve Kırgızca başta olmak üzere, Rusça ve Çince öğrenme imkânı bulabilmektedir. Ülkede konuşulan ikinci dil olan Rusça, yaşamın her alanında uygulamalı olarak öğrenilebilmektedir. Kırgızistan’da öğrenim gören öğrenci, Kırgızca ve Rusça öğrendiği, öğrenimi boyunca kendini mesleki ve kişisel yönlerden de geliştirdiği takdirde, elbette işverenler tarafından büyük bir hevesle istihdam edilmektedir. Nitekim Üniversitemizde her yıl yapmakta olduğumuz mezun, öğrenci ve işveren anketleriyle de görülmektedir ki gerek Kırgızistan’da gerek Türkiye’de ve gerekse dünyanın diğer ülkelerinde öğrencilerimiz özellikle tercih edilmektedirler. Bunun sebebi almış oldukları uluslararası düzeyde istihdam edilebilir nitelikteki eğitimleri, bildikleri yabancı diller ve mesleki ve kişisel üstün vasıfları ve ahlaklarıdır. Mezun öğrenci ve işveren anketlerimizden almış olduğumuz sonuçlara göre Üniversitemizin mezunlarının yüzde 85’i ya bir işte istihdam edilmektedir ya kendi işini kurmuştur ya da hem çalışmakta hem de bir lisansüstü öğrenime devam etmektedir. Bu da gösteriyor ki Manas Üniversitesi mezunlarının esas itibariyle bir istihdam problemi yoktur.
Öğrenimi boyunca Kırgızistan’ı, bu ülkenin insanlarını iyi tanıyan bir öğrenci işvereni için çok değerli bilgilere sahip demektir. İşverenler hedef pazarlarını iyi tanıyan bireyleri memnuniyetle istihdam ederler. Böyle bireyler işletmelerin hem o pazarlara nüfuz edebilmeleri için gereken bilgileri haizdir hem de Bölge insanıyla çok rahat iletişim kurabilirler.
Bu yönüyle Kırgızistan’da okuyan öğrenci, işverenler için Türkiye ile Kırgızistan arasında bir köprü olmakta, aynı zamanda Türk dünyasında bir ağ oluşturmakta ve dünyanın pek çok ülkesinde de yüksek vasıflarıyla aranan iş gücü durumuna gelmiş bulunmaktadır.