Bu yıl üniversite tercihlerinde teknoloji, bilişim dünyası, bilişim teknolojileri, yazılım, internet, internet teknolojileri öne çıkacak. Bununla beraber sağlık, tıp ve bu konuda özellikle kimya bölümleri de yeni dönemin parlayan yıldızları olabilir. Salgın sürecinde yeni neslin uzaktan eğitime çok hızlı adapte olduğunu gözlemledik. Eğitim uzmanların ortak görüşü bundan sonra eğitim müfredatlarında bilişim ağırlıklı derslerin ön plana çıkacağı yönünde. Kodlama ve robotik derslerinin ağırlığının artacağı da bekleniyor. Üniversitede güçlü bir eğitimin sadece akademik ve bilimsel başarı ile ölçülemeyeceğine dikkat çeken uzmanlar, iyi bir insan yetiştirmeyi hedeflemenin temel kural olarak ortaya konulması gerektiğini de dile getiriyor. Salgın önlemleri nedeniyle zor bir süreçten geçilirken, adayların bu konudaki süreci güçlü yöneten üniversitelere yönelmesi ihtimali de ağırlık kazanıyor.

Mücadelede üniversiteler de rol aldı

Yeni Coronavirüs küresel salgınıyla mücadele kapsamında devlet ve vakıf üniversitelerinin araştırma merkezleri ile hastaneler gözardı edilmeyecek ölçüde önemli görevler üstlendi.

Türkiye’deki üniversitelere bağlı olan tıp fakültesi hastaneleri, bir yandan tıp ve sağlık eğitimini dijital teknolojileri kullanarak uzaktan eğitim yöntemleriyle sürdürürlerken, diğer yandan sağlık hizmet sunumunda da dikkat çekici tedavilere imza atıyor. YÖK’ün verilerine göre salgının başlangıcından itibaren 45 gün içinde 44 üniversite hastanesinde; PCR testleri yapılarak Coronavirüs şüphesiyle yaklaşık 40 bin hasta muayene edildi. Bunlardan 7 bin 238’i serviste bin 783’ü de yoğun bakımda yatırılarak tedavi edildi. Bu hastalardan 7 bin 11’i iyileşti. Ayrıca bütün üniversite hastanelerinde plazmaferez tedavi kapasitesi mevcut olduğundan bazılarında söz konusu tedaviler yapılmaya başlandı.

SOLUNUM CİHAZI FARKI

Üniversitelerde yoğun bakım, servis ve ameliyathanelerde ihtiyaç halinde, COVİD-19 hastalarının tedavisinde kullanılmak üzere nisan ayı itibariyle 5 bin adet solunum cihazı da bulunuyordu. Bu sayı yerli üretim imkânları seferber edilerek daha da artırıldı.

MASKE DE ÜRETTİLER

Üniversite hastaneleri bulunan üniversitelerimizde salgın süreci ile birlikte tıbbi malzeme üretimi de hızlandı. 15 Nisan 2020 tarihinden itibaren 1 milyon adetin üzerinde maske, 34 bin 365 siperlikli maske, 25 bin 200 koruyucu önlük, 10 bin 35 litre sıvı el dezenfektanı, 2 bin 200 litre ortam dezenfektanı üretimi yapıldı. Bu sayı daha sonra artırıldı. Koruyucu Entübasyon Kabini, Koruyucu tozluk, Numune Alma Kabini, Koruyucu Transport Sedyesi, Fiberoptik video laringoskop” gibi çeşitli tıbbi malzemenin üretimi de devam etti. Üretilen tıbbi malzemeler üniversitelerin kendi ihtiyaçları için kullanılırken, diğer sağlık kuruluşları ve çeşitli kurumların ihtiyacı için de değerlendirildi. Hizmetlere fedakârca imza atan üniversite sağlık çalışanlarının dağılımı ise nisan ayı itibariyle şu şekilde açıklanmıştı:13 bin 126 öğretim elemanı doktor, 11 bin 461 hemşire, 3 bin 473 teknisyen/tekniker ve 5 bin 852 hasta bakıcı olmak üzere 33 bin 912 sağlık çalışanı.

AŞI İÇİN SEFERBERLER

Öte yandan üniversitelerin, araştırma merkezleri ve araştırma ekipleriyle Coronavirüs hastalığının tedavisinde kullanılacak ilaç ve bağışıklık için aşı geliştirme çalışmalarını da aralıksız sürdürüyor. Bu konuda Gaziantep Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, Fırat Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin gayretleri kamuoyu ile de paylaşıldı.