“Bosna’da Gönlüm Sonbahar”, “Bosna Ruleti” belgesellerinin ardından Bosna üçlemesi serinin son belgeseli “Küllerinden Güle Dön”ün çekim hazırlıklarına başlayan yönetmen Onur Kök, Bosna’da Müslümanlara uygulanan katliamlara dikkat çekmek amacıyla çalışmayı gerçekleştirdiğini söyledi. Kök, “Bir yıldır Londra’da yönetmenlik yapıyorum. Daha önce dört yıl Türkiye’de yönetmenlik yaptım, viral reklamlar, müzik klipleri gibi çalışmalardan sonra 2012 yılında Bosna Hersek’te üçleme belgeselimin ilk çalışmasına başladım” dedi.

“Cam kenarında oturanların yaşam şansı yüzde elliydi”

Tecavüze uğramış kadınlar ve şehit çocuklarının yaşadığı dramları anlatan üçlemenin ilki olan “Bosna’da Gönlüm Sonbahar” belgeselini 2012 yılının kış aylarında çektiğini belirten Kök, şunları söyledi: “İlk belgesel Sırp bir hanımla Boşnak bir adamın hikayesini konu ediyor. Bu evli çiftin çocukları bir yaşındayken Sırp keskin nişancıları tarafından öldürülüyor. İkincisi ise Yugoslavya ordusuna dürbün yapan bir firmada çalışan adamın kızının savaş başladıktan sonra vurulmasını ele alıyor. Kızı ölen adam, ‘Belki de benim yaptığım dürbünlerden birinin kullanıldığı bir silahla vuruldu benim kızım’ diye düşünüyor.” Kök, “Bosna Ruleti” belgeselinin isminin Bosna Hersek’teki savaş döneminde yaşanan gerçek bir hikayeye dayandığını ifade ederek, “Bosna’da, tramvay gün içinde yarım saatlik bir ring yapıyor. Savaş döneminde bu tramvaya binenler doğrudan Sırp keskin nişancılarının hedefi altında oluyorlardı. Cam kenarında oturuyorlarsa hayatta kalma şansları yüzde elliydi. Bundan dolayı o tramvay ‘Saraybosna Ruleti’ olarak adlandırılıyordu” diye konuştu.

“Küllerinden Güle Dön” bir “Simurg” hikayesi gibi

2013 ve 2014’te belgeselleriyle uluslararası festivallerden iki ödül aldığını dile getiren yönetmen Kök, internet çağında Avrupa’nın ortasında yapılan zulme Avrupa ülkelerinin göz yumduğunu dile getirerek, yaşanan drama dikkati çekebilmek için başladığı serinin üçüncüsü olan “Küllerinden Güle Dön”ün çekimlerine önümüzdeki hafta Bosna Hersek’te başlayacağını aktardı. Kök, “Yeni belgeselimiz yine savaş temalı ama insan hikayesine odaklanıyor olacak. Şu an heykeltraş sanatçısı olan Adis Nukaç’ın hikayesini işleyeceğiz” diyerek, şu bilgileri verdi: “Belgesele konu olan Adis, ‘Savaş döneminde su bizim için hayattı. Haftada bir tankerlerle su gelirdi ve ben 10 yaşındayken kardeşimle birlikte su almak için keskin nişancıların hedefi altında şehre indik. Sürekli ateş ederek bize psikolojik işkence yapıyorlardı. Evde su bekleyen bir ailemiz vardı ve hemen suyu alıp gitmek istiyorduk. Sonra bir patlama sesi duydum, keskin nişancılar bizim suyumuzu vurmuşlardı. Eve su götüremeyişimin psikolojik etkisini yıllarca üzerimden atamadım’ diyor. Bu yaşananları belgesele taşıdık.” Kök, belgeselin tamamlanmasının ardından, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın da desteğiyle haziran ayında yeni bir film çekme planı olduğunu sözlerine ekledi.

 

Kaynak; MİLLİ GAZETE