Aksoy, ailelerinden binlerce kilometre uzakta okuyan öğrencilere şöyle seslendi: “Hedefleriniz olmalı. Kısa vadeli hedefleriniz dersi geçmek, orta vadeli hedefleriniz okulu bitirmek, uzun vadeli hedefleriniz iyi bir iş elde etmek olabilir. Yabancı öğrenci olmanızdan dolayı dil zorluklarıyla karşılaşabilirsiniz. Kendinizi ifade etmede güçlükler yaşayabilirsiniz. Şehirle ilgili uyumda güçlükler çekebilirsiniz. Ailenizden uzaksınız. Yaşam noktasında bir başka ülkenin kültürüne, kimliğine alışma zorluklarıyla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Başarılar, tüm bu zorluklara rağmen devam edebildiğinde önem taşıyor. Aksi takdirde başarılar, zorluklar olmadan gerçekleştiğinde bir karşılık bulmuyor. Önemli olan zorlukların içerisinde başarıları yakalayabilmek.”

Stratejik öncelik

Uluslararası öğrenciliğin stratejik öneminin olduğunu vurgulayan Aksoy, şunları dile getirdi: “Bir anlamda da kendi fahri elçilerinizi yetiştiriyorsunuz. Uluslararası öğrenci ülkesine döndüğünde buradaki kültürü, kimliği, yaşamı beraberinde götürüyor. Uluslararası öğrencilerle bir arada olmak, o kültürün içerisinde yetişmesini sağlamak önemli. Selçuk Üniversitesi ailesi olarak geçmiş dönemlerden itibaren Türkiye’nin de özellikle son 10 yılda çok fazla imkân sağlamaya gayret ettiği ve sayısını da arttırmak istediği alan uluslararası öğrencilik. Türkiye, bu anlamda stratejik öncelik olarak değerlendiriyor. Biz de buna katkı sağlama çabası içerisindeyiz. Türkiye’deki artışa paralel olarak Selçuk Üniversitesi’nde de bir anlamda uluslararası öğrencilerin sayılarının artmaya başladığını görüyorum.

Kendi YÖS’ümüzü yapacağız

Biz çeşitli merkezlerde YÖS yapacağız. Geçen sene bin 100 civarında kontenjanla ilana çıktık. Başvuru 16 bin civarında oldu. Demek ki kontenjanlarımızı arttırmamız gerekiyor. Birçok alanda kontenjanlarımızı yüzde 10-15 oranında artırmaya gayret ediyoruz. Yeni ilanda da bu çerçevede ilana çıkmaya çalışacağız. Ayrıca kendi YÖS’ümüzü yapacağız.”