Kadın - Aile
Artrit her yaşta görülebiliyor dikkat!
Doç. Dr. Didem Sezgin Özcan, “Artrit hastalığı çocuklar da dahil olmak üzere her yaştaki insanı etkileyebilir.
Doç. Dr. Didem Sezgin Özcan, “Artrit hastalığı çocuklar da dahil olmak üzere her yaştaki insanı etkileyebilir. Genel olarak kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülür. Fakat gut ve ankilozan spondilit hastalıklarının erkeklerde daha sık görüldüğünü söyleyebiliriz. Osteoartrit görülme riski yaş ilerledikçe artarken, ankilozan spondilit ise daha çok genç yaşlarda ortaya çıkar” dedi.
Medipol Mega Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Doç. Dr. Didem Sezgin Özcan, 12 Ekim Dünya Artrit Günü kapsamında önemli uyarılarda bulundu. Doç. Dr. Özcan, vücutta bir veya daha fazla eklemde meydana gelen yangı ya da iltihap durumuna artrit denildiğini belirterek, “Artritin dünya genelinde yaklaşık 350 milyon kişiyi etkilediği tahmin ediliyor. Artrit, aslında Romatoid Artrit (RA), Ankilozan Spondilit (AS), gut, osteoartrit velupus gibi birçok romatizmal hastalığı içine alan bir terimdir. Artritin en yaygın şekli halk arasında kireçlenme olarak bilinen dejeneratif bir hastalık olan osteoartrittir. Artrite neden olan hastalık tipine bağlı olarak altta yatan nedenler farklılık gösterir. Viral ya da bakteriyel enfeksiyonlar, bazı kanserler, metabolik ve hormonal hastalıklar, bazı ilaçlar, mekanik faktörler ya da otoimmunite dediğimiz bağışıklık sistemindeki bozukluklar sonucu artrit gelişebilir. Kalıtsal yatkınlık, bazı enfeksiyonlar, sigara, obezite artrit gelişimine katkıda bulunabilir. Artrit hastalığı çocuklarda dahil olmak üzere her yaştaki insanı etkileyebilir. Genel olarak kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülür. Fakat gut ve ankilozan spondilit hastalıklarının erkeklerde daha sık görüldüğünü söyleyebiliriz. Osteoartrit görülme riski yaş ilerledikçe artarken, ankilozan spondilit ise daha çok genç yaşlarda ortaya çıkmaktadır” dedi.
Artrit hastalığının belirtilerini Doç. Dr. Özcan, şöyle açıkladı: “Artritle seyreden romatizmal hastalıkların tipine göre belirtilerde birtakım farklılıklar olabilmekle birlikte, genel olarak eklem ağrısı ve sertliği görülmektedir. Artrit bir veya daha fazla eklemde sürekli veya tekrarlayan ataklar halinde görülebilir. Ağrı şikayetine şişlik, sıcaklık artışı, kızarıklık, eklemlerde tutukluk, eklemi hareket ettirmede veya kullanmada zorluk eşlik edebilir. Eklemde belirgin hasar oluşmuşsa fonksiyon bozukluklarına yol açabilir. Bazı iltihaplı romatizmal hastalıklar ise kas-iskelet sistemi haricinde deriyi, gözü, akciğer, kalp ve böbrek gibi iç organları da etkileyerek çeşitli bulgulara neden olabilir. Hastanın hikayesi ve fizik muayenesi sonucunda artritten şüphelenilen hastalara tanı koymak için çeşitli kan testleri, radyografik incelemeler, ihtiyaç halinde tanıyı doğrulamak ya da ayırıcı tanı için Magnetik Rezonans Görüntüleme (MR), Ultrasonografi ve Bilgisayarlı Tomografi gibi tetkikler istenebilir. Artrite sebep olan hastalığın tipine ve şiddetine göre uygun ilaç ve ilaç dışı tedavilere bir an önce başlanmalıdır. Artrite neden olan tetikleyici bir sebep varsa ortadan kaldırılmalı, hastalar kilo kontrolü, sağlıklı beslenme ve düzenli fiziksel aktivite açısından bilgilendirilmelidir. Artritlerde kullanılan ilaç tedavileri hastaların ağrısını gidermeyi, iltihabı baskılamayı, eklem hasarını azaltmayı veya durdurmayı hedeflemektedir. Yine hastaların tedavisinde fizik tedavi ajanlarından, tedavi edici egzersizlerden, eklem içi ve yumuşak doku enjeksiyonlarından ve gerekli durumlarda cerrahi müdahalelerden yararlanılabilir.”
Doç. Dr. Özcan, özellikle eklem ve kas ağrılarına karşı egzersizlerin avantajını şu şekilde değerlendirdi: “Romatizma hastalarına yönelik olarak oluşturulan egzersiz programları, hastaların ihtiyacına göre eklem hareket açıklığı egzersizi, esneklik, germe, kuvvetlendirme, postür egzersizleri, solunum egzersizi, denge ve aerobik egzersizleri içerebilir. Yapılan düzenli egzersiz programları ile eklemlerin hareket açıklığı korunur ya da arttırılır, kaslar kuvvetlenir, aerobik egzersizlerle akciğer ve kalp sağlığı olumlu etkilenir. Dayanıklılık artar, yorgunluk azalır, eklemlerin daha iyi fonksiyon kazanması sağlanır, osteoporoz açısından koruyucudur, uyku ve psikoloji üzerine olumlu etkileri vardır ve yaşam kalitesini arttırır. Eklemde ağrı ve ödemin şiddetli olduğu aktif artrit dönemlerinde egzersiz daha ılımlı, ekleme ağırlık bindirmeyecek şekilde, daha pasif ve ağrı sınırında yapılmalıdır. Şikayetlerin azalması ile birlikte ise daha dinamik egzersiz programına başlanmalı, egzersiz süre ve şiddeti kademeli olarak arttırılmalıdır.”