Lale Devri, "Zevk ve sefâ" devri olarak bilinir. Adını, o dönemde İstanbul'da yetiştirilen ve zamanla ünü dünyaya yayılan lale çiçeklerinden alması, çok sonradan olmuştur. Lale devri, Osmanlı döneminde on iki yıl süren bir zamanı simgeler.

Lale çiçeğinin kendine has bazı özellikleri vardır

Gökkuşağında bulunan tüm renkler, lale çiçeklerinde görülür. 

Dünya genelinde 5 bin adet lale türü yetişmektedir.

Türkler için derin anlam taşır. Çünkü Osmanlı Devleti’nin sen çok ekilen ve adı duyulan çiçeğidir.

Lale çiçeği fidesi bir soğandan oluşur. 

Her çiçeğin bir anlamı olduğu için lale renkleri de birer duyguyu temsil eder.

Lale hem saksıda hem de bahçe toprağında büyümeye uygun bir çiçektir.

Genellikle süsleme ve peyzaj alanında kullanılmaktadır.

Ülkemizde ise bu çiçeğin şekli, pek çok sanat eserine ilham kaynağı olmuştur.

Çini, ebru ve halı dokuma alanlarında lale motifi çok sık kullanılır.

Ticari amaçla yetişen laleler, çiçeklerini tam olarak açmadan kesilir ve vazoda su içinde bakılır. 

Toprakta ve açık ortamda büyüyen laleler neredeyse tüm yaz boyunca canlı kalabilir.

Lale çiçeğinin faydaları

Balgamı söktürür İdrar açıcı özelliği vardır. Kadınlardaki rahim iltihabını giderir. Doğumu kolaylaştırır. Yüzdeki lekeleri giderir. Egzama tedavisinde kullanılır. Kalp hastalıklarında kalbin ritmini düzenler

Lale çayı 

2 gram yaprağın 200 gram suda haşlaması yapılarak bir günde içilir. Lale yaprakları ve kökleri zehirli olduğu için dikkatli içilmelidir, çok içilmemelidir.