EROL METİN/ANKARA
Vatandaşların kimlik bilgilerini kullanarak hayali şirket kuran ve bankalardan kredi ve çek alıp masum insanları borcun altına sokan şebenin, nüfus memurlarıyla çalıştığını su yüzüne çıkaran haberimizin yankıları devam ediyor. Mağdurlar halkası giderek genişliyor. Skandalların odağındaki kurum olarak Küçükçekmece Nüfus Müdürlüğü ön plana çıkarken, mağdur edilenlerden biri de bankada hesabı dahi olmayan ev hanımı Zekine Öter. Kimliğini bugüne kadar hiçbir şekilde kaybetmeyen Öter’in adına biri kızlık soyadıyla, bir tanesi de eşinin soyadıyla iki tane kimlik çıkarılıyor. Bu sahte kimliklerle şirket kuruluyor. Şirket hesabıyla da 5 bankadan çek alınıp piyasa dolandırılıyor. Haberi olmadan yargılanan Öter’e 1 milyon (trilyon) lira adli para cezası veriliyor. Durumu öğrenen Öter, karşı davalar açıyor. 20 bin liraya yakın zararı olan Öter, 5 yıldır davalarla uğraşıyor. Sağlık güvencesi iptal edilen Öter, hastalandığında doktora zaruri olmadıkça gidemiyor.
“ŞU AN TUĞLA FABRİKASI İŞLETİYOR”
Savcılık dosyalarıyla birlikte davaların toplam sayısının 300’ü bulduğunu ve şu an 50’ye yakın davasının halen sürdüğünü belirten Zekine Öter, başına gelenler konusunda nüfus müdürlüğü, banka ve muhtarlık üçgenini işaret ediyor. Adına sahte ikametgah ve sahte kimlik talep formu düzenlendiğini dile getiren Öter, şebekenin bazı muhtarların mührünü taklit ettiğini, bazı muhtarlarla ise doğrudan işbirliğine gittiğini ifade ediyor. Daha önce resmi evrakta sahtecilikten yargılanan Ziya Gökalp Mahallesi’nin eski muhtarı Nizamettin A.’yı suçlayan Öter, “Bizim bilgilerimiz bu muhtarlığın gerçek kayıtlarında var. Yani burada mühür taklit edilme durumu yok. Ziya Gökalp Mahalle Muhtarlığı kayıtlarında oturuyoruz gözüküyoruz. Halbuki hiç orada oturmadık. Bu muhtarlıkta seçimi kaybeden N.A., eski kayıtların harddiskini de alıp gitti. Yeni muhtar sıfırdan yeni kayıt yaptırdı. Azeri kökenli olan Nizamettin A., şu an Iğdır Tuzluca’da tuğla fabrikası işletiyor. Yargılandı ama delil yetersizliğinden beraat etti. İşi kılıfına uyduruyorlar” dedi.
KİMLİK YENİLEME BAŞVURUSU
HAYATINI KARARTTI
Evlendikten sonra eşinin soyadını almak ve kimlik yenilemek için Küçükçekmece Nüfus Müdürlüğü’ne başvurduklarını söyleyen Zekine Öter, sonrasını ise şöyle anlatıyor: “Nüfus müdürlüğündekiler yenilemek için kızlık soyadlı eski kimliğimi aldı. Bu başvurumdan sonra birileri, 2007’nin 10. ayında benim kızlık soyadımla kimlik çıkarmış. 2007’nin Aralık ayı sonunda eşimin soyadını aldım. Bundan tam bir ay sonra bu sefer eşimin soyadıyla adıma kimlik çıkartmışlar. İstihbaratları da var. İçeride adamları var. 3 ay içinde 3 tane kimlik alınıyor. Birisini biz aldık, ikisini onlar almış. Ama nüfus müdürlüğü bu adamlar niye böyle yapıyor diye sormuyor. Benim başım kapalı. Fotoğrafını kimliğime yapıştırdıkları bayanın ise başı açık. Nüfus müdürlüğündekiler resimlere baksa yine sahtekarlık ortaya çıkacak. Ama nedense dikkat etmiyorlar.”
BANKALARIN DÜŞÜNDÜREN TAVRI
Kendi adına açılan şirket hesabından dolandırıcılara kolayca çek defteri veren bankaları da suçlayan Öter, “Normalde bankanın kendi güvenlik tedbirleri nedeniyle 3 aylık bir şirkete çek verilmez. Şirketin bilançosu bile yok. Adıma kurulan şirket kriterlere uymuyor. Banka bu kadar kolay nasıl çek veriyor anlamış değilim. Bunlar organize hareket ediyor. Nüfusta da bankada da elemanları var diye düşünüyorum” diye konuştu.