yeniakit.com.tr 

İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi Kurultayı, 'Yasaklanan Köpek Irkları' başlığıyla İstanbul Barosu'nun Beyoğlu'ndaki binasında düzenlendi. Toplantıya İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi Başkanı Gülsaniye Ekmekçi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Veteriner Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Özcan, Bursa Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi İç Hastalıkları Öğretim Üyesi Veteriner Hekim Prof. Dr. Ebru Yalçın konuk İstanbul Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Fatih, Bakırköy, Beşiktaş, Pendik, Sarıyer, Silivri belediyelerinden temsilciler, İstanbul ve diğer bazı illerden baro üyeleri katıldı.

Başıboş köpek saldırılarını görmezden gelip tehlikeli köpeklerin serbest bırakılmasını istediler

Başta çocuk ve kadınlar olmak üzere yaşanan ölümleri görmezden gelen konuşmacılar, pitbull gibi yasaklı köpek ırklarının serbest bırakılmasını istedi. Yasaklı köpek ırklarının serbest bırakılmasını isteyen konuşmacılar, insanlarla köpekleri bir tutması dikkat çekti. 

"Yasaklanması gereken hayvan mı, insan mı?"

Konuşmacılar arasında yer alan Prof. Dr. Ebru Yalçın, skandal ifadelerde bulundu.

Sözlerine "Yasaklanması gereken hayvan mı, insan mı?" ifadeleriyle başlayan Ebru Yalçın, sokaklardaki başıboş köpekler yetmiyormuş gibi yasaklı ırkların da salınmasını istedi. 

Köpek saldırılarını meşrulaştırmaya çalışırken ilginç itiraf

Başıboş köpek saldırılarını meşrulaştırmaya çalışan Ebru Yalçın, sokakların köpekler tarafından kendi bölgesi olduğunu ve kendi bölgesinden geçen vatandaşlara saldırdığını itiraf etti.

"Biri sizin evinize girmeye çalışırsa tepki göstermeniz normaldir"

Kamusal alan olan sokakların başıboş köpeklerce mesken tutulduğunu itiraf eden Ebru Yalçın, "Biri sizin evinize girmeye çalıştı, ve siz buna tepki koydunuz. Bu tepki normaldir" demesi şaşkınlığa neden oldu. 

Çocukları av olarak gördüğünü itiraf etti: Bunlar içgüdüseldir

Saldırı nedenlerini açıklayan ve 17 tip agresyon olduğunu belirten Ebru Yalçın, köpeklerin çocukları av olarak gördüğünü itiraf etti.

Yalçın, "Bunların bazıları tedavi edilebilir, bazıları ise tedavi edilemez. Bunlar içgüdüseldir çünkü." ifadesini kullandı.

Çocukların kaçması "insan hatası"

Köpeklerin saldırılarını meşru gösteren ve hiçbir kabahat yüklemeyen Ebru Yalçın, çocukların kaçmasını ise “insan hatası” olarak değerlendirdi.

“Bölgesine girildiğinde reaksiyon gösterebilir”

Köpeklerin bölgesine girildiğinde reaksiyon gösterebileceğini söyleyen Ebru Yalçın, “Evet, bütün köpekler ısırabilir” dedi.

“Önlemi hayvanda değil insanda alacağız”

İlginç açıklamalarını sürdüren Yalçın, önlemin insanda alınacağını belirterek, “Tehlikeli ırklara karşı önlem alınabilir. Ama kimde alacağız? Önlemi insanda alacağız, hayvanda değil” diye konuştu.

“Sahip kelimesinden hiç hoşlanmıyorum”

Köpeklerle aynı statüde olduğunu da belirten Yalçın, “Bütün köpeklerin evlerinde ebeynleriyle beraber... Bakın sahip demiyorum. Bu sahip kelimesinden de hiç hoşlanmıyorum. İş başka noktalara gidiyor. Kimse kimsenin sahibi değil. Sadece beraber yaşamayı seçiyoruz.” hezeyanında bulundu.

“Köpek saldırıları çok normal, saldırılar oluyor, olacak da”

“Köpek saldırıları var mıdır, vardır. Köpek saldırıları çok normal, olacaktır. Beraber yaşıyoruz” diyen Ebru Yalçın, “Ortada bir gerçek var. Köpek saldırıları oluyor mu, oluyor, olacak da. Ne siz bir ırkı yasakladığınızda bu iş bitecek, ne de bütün hayvanları barınağa koyduğunuzda bu iş bitecek. Bu çok normal bir şey.” ifadeleriyle saldırıları normalleştirmeye çalıştı.

“Hep ısıranları konuşuyoruz”

Her gün yeni bir saldırı olayını görmeyen Yalçın, kurgu olup olmadığı bilinmeyen videoları örnek göstererek başıboş köpekleri kahraman ilan etti ve “Bu arada tabi ısıranları ve kötüleri konuşuyoruz. Kapkaççıdan, kötüden, ondan, bundan koruyanları da saygıyla anıyorum” dedi.

“Köpeğe saygı duymak mecburiyetindesiniz”

Köpekleri kutsallaştıran Hinduları hatırlatan ifadeler kullanan Ebru Yalçın, “Köpeği sevmeyebilirsiniz ama köpeğe ve haklarına saygı duymak mecburiyetindesiniz” diye konuştu.

“Köpek ile eşit olduğumuzu düşünüyorum”

Saldırıların sıfırlanamayacağını iddia eden Yalçın, “İnsanoğlu olarak kendimizi çok üstün ve akıllı bir varlık olarak görüyorsak o zaman üstümüze düşeni yapmamız gerekiyor. Tabi ben çok üstün olduğumuzu düşünmüyorum, eşit olduğumuzu düşünüyorum aslında” ifadeleriyle akla ziyan sözler sarf etti.

“Biz de haddimizi aşıyoruz”

İnsanların köpeklere karşı haddini aştığını da söyleyen Ebru Yalçın, “Köpek gerçekten ölümüne saldırsa kimseyi elinden alamazsınız, onu da bilin. Saniyeler içerisinde, buna kedi de dahil, bizi mahvedebilirler. Ancak bunu tercih etmiyorlar. Evet, öfkelenebiliyorlar. Bazen biz de haddimizi çok aşıyoruz. Pek çok köpek öfkesini kontrol edebiliyor, hem de birçok insandan daha fazla.” diye konuştu.

Sokakta çocukları değil barınaktaki donanımlı personeli düşündü: Bunun hesabı nasıl verilebilir

Sokaklarda çocuklar başta olmak üzere vatandaşlara saldırıları meşru gören ve “saldırılar tabi ki olacak” minvalinde konuşan sözde profesör, barınaklardaki donamlı görevlileri düşünecek kadar ince(!) düşünceli olduğunu gösteren ifadelerde bulundu.

Barınaktaki görevlilerin zorda olduğunu iddia eden Ebru Yalçın, “Temizliği yapan elemana saldırdığı zaman bunun nasıl hesabı verilebilir” ifadeleriyle güldürdü.

“Biz mi köpeği, köpek mi bizi eğitiyor, bazen düşünüyorum”

Tuhaf ifadelerini sürdüren köpeksever profesör, “Biz mi köpeği eğitiyoruz, yoksa köpek mi bizi eğitiyor diye düşünüyorum. Hani oyun oynuyoruz falan, onlar mı bizi oynattığını düşüyor belki de” ifadeleriyle yok artık dedirtti.

“Her zaman çocuk suçludur demiyorum”

Hep çocukları suçlamadığını, temas sağlayanları da suçladığını söyleyen Prof. Yalçın, “Yaralanan evlatlar oluyor. ‘Her zaman çocuk suçludur, insan suçludur’ demiyorum. Ama o temasın sağlanmaması gerekiyor.” sözlerini sarf etti.

“Saldırı olduğunda ortalığı ayağa kaldırıyorlar”

Köpeklerin ‘avlanma agresyonu’ ile anne babasının yanında bile saldırdığından bihaber olan Yalçın, “12 yaşıdaki hiçbir çocuk, ebeveyn gözetimi olmadan bırakılmamalı” dedi.

Yalçın, saldırı olduğunda ortalığın ayağa kalktığını belirterek “Vay çocuğa saldırdı. 'Peki çocuk ne yaptı? Sen neredeydin?' diye sormak istiyorum. Bazen doktorlar diyor ki, çocuklar... E ben de kendi hastamı savunmak zorundayım. Ben de köpekler tarafından bakıyorum.” ifadelerini kullandı.

“Daha fazla ısırılma görmüyorsak bu köpeklerin olgunluğu yüzündendir”

Skandal ifadelerde bulunarak köpeklerin "merhameti" sayesinde daha fazla saldırı olmadığını iddia eden Ebru Yalçın, “Geliyor böyle sanki kırk yıllık kendi köpeği gibi o kadar şiddetli seviyor ki, ya köpek bakıyor şöyle bir, aslında diyor ki, ‘Ne haddine, ne yapıyorsun!’ diyor. Fakat gerçekten çoğu durumda, eğer daha fazla ısırılmayı görmüyorsak bu köpeklerin olgunluğu yüzündendir, insanların değil. O yüzden bizim ilk önce çocukları, ama çocuklardan önce de büyükleri, 18 yaş üstü erkekler daha fazla ısırılıyorsa, önce onları eğitelim” diye konuştu.

Prof. Dr. Mustafa Özcan’dan itiraf: Halkın çoğunluğu sokaklarda köpek istemiyor

Halkın çoğunluğunun sokakta köpek istemediğini itiraf eden Prof. Dr. Mustafa Özcan, “Bakanlığın ve belediyelerin şöyle bir handikapı var. Bunlar toplumla doğrudan karşıdan karşıya olan insanlar. Ve oy istiyorlar bunlar, yani oya muhtaçlar. Dolayısıyla açık yüreklilikle söylemek gerekirse; ‘hayvanseverler mi, yoksa sokakta köpeklerle daha çok muhatap olan insanlar mı?’ dendiği zaman, aslında çok kalabalık bir kitle sokaklarda köpek istemiyor. ” ifadesinde bulundu.