Konser sırasında orkestradaki bir çalışanı tiye alarak İmam Hatip’lileri aşağılayan şarkıcı Gülşen’in, “İmam Hatip’te okumuş daha önce kendisi, sapıklığı oradan geliyor” ifadesi büyük tepkiye yol açtı. Skandal üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hakkında başlatılan soruşturma kapsamında adliyeye çıkarılan Gülşen Bayraktar Çolakoğlu tutuklandı. Çok sayıda siyasetçi, STK ve vatandaş da Gülşen hakkında suç duyurusunda bulundu.

Hastalıklı zihniyet

Konuya ilişkin Akit’e konuşan ÖNDER Genel Başkanı Abdullah Ceylan, şunları ifade etti: “Ortada bir hastalıklı zihniyet problemi var. Bu ülkenin ve milletin değerleriyle, kültürüyle ve inancıyla kavgalı olan bir zihniyet. Ve hesaplaşmalarını İmam Hatipler üzerinden yapmaya çalışıyorlar. Ama hamdolsun ne milletimiz ne de İmam Hatip camiası buna müsaade etmeyecektir. Başarılar arttıkça, imanlı ve ihlaslı nesiller yetiştikçe, bunlarla muhatap olacağız, çekinmiyoruz, hiçbir zaman da korkmayacağız ve pabuç bırakmayacağız. ÖNDER olarak Anadolu’nun dört bir yanında 600 noktada basın açıklamamızı yapacağız ve suç duyurunda bulunacağız. Bu zihniyetle tazminat davalarıyla da hesaplaşmak istiyoruz. Çocuklarımızdan, bu ülkenin geleceğinden, pak nesillerden ellerini ve kirli zihinlerini çekmedikçe biz onlarla adliye koridorlarında ve mahkeme salonlarında hesaplaşacağız. Bu işin de takipçisi sonu kadar olacağız.”

İmam Hatip hazımsızlığı

Başarı dolu 71 yılı geride bırakan İmam Hatiplerin mesnetsiz ithamlarla yıpratılmak istendiğini kaydeden Ceylan, şöyle devam etti: “İmam Hatip okulları kurulduğu günden beri birilerinin olumsuz propagandalarına, kapatma tehditlerine, yıldırma politikalarına rağmen rüştünü ispat etmiştir. Yetiştirdiği cumhurbaşkanı, bakanlar, siyasiler, bilim insanları, düşünürler, dürüst, ahlaklı ve şahsiyetli insanlarla milletin teveccühünü kazanmıştır. Birilerinin hezeyanlarıyla, mesnetsiz ithamlarıyla, ahlaksız tavırlarıyla ve sahte gündemleriyle Allah’a hamdolsun okullarımız zedelenmeyecek noktaya gelmiş durumdalar. Çünkü İmam Hatip okulları muhteşem bir şekilde başarılarıyla konuşulan okullara dönüştüler. Son YKS sınavında yüzde 57’lik bir derecesi var.”

Bedenini teşhir eden müsvedde

Diyanet Adil-Sen Başkanvekili Ahmet Mehmetalioğlu ise, şunları dile getirdi: “Bedenini teşhir etmekten başka hiçbir marifeti olmayan sözde şarkıcı Gülşen adıyla maruf şahsın, sahnede kendini LGBTİ adlı sapkın grubun paçavrasını açtığı için protesto eden bir kişi için ‘İmam Hatip’te okumuş daha önce kendisi, sapıklığı oradan geliyor’ gibi son derece çirkin bir cümle ile hakaret etmesi üzerine suç duyurusunda bulunduk. TCK 216. Maddeyi alenen ihlal suçu işleyen bu ne idüğü belirsiz ve arkasında kimlerin olduğu meçhul sanatçı müsveddesinin en büyük cezayı alması için sonuna kadar çaba sarf edeceğiz. Daha önce Adem peygamberimize ‘cahil’ diyen başka bir sanatçı müsveddesinin cezasız kalması bizleri derinden yaralamıştı. Bu şahsın da cezasız kalmaması için tüm imkanlarımızı kullanacağımızın bilinmesini isteriz.”

Mücadelemiz devam edecek

Avukat Sezer Baylan da, şöyle konuştu: “Herkes bilmelidir ki Gülşen isimli sözde sanatçı ve onun gibilerin son zamanlarda yoğun bir şekilde propagandasını yapmaya çalışarak gençlerimizi özendirmeye çalıştığı sapık LGBT zihniyeti başta olmak üzere toplumumuzun milli ve manevi değerlerini utanmadan ve sıkılmadan aşağılayan bu çürümüş zihniyetle mücadelemiz devam edecek. Konserlerle, festivallerle ve birçok ahlaksız organizasyonla eğlence adı altında gençlerimize şirin görünüp gençlerimizi, aile düzenimizi ve Müslüman halkımızı hedef alan bu çarpık ve ahlaksız anlayışlara hukuk zemininde mücadelemizi sürdüreceğiz. İmam-Hatiplerde okuyanlar üzerinden aklınca dini değerlerimizi aşağılayıp, toplumumuzu bölmeye çalışan şarkıcıya en güzel dersi vatandaşlarımız verecektir.”

Mahkemeyi görünce çark etti

Gelen tepkiler üzerine sosyal medya hesabından özür dileyen Gülşen, şu ifadeleri kullandı: “Sözlerimin ülkemizdeki kutuplaştırmayı hedefleyen kötü niyetli kimselere malzeme vermiş olmasından dolayı üzgünüm. Videodaki söylemimden rahatsızlık duyan ve incinen herkesten özür diliyorum. Daha başka bir dil bulmalıydım; bulacağım...”