Kültür - Sanat
Eski alfabe düşmanlığı isyan ettirdi: Türk olarak bunu içime sindiremiyorum
Bir dönem eski alfabe ile yazılmış kitaplara karşı yapılan düşmanlık dün gibi tazeliğini koruyor. Kitap sektöründe yıllarını geçirmiş bir vatandaşın anlattığı hikaye ise yürek burkan cinsten.
This browser does not support the video element.
Laiklik ve Batıcılık adına geçmişe savaş açanların kültür alanında açtığı yaraların izleri bugün bile tazeleğini koruyor. Kitap sektöründe yıllarını geçirmiş bir 'sahaf'ın anlattıkları ise kültür katliamının boyutlarını ortaya koyuyor.
İşte vatandaşımızın anlattığı ibretlik olay:
"Bir Türk olarak bunu içime sindiremiyorum"
Yetkili birisi at arabası kiralıyor. Diyor ki bu kitapları Haliç'e at diyor para karşılığı, bir gün Avusturya sefiri bunu görüyor. Bu kitapları alıyor belli bir para karşılığında. Adamın canına minnet satıyor. Ve bu kitapların arasından dünyada tek nüshası olan, İbn-i Sina'nın tıp kitabı El Kanun-u Fi't Tıb, ve bugün bu kitap Viyana Müzesi'nde. Bu kitabı Türkiye'de bir eczacılık fakültesi kopya olarak istiyor. Adamlar da vermiyor. Ben küçükken evde bir Kur'an bulunsa götürüp alıyorlardı sizi. Öyle bir dönem yaşadık ki kimi gömdü kimi de denize attı kitapları. Dünyanın 4. büyük Osmanlı Arşivi Bulgaristan Sofya'da ben bir Türk olarak bunu içime sindiremiyorum.