HABER MERKEZİ 

Gazetecilik mesleğini bir itibar suikastı aracı haline dönüştüren, İyi Parti’ye yakın Yeniçağ gazetesinde de yazı kaleme alan Kemal Vanlı, kinini kusmaya devam ediyor. Üç çocuk annesi olan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Tokat Milletvekili Özlem Zengin’e yönelik ahlaksız paylaşımları sebebiyle Ankara 46. Asliye Ceza Mahkemesi’nce “taciz”den 112 gün adli para cezasına mahkum edilen Vanlı, bu kez de Özlem Zengin’e yönelik “FETÖ’cü” iftirası attı. 2017 yılında, Beyaz El Derneği ile ilgili BİMER'e yapılan ihbar üzerine savcılık tarafından başlatılan incelemeyi çarpıtan Vanlı, 12.10.2022 tarihinde kaleme aldığı “Meclisteki FETÖ şüphelisi milletvekili” başlıklı nefret köşesinde, AK Partili Zengin’in “FETÖ şüphelisi olduğu halde milletvekili dokunulmazlığı yüzünden yargılanmadığı” yalanını uydurdu.

FETÖ iftirası kirli zihniyetin göstergesi

Gerçekte ise Güvenlik Şube Müdürlüğünün 2017/140524 sayılı yazısı doğrultusunda Beyaz El Derneği yöneticileri hakkında yapılan araştırmalar neticesinde, şüpheliler arasında gösterilen Özlem Zengin’in ‘BYLOCK kullanıcısı olmadığı, örgütle iltisaklı dernek ve vakıflarda üyelik kaydının bulunmadığı, örgütle iltisaklı kurumlarda sigorta kaydının olmadığı’ tespit edilerek, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 09/07/2020 tarihinde ‘kovuşturma yapılmasına yer olmadığına” şeklindeki karar verilmişti. Mahkemenin verdiği takipsizlik kararına rağmen Akşener’e yakın Yeniçağ gazetesinde kalem oynatan ‘cinsel taciz’ zanlısı Kemal Vanlı’nın karalama kampanyasına devam etmesi, zihniyetinin kirliliğini bir kez daha gözler önüne serdi.

‘FETÖ’ye övgüye dair bir cümleme rastlayamazsınız’

Öte yandan, tacizden mahkum Kemal Vanlı’nın iftirası sonrası Oda TV’ye açıklama yapan Özlem Zengin, dernek yöneticilerinden birinin 'FETÖ' soruşturması geçirmesi üzerine tüm dernek yöneticilerinin incelendiğini ifade ederek şunları söyledi:

"Beyaz El Yardımlaşma Derneği diye tertemiz bir dernek. Dernek hâlâ açık ve çok güzel işler yapıyor. Bu dernek faaliyetlerine devam ediyor. Dernek kurucularından biriyle ilgili bir işlem yapılıyor. Bu işlem yapılırken derneğin kurucuları kayda geçiyor. Dernekle ilgili bir şey yok zaten. Biz sosyal hizmetlere bağlı çocuk bakan bir derneğiz. Sosyal hizmetlerle protokol yaparak çocukların bakıldığı evlerin masraflarını karşılıyoruz. Çocuklar kurumda kalmak yerine evde kalıyor. FETÖ’cüler böyle bir şey yapar mı? Gariban çocukların bakıldığı tertemiz bir dernektir. Ben de bu derneğin kurucusuyum. Benimle ilgili şahsi bir şey istenmiyor. Derneğin kurucularıyla ilgili ByLock ve MASAK raporları isteniyor. Derneğin kurucusu olduğum için benim de isteniyor. FETÖ’cülerin en rahatsız olduğu insanlardan biri benim. Benim çocuklarım okullarına gitmedi, FETÖ’ye övgüye dair bir cümleme rastlayamazsınız. FETÖ ile hiç temasım olmamıştır.”