Ailenin iddiası şu: Neşet Ertaş'a hasta yatağında muvafakatname imzalattılar, o hiçbir zaman filminin yapılmasını istemedi.

Buna karşın Mustafa Uslu'nun iddiası: "Külliyen yalan. Filme kaynaklık eden kitabın muvakatnamesi hastane odasında verilmedi. Yalan. Mecidiyeköy'de evinde hazırlatıldı. Kendi evinde, kendi hazırladı. Öyle bir günde de hazırlanmadı, 27 sayfa. Son eklettiği cümle: Ben öldükten sonra yasal varislerim ve mirasçılarım, yukarıda aldığım kararların hiçbirini değiştiremez. Yine bunu kimse bilmiyor. O muvafakatnameden sonra en az 20 tane daha muvafakatname ve vekaletname verdi aynı noterden. Öyle bir vasiyet yok."

Filme kaynaklık eden iki ciltlik kitabı (Garip Bülbül Neşet Ertaş, Demos Yayınları) sanatçı Erol Parlak hazırladı.

2013 yılında yayınlanan kitap bende mevcut; 15 yılda, özenle hazırlanmış, kaynak eser niteliğinde.

Yapımcı Mustafa Uslu'nun anlattıklarından anladığımız kadarıyla, aile, Erol Parlak ile çalışılmasını istememiş, ancak Uslu, Parlak'ın kitabının muvafakatnamesini aldığı için yola onunla devam etmiş.

Gelinen noktada film çekildi, gösterim için gün sayıyor.

Yüksek mahkeme filme tedbir konulamayacağı yönünde karar verdi.

Ancak, ailenin itirazı üzerine yeniden 'tedbir' kararı alındığı yönünde haberler var. Mustafa Uslu'nun ise tekrar itirazı söz konusu.

Bakalım bu süreç nasıl nihayete erecek."

"KABUL EDİLEMEZ"

Neşet Ertaş'ın ailesinin avukatı Uğur Çapkın karardan memnuniyetini dile getirdi.

Çapkın, "Bu alışkanlığın artık sona erdirilmesi gerekiyor. Çünkü bu şekilde vefat etmiş büyüklerimizin, sanatçılarımızın veya siyaset büyüklerimizin bir şekilde ailelerinden izin almaksızın film yapılamayacağının artık altının çizilmesi gerekir. Dolayısıyla bu tedbir kararı bundan böyle yapılacak filmler için de örnek olacaktır. Ailesinin rızası olmadan film yapılmasını hukuk kabul etmez" dedi.