Türkiye'de seçim tarihinin yaklaşması ile beraber ABD'li finans kuruluşları ve medyadan algı operasyonları gelmeye başladı.

Başkan Biden'ın geçmişte seçim kampanyalarını yürütürken yaptığı, "Erdoğan'ı devirmek için muhalefeti desteklemek gerektiğini" sözleri hafızalardayken; ABD'nin küresel rezerv para birimi olan doları ülkeler üzerinde bir silah olarak kullandığı biliniyor.

Daha öncede hem seçimler öncesi hem de Türkiye'nin 'bağımsız' olarak aldığı bazı kararlardan rahatsız olanların Türkiye ekonomisine yönelik bu kirli algı operasyonlarına giriştiği de bilinen bir gerçek.

Bu süreçte bir çok ülke ABD'nin 'dolar silahına' karşı farklı alternatifler üretirken; Türkiye, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısıyla yerel para ile ticareti ön plana çıkardı. Daha sonra ise "Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat" sistemi ile kur ataklarının önüne geçti.

Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasının aralık ayında duyurulması ile Türk lirasında öngörülebilirlik sağlanırken, 17 Mart itibarıyla yabancı para (YP) mevduatlar 21 milyar dolar azaldı, Türk lirası mevduatlar ise 591 milyar lira arttı.

2022 yılında Türk lirasıyla dış ticaret hacmi de bir önceki yıla göre yüzde 118 artarak 398 milyar 367 milyon liraya çıktı. Türk lirasıyla ihracat yapılan ülke ve bölge sayısı da geçen yıl itibariyle 197'ye ulaştı.

Seçim yaklaşırken yine aynı haberler

14 Mayıs'ta gerçekleşecek seçimler öncesi ABD'li iki kurumdan ekonomi üzerine yapılan açıklamaların ise dikkat çekti.

Doların "adil" değeri

Bank of America Securities ekonomide dengelenme için dolar/TL kurunun yüzde 15-25 düzeyinde artması gerektiğini iddia etti. Kurumun Zümrüt İmamoğlu (TÜSİAD eski Başekonomisti), Merveille Paja, David Hauner ve Mikhail Liluashvili imzalı ve 30 Mart tarihli raporunda, gerçekleşen cari denge rakamlarının uzun vadeli normlar ile kıyaslandığı banka modelinin Dolar/TL ’nin adil değerini 24 TL seviyesi olarak gösterdiği belirtildi.

Yatırımcı kaçıyormuş

Türkiye ekonomisi ile ilgili yayınlanan ikinci haber ise Bloomberg'den geldi.

Borsa yatırımcı rekoru kırarken ABD'li Bloomberg, Türkiye’de 14 Mayıs’ta düzenlenecek seçim sonuçlarına yönelik belirsizliğin hakim olduğunu, bu yüzden yatırımcıların Türk Lirası varlıklara ilişkin konum almaktan kaçtığını iddia etti.

KAYNAK: HABER7